kalbe söz geçirememe durumudur, sonunda dumur olmaktır
acilen bireyin kendini bulundugumuz temmuz sıcagı içinde alkole vermesi sonucu olusturulan durumdur.
başıma gelen olaydır. elin kolun bağlıymiş gibi hissedersen. hele biraz şerefin varsa olabildiğince uzak durmaya çalışırsın o sana bu kadar yakınken. başarabilrsen iyidir. ama başaramazsan işkence olur sana bu durum.
acıtır insanın içini. elden birşey gelmez. bir bakışını yakalar kalbiniz yerinden fırlayacak gibi olur ama ne fayda.
oturur kara kara düşünürsünüz. sonra kendinize gelir atarsınız dışarıya kendinizi. ama en olmadık zamanda karşılaşır durursunuz. her seferinde tekrardan yenilenir duygularınız. göz göze geldiğiniz her saniye beyninize kazınır, nefesiniz kesilir.
şarkılar dinler bütün günü evde geçirirsiniz. anlatacak kimsenizde yoksa sözlüğe girer yazarsınız böyle...
saçmalıktır aslında.* ama acıdır yani ulaşılamazlığın çekiciliğiyle vazgeçemezsiniz bide. mantığınız sizi hep aptallıkla suçlar ama yüreğiniz dinlemez tabi. umursamıyo tavırlarına girseniz de ondan gelecek bir selam bile bi gün boyunca aklınızdan çıkmamasına neden olur. hele her gün gördüğünüz biriyse daha köüleşir durum. bide bence aşk değildir bu hoşlanma gibi bişeydir ya olsa olsa.
ağlarsın ağlarsın ve sonra ''ya o kim ya niye takıyorum ki onu ben o kim ya?'' fakat onu her gördüğünde tekrar başa sararsın yine ağlarsın yine kandırırsın kendini... kısır döngüdür.
herkesin başına gelebilecek bir şeydir. aşık olacağımız kişiyi kalbimiz seçer ve bize seçenek bırakmaz; asıl aşık olduktan sonrası önemlidir. şahsiyetli davranmalı ve aşkımızı içimizde tutmalıyız bana göre.