her gün birisiyle her şeyi paylaşmak zorunda değilsiniz.
asla arkadaşlarınızla saçma sapan sebeplerden dolayı kavga etmezsiniz.
sizi kıskanan birisi olmaz.
en küçük bir şeyi bile kafanıza takmazsınız. neden mesajıma cevap vermedi falan filan şeylerini umursamazsınız pek.
her gün ne yaptığınıza dair sizi sorgulayan birisi yoktur istediğinizi yapabilirsiniz.
istediğinle buluşur, istediğinle mesajlaşır, istediğinle konuşursun.
ve daha milyonlarcası var. ama hiç biri size sevgi veren, sevildiğinizi hissettiren ve ota boka sorun yaratmayan bir insanın yanınızda olmasından daha faydalı olamaz.
istediğiniz kişiyle görüşebilirsiniz, istediğiniz kadar mesajlaşabilirsiniz, sürekli makyajlı güzel, süslü dolaşmanıza gerek yok, istediğiniz zaman istediğinizle buluşabilirsiniz. hatta aynı gün aynı yerde üç kişiyle yarım saat arayla. *.
* istediğin zaman, istediğin ortamda ve istediğin kadar kıza asılıp, punduna getirip evine atabilirsin.
* dırdır edecek, sürekli sorgulayacak bir kişinin bulunmamasının vermiş olduğu rehavet ile günlerini huzur içinde, sorgusuz sualsiz geçirebilirsin.
* 14 Şubat senin için diğer 364 günden farklı olmaz ve "acaba ne hediye alsam" diye de kasılmazsın.
* içki / sigara'na karışacak kimsenin olmaması nedeniyle bu zevklerden mahrum olmazsın.
* GSM şirketlerinin tarifelerini takip etmek zorunda kalmaz, en ekonomik paketi seçerek tasarruf ettiğin parayı başka ihtiyaçlarında değerlendirebilirsin.
* müslüm gürses, ferdi tayfur, orhan gencebay ve türevi arabeski sanatçıları dinleyip, kusana kadar içip, sonra da bir kenarda sızıp maymuna dönmezsin.
* "nerede, ne yapıyor, acaba kim var yanında, berkcan asılıyor mu.." gibi sorularla aklını meşgul etmeyecek, o aklı daha ziyadesiyle yararlı işlerde kullanırsın.
* en önemlisi de en kadim dostun olan yalnızlığını ihmal etmezsin..
özgür olabilmek, istedigin arkadasinla çikip istedigin kadar içip hatta sizmak, cep telefonu denen sanal tasmanin eseri olan sürekli rapor vermek, mesaj atmak gibi birçok ömür törpüsü olan eylemlerden uzak kalmak en büyük faydasi. trip, kiskançlik krizleri gibi seyleri söylemiyorum bile...
bi kere rahat rahat gezer arkadaşlarınla buluşur, gezer, tozar, yer içersin. kimseye hesap verme zorunluluğun yoktur. normal karşı cinsten arkadaşlarınla buluştun diye kimse sana terslenmez, trip atmaz. en güzel yeri de bu olsa gerek trip çekmek zorunda kalmazsın. sevgilinin bitmek bilmeyen istekleri ile uğraşmak zorunda kalmazsın, ona dert anlatmak, onu anlamayaçalışmak ve kendini anlatmaya çalışmak gibi zahmetli bir işten kurtulmuş olursun. bunun özel günleriydi, hediyesiydi, kutlamasıydı derken harcama yapmadan kara çıkabileceğin düşüncesi de cabası. sabrını zorlayan, sinir krizi yaşatan kimse yoktur hayatında. yaşasıın özgürlük diye bile bağırabilirsin.
kafanız rahattır daha ne olsun be. sevgili adamı paranoyak yapar, ananız bulsun elin yüzü düzgün bir kız 3 ay sonra basın nişanı 6 ay sonra da nikahı kıydın mı bu iş tamamdır dostlar