genelde lise dönemi ilişkilerinde rol oynayan bireyin muhtemel sorusudur. O Çağlarda insanlar ne hayatı ne de insanları çok fazla tanımadıkları için, özünde aslında masumiyet yatan bu soruyu sorabilirler. Ha, otuz yaşına gelmiş eşşek tarafından sorulmuş bir soruysa, soruyu soran eşşek derhal heybeliada'da kadrolu olarak işe koşulmalıdır.
(bkz: Heybeliada'da eşekle gezmek)
mission impossible 2 filmindeki şu felsefik repliği hatırlatan soru cümlesi:
-kadınlar maymunlar gibidir başka bir dala tutunmadan ellerindeki dalı bırakmazlar.*
Erkek,kadın farketmez iffetsizliğin fikri yaklaşımını en iyi ifade eden soru cümlelerinden biridir.Kendini,bırakın dünyayı kainat düzleminde rezil etmenin en nadide yollarından biridir.Hasta ruhların,hastalıklı arzularını barındıran Reha Muhtar tabiriyle"Saçma sapa...n salak!" bir yaklaşımdır.Kendine saygının yitirildiği,en aşağılık hayat sahnelerinden birine vesile olabilecek iğreti durumdur.Vel hasılı kelam kötü bi şeydir...
bir kere birini sevmek demek o kişi için her şeyi göze almak demektir. sen daha eski sevgilinden ayrılmayı göze alamıyorsun günün birinde bir tehlike olsa o çıkmak istediğin kişiyi koruyabileceğin ne malum. düşününce tabiki de gerçekleşmesi imkansız olmayan bir eylemdir. çünkü sevgili edinme çağı ilkokullara kadar düşmüştür. bunu yapan anca 0-12 yaş arası bir insan olabilir...
bunu söyleyen bir zihniyete insan muamelesi yapmak bile hata olur. yaşama amacı seks olan, ''şu kadar kadınla yattım olum'' mantığını bir övünç kaynağı sayar bu tipler. bunlara aldanmamak için iyi tecrübe sahibi olmak gerekir çünkü; bunlar iyi oyuncudular ve kolay renk vermezler.
iki kişi birbirini sever, ama cesaret yoktur birbirleri için... cesaretin olmayışı da, çok iyi vakit geçirmektedirler ama sevgilileri vardır ikisinin de... ve başlayacak bir ilişkide korkmaktadırlar tamamen birbirlerini kaybetmekten... ve aslında benimle çıkar mısın sorusu da, cesaretin var mı alışılmışını bozmaya demek içindir... çünkü ben senin için bütün gemileri yakmaya hazırımdır...
Biri bole bısı soylerse ve karsıdakide eger bunu kabul ederse kabul edenin yaptıgı salaklık teklif edeninkinden daha büyüktür. Cünkü sonradan yine bunu teklif eden insanın aynı seyi yapmıyacagı ne malumdür.
ayar vermede son noktadır, ötesi yoktur, her ne kadar bole okuyunca salakça gelsede soru sonrası evet diyecek çok sayıda insanoğlu vardır yeryuzunde. gönül ferman dinlemez, sevilen şahıs sizin olsunda nasıl olursa olsundur. ama bu cumle sonrası ayara gelindiği halka açık yerlerde anlatılmamalıdır zira dalga geçicek insanlar sırada bekliyor olur sizi, kişi kendine saklamalıdır olayı.
başka bir versiyonu ise (bkz: senide onuda çok seviyorum çok hoşlanıyorum napıyım yani)
''tabi,çıkarım sen nasıl olsa başkasına yapışıp beni de bırakırsın,
bunu anlamicak kadar malım ya senin gibi bi malla neden olmasın?''
cevabını hakeden kişinin sorusu.