sevgilinden uzaktasındır kalben, bedenen. sevgilidir, illa onunda sevmesi şart değildir, artık bir parçan haline gelmiştir, elini kaldırdığın zaman, ağzını açtığın zaman, uyurken gözlerini kapadığın zaman hep o aklındadır işte o zaman anlarsın sevgilin uzaktadır. gözlerinden belki bir damla yaş belkide bardaktan boşanırcasına, belki de sımsıkı tutarsın gözlerini, sevgilin uzaktadır. sevgili uzaktadır, nerde olduğunu bilmiyorsan hele arka bahçede olsa bile o kadar uzaktadır ki... nerde olduğunu bilmemek de sevgilin uzakta olmaıdır. senden bir parça kayıptır elindir, kolundur ... uzaklarda sevgili olması, yok böyle bir acı. uzaklar asla yakın olmaz o zaman, yakının bile bilmediğin bir yer olup çıkabilir...
birlikte yürümeyi özlemektir. senin ellerin ne kadar ufak deyip elleri ayakları ölçmeyi/karşılaştırmayı özlemektir. el ele dolaşan sevgilileri kıskanmaktır. cep telefonuyla samimiyeti arttırmak, gsm hatlarını zengin etmektir. içilen sigarayı arttırmak, hiçbir geceyi sektirmeden efkarlı kapatmaktır. şehirler arası otobüslere bakıp hüzünlenmektir. cüzdan her açıldığında geri kapatıp cebe atmayı geciktirmektir. şu an ne yapıyordur acaba deyip saçma hayaller kurmaktır. velhasılı çok boktan bir şeydir.
kokusuna hasret kalmaktır.. gözlerine bakmayı özlemektir.. sarılıp vücudunu hissetmeyi istemektir.. yanınızda kedi gibi şımarıp sizden iltifat beklemesine özlem duymaktır.. kötü yanları da olsa, iyi yanları olan şeydir..
gözden uzak olup gönülden uzak olmayandır.sanılanın aksine onunla yaşamaktır.kalbinin onunla aynı anda atması aynı duyguları paylaşmaktır.tek fark birbirine madden yakın olamamaktır.bu da önemli değildir zaten seven,sevilen için.
gözden uzakta olan gönülden de uzakta olur denilesi durumdur.göz görmeyince gönül katlanmaz ,gider gönül başkasını bulur.böyle durumlarda giden gittğiyle kalır geride kalan gideni beklemez yeni ufuklara yelken açar.
"en uzak mesafe ne afrika'dir, ne çin, ne hindistan, ne seyyareler, ne de yildizlar geceleri isildayan... en uzak mesafe iki kafa arasindaki mesafedir birbirini anlamayan." * hiç gelemeyecek bir yerlerde olmasındansa nefes aldığını bilmek ve onunla yetinmek bile huzur verir.
*parmaklarının telefonundan tiksinmesine neden olan süreç.
*ottan b.ktan kavga çıkma halinin ortaya çıkmasına neden olan olgu.
*mesajla ayrılabilme yetisi.
*eee tepkisini uzun süre kullanabilme yetisi
-nasılsın aşkım
iyi aşkım sen?
-ben de hayatım eee?
(bir saat sonra)
ee aşkım nasılsın
-ii senden hayatım?
iyii eeee?
*parasızlık..bi ay boyunca bursu yememek ve onu otobüs firmalarına peşkeş çekmektir.(sonucunda ayrılma söz konusu olursa istenmeyen sonuçlar olabilir.sevgiliniz üzerinde denemeyiniz..)
aşk dejenerasyonunun başladığı dönemlerdir. ''sevene ırak olmaz'' geyiktir sadece. sevgi dokunmak ister, görmek ister, sevgi ince bir salyada dudaktan ruha akmak ister...
dahili bir çok sorunu beraberinde getirecek olan bir durumdur. hatta olağan konuma kattığı hiç bir ekstra güzellik yoktur bile denilebilir. her şey sevgilinin uzağa gitmesiyle başlar ve biter.
sevgilinin bedenen uzakta olması aradaki uzaklıkla birlikte aradaki köprüleri sarsarken eğer ki sevgiliyi ruhen de yanıbaşınızda hissetmiyorsanız işte orada durup düşünmekte kafayı iki elinin arasına almakta fayda vardır.
Hele birde sevgilin tam 9 ay yanındayken birden uzaklara, gidemeyeceğin kadar uzaklara giderse inanın hiç çekilmezdir bu durum.sesini 2 günde sadece 1 dakika telefonda duyabiliyorsan acısı daha da çekilmez bir vaziyet alır.Yüzü her göz kırpmanda gözünün önünde belirir ve kaybolur.Tekrar belirivermesi için çok sık kıpıştırırsın göz kapaklarını yine ulaşamazsın ona.Sonra belki bir anı, belki eski bir fotoraf teselli eder seni.Yüzündeki hafif bir gülümsemeyle, gözündeki 1 damla yaş aynı anda faaliyete geçiverirler.Özlersin onu.Kokusunu duyarsın.Eğer şanslıysan hüzünlü bir müzik eşlik eder sana ve "vazgeç gönül, vazgeç seni anlayan yok" der kulağına eğilip.Sen direnirsin...asla vazgeçmezsin...beklersin sadece...