kendinizi yazı yazmayan verin. sözlüktesiniz işte daha ne kendini ne kadar ondan uzaklaştırarak başka bir şeyi önemli parçan haline getirirsen o kadar kolay uzaklaşabiliyorsun*
bunalım şarkılar dinlemekten kaçının... onun yerine daha oynak ne biliyim eğlenceli şarkılar dinleyin... umutsuzluğa kapıldığınızda daha büyük acılar çeken insanları düşünün halinize şükredin...
ayrıldığınız kişiyi facebook'tan silmeyin. rober hatemo'dan senden çok var şarkısını sadece onun göreceği şekilde paylaşın. gördüğünden emin olduktan sonra gönderiyi kaldırın ve o kişiyi silin.
türkçe şarkılardan uzak durun efenim, biraz yabancı şarkılar dinleyin sert bişiyler olsun. böylesine hassas bir dönemde dinlenen türkçe eserler sizi yakalayıp istemediğiniz eylemlere yöneltebilir.
gerçekten severek ayrılmışlarsa bu kişilere verilecek pek tavsiye yoktur kim ne derse desin acısını mutlaka içinde de olsa yaşayacaktır. öbür türlü insanlar kendilerini rahatlatacak pek çok sebep bulurlar zaten.
haberleri izleyin, hayatın başkaları için çok daha acı olduğunu görüp şükredersiniz. yok ben illa tüyo istiyorum diyorsanız; sağlam arkadaş( lar) + açık hava+ sigara üçlüsü doğal narkoz etkisi yaratıyor. kapalı alanları terkedin. dışarısı dikkati dağıtma konusunda etkili.
--spoiler--
şimdi dişlerimi sıkıp
dudaklarıma kanamayı öğrettim
ki bu kızıl damlalar
körpe yanağında bir veda busesi olsun
bu da benden sana
heba edilmiş bir aşkın
son nefesi olsun...
--spoiler--
size kattıklarını kendinize takıntı yapmayın. artık onun gibi birini bulamam takıntısıda olabilir bu, nerden buldum ben cinsi takıntısıda olabilir. ikisindende olabildiğinizce uzak kalın. tanıştığınız yeni insanlarında birer kalbi olduğunu onlarla eski sevgililerinizi kıyaslamanızın bu kalplerin kırılmasına sebebiyet verebileceğini aklınızdan çıkartmayın. zamanla geçmeyen hiçbir şey yoktur, ama zamanla kaybedilen çok şey vardır, unutmayın.
