Şimdi erkek olan arkadaş delikanlılığı elden bırakmayacağı için sen de çocuğu bozmamaya çalışırsın, saçma sapan bi espri yapar kızın yanında bozulmasın diye tamamlar, lafını havada bırakmamaya çalışırsın. Tabi bu samimiyetinize göre değişir ama kasıntı ortama tahammül etmek zorunda kalırsınız.
buna en son maruz kaldığımda öğle yemeğine gittik. küçük yuvarlak bi masa. girdi bunlar dipdibe sözlük. birbirlerine yemek yedirmeler, omza kol atmalar, ay ağzında bi şey kalmış pasaklısın ya off demeler... tabi song bu arada yemeğiyle oynarken hayatın anlamını sorguluyor.
ama hepsinden çok sürekli onların arkadaşı olan ama benim tanımadığım insanlardan bahsetmişlerdi. ben de çok ama çok sıkılmıştım. dedim kendi kendime yaz kara listene bi daha bunlarla yemeğe gidilmeyecek. bi ay öğle yemeğinde bisküvi yeyip soda içtim sözlük. sırf onlarla yemeğe gitmemek için.
ama bu da bir tespittir bak böyle insanların yanında vıcık vıcık olan insanlar kısa sürede ayrılıyorlar. insan içinde ne kadar cilve o kadar erken ayrılık. nasıl nazar atıyosak demek ki üçüncü kişiler olarak.
off. benden bahsediyosunuz. teyzemin, arkadaşlarımın, kuzenlerimin yanında her zaman 3. kişiyim ve kendimi onların yanındayken öyle amaçsız hissediyorum ki. çok feci bir şey.
bir kere oldum bir daha da olmam. basta hersey iyi gitmektedir, muhabbet falan edersiniz. hatta surekli sizden bahsederler falan ama dakikalar ilerledikce bu mallar opusup koklasmaya ve sizi s.klememeye baslar. siz de nerden dustum bu cehennem bucagina ben diye icinizden hayiflanirken mal mal etrafa bakarsiniz.
En güzel eylemdir. Çocukluk arkadaşın iki kişinin sevgili olma evlenme durumların da bile yanlarında hep bulunma durumudur.
Evlerinde yatılı kaldığın ve keşke bu güzel çiftin çocuğu olsaydım dedirten olgudur.
o kadar da hazin değildir. daha da hazin olan, eve gittiğinde kapıyı kendin açman, göğsüne başını yaslayıp uyuyacak birinin olmamasıdır.
nev- kimseye etmem şikayet, evet bunu dinliyorum şu an. aşık olmak için yalnızca bir çift göz lazım artık.
o günün tüm yükünü çeken kişi olmaktır. onlar el ele tutuşur yeri gelir öbüşür yeri gelir sarılır sen bakarsın öyle.. bir şeyler yenilir bir şeyler içilir kendini yükümlü hissedersin maddi konularda hesabı ödersin çünkü erkeksen genelde erkeğin arkadaşısındır ve bizde böyle bir hissiyat vardır. kız kişisi susamıştır bakkala falan sen gider temin edersin vs vs. gibi şeyleri vardır. bir yerden sonra isyan edersin ama düştüğün pozisyona ilk fırsatta kaçarsın oralardan..
''çiftleri seyretmek hiç hoş değildir, bunda sulhi ile hem fikiriz, seyredenin bir tarafı buz keser. birbirlerine durmadan ''canım, yavrum, bebeğim, güzelim, sevgilim, aşkım'' diye seslenen bir çifte ne kadar yaklaşabilir ne ne kadar yakın olabilirsiniz? sevgililerin üçüncü şahıslar için, geniş bir araziyi dikenli telle çeviren, sonra da bir sürü eli silahlı adam yerleştiren çokuluslu bir şirketten ne farkı var?''
çok kötü bir şeydir.
ellerini cebine sokarsın, sonra çıkarırsın, sonra tekrar sokarsın. ardından "hadi ....a gidelim" deyip başını çevirdiğinde öpüştüklerini görürsün, göt olursun.
bok gibi bişeydir amk!
Hiç konuşulmadan geçen saatler ne zaman konuşulmak istense öpücükler eller sarılmalarla karşılaşacağınız pis bir ortam. Biri yakın arkadaşınız diğeri sevgilisiyse durum daha vahim kafasında ilk gördüğünüz şişeyi kırmamak için kendinize hakim olmak zorundasınızdır. Kıskanclık falan hiç girmiyorum bile o konuya.
Kankaların şu sevgiliyle tanıştırma isteği ve merasimi olmasa asla yanlarında bulunmam ya bu ne. Yanımda poşet getiricem bidahakine. Onlar vıcık vıcık ilişkilerine, aşkitomlu konuşmalarına devam ederken usulca kusmayı planlıyorum da.
inş bu tanıştırma hevesi son bulur ya napim ben sizin sevgilinizi, bi rahat bırakın beni.