günlerce ulaşamadığınız sevgilinizin, sesini ilk duyduğunuz anda ağzından çıkıveren cümledir. bir anda irkilirsiniz. çünkü; siz daha evlilik teklif etmemişsinizdir kendisine. beyin reaksiyonlarınız durur. sonra, beyin çalışmaya başladığında yutkunursunuz. boğazınızda düğümlenir cümleler. o, sizden bir cümle bekler. siz de kendisini fazla bekletmezsiniz.
"allah mesut etsin."
"her şey sevgilinin mutluluğu için ise eğer, benimle veya bensiz mutlu olmanın bir yolunu bulabildiysen ne mutlu sana ey sevgili" deyip günlük hengamelere dönersiniz.
adamı üşütüm üşütüm üşüttürecek durumdur. eski sözlünün ayrılık üzerinden henüz 4 ay geçmişken "ben evleniyorum sana da mutluluklar dilerim" şeklinde mesaj atması durumu tarafımdan test edilmiştir, onaylanmamıştır.
herşeye rağmen, eski sevgiliyi düşünmesidir. ona evlendiğini haber vermektedir.
kalbinin derinliklerinde saklayacak olmasıdır. aslında iyi bir şey değildir.
dağ gibi adamı hüngür hüngür ağlatan olaydır. yani bir erkeği öyle görmek zatımı çok üzmüştür. kimsenin başına gelmesin inşallah denilesi dumurlardandır.
sevgilinin karşısındakini nasıl bir ruh haline sokacağını adı gibi bilmesi durumudur. karşısına geçip ben evleniyorum der ve acı çekişini izler. psikopatlığın dik alasıdır. evleniyorsan evleniyorsun kardeşim ne diye bunu gidip kendin söylüyorsun, manyak mısın?
herhangi bir şekilde iyi bir sonuç doğurmayacak durum.
- ben evleniyorum.
- kiminle?
- seninle aşkım.
- hmm hadi ya*
ya da
- ben evleniyorum.
- kiminle?
- hani bir çocuk vardı, ben hep karizmatik falan diyordum sana. biz onunla bi süredir, ehem öhöm...
- hmm hadi ya*
ilk başta çok can acıtan ama bu duyguya zamanla alışılınan birşey.
başıma geldi biliyorum, terkedilmiş olmaya, sevgilinizin başkasıyla evlenmiş olmasına alışıyorsunuz ama 1,5 yıl sonra çıkıp gelen(üstelikde evlenemeden) hata yapttım affet beni deyip ağlayan adama asla.
uzun uzun aradıktan sonra bulunmayan sevgilinin bir gün aniden telefon ederek " ben evleniyorum!" demesi insanda saçmalama katsayısını anlık olarak arttırması ile karakterizedir.
-ben evleniyorum...
-ne? * allah mesut etsin * kiminle?
-tanımazsın zaten...
-ne zaman? nerede? *
-çağırmayı düşünmüyordum ben ama? kaldırabilecek misin?
-ne kadardır tanışıyorsunuz ki?
-üç ay oldu işte...
-lan benden ayrılalı daha bir ay oldu! iki yıllık ilişki yalan mıydı?
-görüşürüz canım kapatmam gerek şimdi...
-görüşürüz...
sen ne soru soruyorsun a benim salak kızım? düğününe gidip çiftetelli mi oynayacaksın yoksa küçük altın mı takacaksın?