eğer o sevgililer lezbiyen ise ve üçüncü kişi de erkek ise, demeyin keyfine. tanımı unutmuşuz; boktan durumdur. çünkü ilk başta söylediğim cümlenin yaşadığımız ülkede gerçekleşmesi pek olası değildir.
öyle değil mi şukufe şeklinde sorular yönelterek dışlanmış hissetmesin diye kendinizi paralarsınız o ise ''ay bilemiyorum kieeee'' şeklinde tepki verir...
çiftin tartışma sırasında arabulucu olmakla mükellefsinizdir. "gel sana da bi kız bulalım dörtlü takılalım" gibi muhabbetlere maruz kalırsınız. üçlü o kadar bütünleşirki çiftin yaptığı planlarda sizin fikriniz alınmaz, kafadan kabul etmiş olarak kabul görülür. sevgilileri baz alan durumlarda üçüncü kişi piç gibi kalır.
bir de bu sevgililer o sırada kavgalılarsa vay haline denilesi insandır. iki taraf arasında tampon bölge görevi görür. laf atma amacı güden taraf "öyle değil mi ama?" tarzı onay bekleyen cümlelerle bu kişiye hitap eder. buluşma sonunda sevgililer mutlu mesut evlerine giderken bu "üçüncü kişi" arkadaşımız nur topu gibi bir baş ağrısına sahiptir artık.
ah ne kasıntı bir durumdur o.
onlar yanında yiyişirken sen orada "konuşsam mı, sussam mı, yeni bi' konu mu açsam?" gibi düşüncelerle boğuşursun. bir de ayriyeten ''ah, niye sevgilim yok beniim!'' gibi bir sorununuz olur ki, bu da epey koyar insana.
çıkıntı olmaktır, arkadaşına sorarsın çıkışta işin var mı diye o da benimkiyle buluşcam sen de gelsene der sen de gidersin ve yola çıkar pişmanlıklar , abuk subuk şeylere gülerler , ikide bi koklaşırlar öpüşürler.
sevgililer arasındaki öpüş- kokuş olma, sarıp-sarmalama muhabbeti bittiğinde konu ışın hızıyla üçüncü kişinin sevgili bulması gerekliliğine takılır. sakız gibi de uzatılır mevzu. üçüncü kişinin yalnızlığı seçmesi, sevgili bulmak istememesi dikkate alınmaz. mutlak surette sevgili bulmalıdır, başka yolu yoktur. kare tamamlanıp, okey ekibi kurulmalıdır.