belli başlı farklı sebeplerden ötürü sevgilinin geçmişte yaşadığı ilişkileri sorgulamamaktır.
şahsen ben öyle yapıyorum. zira geçmişte yaşananlar geçmişte kalmıştır. ayrıca geçmişte yaşadıklarını sormayı geçtim, korkuyorum ben aslında. benim geçmiş sevgili sayım bir elim parmağını geçmez, karşımdakinin 30-40 kişilik bir eski sevgili listesi yapmasından korktuğum için hiç sormamayı tercih ediyorum.
mazallah sorduğumu düşünsenize. 30 kişi saysa, yarısıyla öpüşse, 2-3 tanesiyle daha da ileri gitse falan... oy oy, kafayı yerim lan ben düşününce.
kimin geçmişi kişiye mutluluk getirmiştir? şimdi şu ana bakmak yeterlidir. mutlu olmak için geçmişe dönüp bakmak gerekmediğinden en azından ileriye dönük birşeyler düşünülüyorsa adam olmak yeterlidir.
abuk subuk bir ayrıntı zamanla hastalıklı bir yapıya kavuşur, gereksizdir.
sevgiden ileri gelir, adı üstünde geçmiş zaten. hem sevgilinin gelmişi, geçmişi değil, bugünü ilgilendirmiyor mu seni? bugününde yer alabiliyorsan ne mutlu sana.
"benden önce kaç kişiyle çıktın?", "bu lafı daha önce kaç kıza söyledin?" gibi sikimsonik sorularla, sorguladığınızı sandığınız geçmiş, sevginizde birtakım oynamalar yapacaksa hiç kalkışmayın anacım bu işe. hayır yani, diyelim ki senden önce 46 kişiyle çıktı, 34 kişiye "seni seviyorum" dedi, yediği nanelerin sıralı tam listesini koydu önüne. ne değişecek? şimdi sevgili kişisinin geçmişi tertemiz ise, yarın öbür gün ciddi ilişki peşine de düşersin sen. yok, eğer kirlenmişse bir şeyler, koşarak uzaklaşırsın. aslında sen, neden birkaç gün tatil yapmıyorsun lan? iyi gelir sanki.
Ben merak ederim etmişimdir herkez gibi ama fazlasını yapıp öğrenirim ki değer verdiğim kişi ise fakat geçmişine bakıp yargılamam insanları her ne yaşadıysa. Önemli olan yanımda nasıl olduğu geçmişte nasıl olduğu değildir.
uzun süreli bir ilişkinin en akıl almadık yerinde merakınızı yenip soracağınız sorudur. Başlarda sizi rahatsız etmez belki, hatta ilk bir kaç ay geçmiş umrunuzda bile olmaz diyebilirim.Fakat ne zaman işler ciddiye binmeye başlar ise işte kafanıza o soru gelir ve takılır.
Zihninizde adeta ucu açık sorular uçuşmaya başlar bir anda; "acaba benden önce sevdiğine de böyle tatlı ve masun bakışlar fırlatmış mıydı? Acaba banyodan sonran o ipekimsi, head & shoulders kokan saçlarını benden önce de birisi taramış mıydı? Acaba benim ile yaptığı ve hayatımda ilk diyebileceği romantik bir anısı var mı?" gibi. Sonu asla gelmez bunların ve kafayı yedirtme derecesine kadar ileri gidebilirsiniz.
Nedenini kısacası özetlemek gerekir ise belli bir müddetten sonra daha bir sahiplenirsiniz sevdiğiniz kişiyi. Onu sevmeye sanki o doğduğundan beri başlamışsınızdır ve hep sevmişsinizdir onu. Tıp kı geleceğini sevdiğiniz gibi geçmişini de böyle sevmek istersiniz sevgilinin. Çünkü bir insanı tanımak onun geçmişinden geçer. Onun nerede doğduğu, nerede büyüdüğü ve hangi ortamlarda bulunduğunu bilmektir sizi ilk başta birbirinize yakınlaştıran. Daha birbiriniz hakkında en ufak bir bilginiz yokken bile siz ona sorarak öğrenirsiniz hakkındaki bilgileri. Yani sevginiz onu tanıdığınız günden itibaren başlamamalıdır, çünkü sevdiğiniz o insan bir günde ve yanlız o günden sonra var olmamıştır değil mi? Yani geçmişi sorgulamamak kadar saçma bir önerme olabilir mi? O gün mutlaka paşa paşa gelir.
O günde ise söylenenler zaten ya ayrılmaya sebeptir, ya bir müddet daha rol yapma aşamasına geçiş biletidir, ya da sindirilmeye çalışılan kum taşlarıdır.
Eğer siz geçmişinizde sadece güllere bakıp geçmişseniz fakat sevdiğiniz kişi o güllerin bütün tomurcuklarına burnunu sokmuş ise, hiç boşuna uğraşmadan o kişiyi derhal hayatınızdan çıkartın derim çünkü bir yeriniz rahat olsa bile kafanız rahat olmayacaktır. (özellikle erkek iseniz)
fakat sizin durumda sevdiğiniz kişiden farklı değil ise ve aynı naneleri pişirip yemeğinize katmışsanız; o zaman da o.ç olmanın bir manası yok değil mi şimdi?
sorgu sırasının kendisine gelmesinden korkan kişinin yapmak zorunda olduğu eylemdir. sen karşındakine geçmişiyle ilgili soru sorarsan, iyi ya da kötü bir cevap verdiği için aynı hakkı kendisinde görmeye başlayacaktır ve o da sana soracaktır. kadın ya da erkek bu ilişkide duygusal olarak kim daha zayıfsa aldırmamış gibi davranıp içten içe kendi kendini yiyecektir. ister taş sürahiye çarpsın, ister sürahi taşa, kırılan daima sürahidir.
(bkz: sustukların büyür içinde)
zordur lan. insan çok sevince karşısındakinin her saniyesini bilmek istiyo. sonra ilişkinin içine ediliyo orası ayrı tabi.
boş yere vakit harcamamak ve kendini üzmemektir. sonuçta eski sevgilisinin sizde olmayan özelliklerinden bahsederse üzülürsünüz. yani cehalet mutluluktur bir yerde.
mantıklı bir davranıştır, geçmişte kalan geleceğe odaklanamaz. geçmişteki her olay ayrı bir problemdir çiftler için. bu neden ile o anı yaşamak ve geleceğe umut ile bakmak çok daha faydalıdır. ayrılmak isteyen gençlerimiz bir birlerinin geleceğini sorgularlar ise, 1 gecede bütün ipleri koparabilirler.
kişi bir çok güvensiz yaşantıyı başından geçirmiştir,
veya kişinin kendi geçmişi sağlam değildir, bu nedenle sorguluyordur geçmişini..
şimdi buradaki bir takım arkadaşlar geçmişi neden ilgilendiriyor seni? bu gününe bak diyebilirler..
ok..
ama ben şahsen sevdiğim, seveceğim, beraber olmayı düşündüğüm birisinin geçmiş yaşamının da temiz olmasını isterim. öyle olsun isterim yani.. zaten Allah adildir, yani sen iyiysen veya average isen senin de karşına öyle birisini çıkarır. burada kilit nokta insanın kendisidir.