Kız için ne zordur. Sevdiğini kaybedebileceğini göze almıştır ama ona yalan söylemeyi değil. Umarım iyi insanlar kaybetmez dürüstlükleri, güvendikleri için. amin.
bu durumun önemli olmadığı, bedenin değil ruhun baki olduğu, kendini suçlu hissetmemesi gerektiği sevgiliye söylenmelidir. bu konuya şimdi bazı erkekler diyecekler ki "yahu ne geniş adamsın, kadın herkese verecek sonra da sen öyle diyeceksin olacak iş mi?" cevap veriyorum: arkadaşlar eğer beraber olduğunuz insan zaten her önüne gelenle yatıyorsa eğer bu durumda onun bekaretini değil kişiliğini sorgulamanız lazım. beraber olduğunuz insanın kişiliği bozuksa bu olayı tüm kadınlar için genellemeyin. bazı kadınlar vardır gerçekten sevdiği adamla beraber olur bazı kadınlar vardır her önüne gelenle birlikte olur. işin doğrusu kadın erkek olarak ayırmak bile büyük ayıp. bir erkek olarak sizin de kadının gösterdiği ya da kadından beklediğiniz namuslu yaşamı kendi hayatınızda da uygulamanız lazım. olayın kadınla erkekle ilgisi yok. bir erkekte sadece sevdiğinde yatmalıdır bir kadın da sadece sevdiğinde yatmalıdır. bakmayın olayın doğrusunu söylediğime. ben sevmediği zamanda yatan bir adamım ama olması gerekeni hiç inkar etmiyorum. keşke her şey saf olsa da biz de aşka küsüp her sabah başka bir vücutla uyanmasak...
"madem öyle ne bekletiyorsun yarrak kafalı" tepkisinin doğabileceği gibi, "bir bitmediniz amına koyayım" da denilebilir. kişiden kişiye değişiklik gösterir. beni ilgilendirmez. seviyorsam geçmiş bitmiştir.
Delikanlı adamı ilk önce bi sarsar. Şimdi yalan konuşmayalım. Sonrasında atlatmak önce kızın dürüstlüğüne, sonra adamın anlayışına kalmıştır. Kız dürüstse, saygı duyulabilecek bir ilişkiden böyle bir şey yaşamışsa bence sıkıntı yoktur.
saf olarak seven için cız ettiği andır. sonra alışırsın, seks yapmak saf gibi aşık olmaktan daha güzel gelir. bir gün sıkılırsın. ayrılırsın. sonra özlersin aşık olduğunu o an fark edersin tekrardan. ama iş işten geçmiştir.
en insan gibi görünen erkek bile, kendi cinsim diye demiyorum, bir hayvanlık potansiyeli taşır içinde. kadınını cinselliği üzerinden değerlendirebilir, kadının korkusunu da şöyle açıklıyorum kendimce. o konuşmayı yapan kadın her sonucu göze almıştır, korkusu hayran/aşık olduğu, o yerlere göklere sığdıramadığı erkeğin karşısındakini değerlendirmede en önemli kriter olarak cinsel geçmişi kabul etmesidir, ben kadın olsam da bu kafadaki bir adama aşık olduğumu anlasam dünya başıma yıkılırdı diye düşünüyordum. onu kaybetmek olmazdı beni üzen veya korkutan.
ha şu var. bir insan belirli bazı şeylerin belirli bir kişiyle yaşanması gerektiğine inanabilir. ama karısından bunu bekleyen kişinin kendi davranışları da o yönde olmalıdır. ben evlilikten önce sevişme hakkını kendimde görüyorsam, karıma da aynı hakkı verebilmeliyim, vermek zorundayım. ha, ben böyle bir şeyi bu düşüncelerle yaşamamışsam, "bakir" kalmışsam yani, karımdan da aynı şeyi talep edebilirim diye düşünüyorum.
zor bir an evet; ama bir ilişkide bir saniyeyi kullanmak için daha verimli yollar varken o bir saniyeyi böyle bir şey için harcamak bence israftır.
söyleyen için daha zor olan andır. her sonucu göze almıştır, bütün cesaretini toplamıştır, sevdiği erkekten ağır hakaretler duyabilme ihtimalini bile umursamadan gerçeği dile getirmiştir. diktiripte "bakireyim" diyenden milyon kere daha namusludur.
erkek için hüzünlü bir andır, eğer gerçekten seviyor ise, sevildiğine eminse problem etmeyip ilişkisini olduğu gibi devam ettirir. iç ses olarak duyumsayacakları kendisini rahatsız etse de üstesinden gelebilecek güçlü erkekler bulunur.
Sevgilisini insan olduğu için değil de** farklı nedenlerden ötürü seven bir erkek için ayrılık anıdır. kısa kesilir.
insanın içinde fırtınaların koptuğu bir andır. bir yanda sevdiği, aşık olduğu kız, diğer yanda gururu... şairin dediği gibi;
sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bi akşam üstü ansızın yorulur...
ortaya böyle bir durum çıkar. o anda sakin olmak imkansız gibi bir şeydir ve kalp kıracak olan fişek gibi sözler havada uçuşur.