Bir şeyler yazın çizin diyeceğim ama insanın başlarda kalem tutacak hali olmuyor. O, işin 2. Ya da 3. Aşamasına tekabül ediyor.
Zamana bırak demeyeceğim küfür yemeye niyetim yok.
Ağla. Iyi gelmiyor ama içine atmaktan, duyguları ertelemekten iyidir. Ne kadar ağlarsın bilmem. Kiminin birkaç ay sürer ,Kiminin yıllarca. Ben yaklaşık bir sene istisnasız her gece ağladım mesela. Bünye meselesi ya da yaşanmışlık. Şimdi de burda kalkmış ahkam kesiyorum. Tuhaf...
neyse sevdiklerinle olmaya çalış aile falan kar eder mi bilmem de kafasını s.keceğin insanlarla ol en yakın arkadaşınla mesela.can sıkan bi tip olman kuvvetle muhtemel ama dostlar ne günler için var sanki? Dostun ya da sevdiğin birileri yoksa yanında, işin zor. Seni yargılamayacak birini bulmaya çalış. her türlü paçozluğunla seni seven biri falan filan.
bu aşamayla beraber milletin seni toparlama çalışmalarının hepsine ağız dolusu küfürler etsen de içinden, gönülsüzce de olsa katıl. Aktivite ortasında durduk yere hıçkırarak ağlasan bile kafaya takma. Zaten planı yapanlar bu duruma ihtimal vermiştir, vermediyse de bir dahaki sefere verir. Boru mu lan kalbin sıkışıyor millet orda şaklabanlık peşinde.
Neyse.
O olmadan önce ne yapıyorsan onları yapmaya devam et hatta onunlayken ne yapıyorsan onları da yapmaya devam et. işi gücü aksatmışsındır kesin birkaç ay, onlara bi el at. Zor tamam kabul eyvallah ama kafanı oyalar az da olsa. Hem ağla hem ders çalış ya da neyse işin onu yap. Ziyanı yok.
Alkol falan tehlikeli. Çay iç. Sağlığına kötü gelecek şeylerden uzak dur.
Zaten psikolojik olarak fiziksel rahatsızlıklar çıkacak ileriki dönemde bir de işi sen yokuşa sürme. Sigara migaraya başlama zaten tadın yokken iyice ağzının tadı kaçıyor bok gibi hissediyorsun.
Hafiften kendine gelme aşamaları:
Kitap oku, müzik dinle ki bunları yaparken hep aklına o gelcek olsun devam et boş durma. Resim falan yapıyorsan az elin fırça tutsun başına geçmeye çalış.yine aynı şekilde günlük falan tut. Komedi filmi izle. Dizi mizi falan ama komedi olsun kesin. Müzik aleti çalıyorsan onlara yoğunlaş.
Kalp ağrıların ve kemik ağrıların hafiften düzene girmeye başlayınca spor yap. Mesela koş. Koşamıyorsan yorgunluktan ölecek kıvama getirecek fiziksel aktiviteler yap. Doğa insanı her zaman kucaklar biraz oralarda soluklan. Mesela Ben cigerlerim çıkasıya kadar koşuyordum. O kadar çok yorgun dönüyordum ki eve ilk defa birkaç saat kesintisiz uyumayı o zaman başardım. En nihayetinde fiziksel ihtiyaçlar duyguların önüne geçer.
gelelim son aşamalara, tüm bu saydığım rutinlere devam ederken yavaştan affetmeye başla. Kendini affet. Karşındakini demiyorum. Zaten o nirvana aşaması öyle hemen kolay olmuyor.
:Ben elimden geleni yaptım" diyebilmelisin yavaş yavaş.
Son aşamalar, bolca düşün olan biteni çektiğin acıları. Gerçekçi ol. Umutsuzluğa kapılmadan hayatın her gün yeni mucizeler kapısını açtığını unutmadan yaşamaya devam et. Aileni düşün, dostlarını... Onlar yoksa bile kendini düşün. Bir şeyler üret bu süre zarfında. Bir işe yara.
Tüm bu olanlar zarfında fark edeceksin ki hiçbir acı aynı kalmıyor.
Sana yeniden aşık olacaksın diyemem kimse diyemez ama imkansız değil. Tamamen geçecek bir şeyin kalmayacak diyemem, iz bırakabilir ancak pürüz kalmaması da imkansız değil.
Aşk acısı da ne lan insan evladını kaybediyor diye bik bik bik konuşasım yok sevdiğini kaybetmek her zaman acıdır.
sadece şunu düşün tüm bu olanlarla kendinle olan sınırlarını zorladın.
insan her şeye alışır.
Insanin doğasında var bu.
güzel yemek yemektir. şahsen güzel yemek sadece ölüm acısına iyi gelmez yada o kadar acıtan hayati meselelere. sevgiliden ayrılma acısı ney olum tamam seversin üzülürsün ama sanki anası babası kardeşi, eninde sonunda elin oğlu/kızı, ne bekliyordun seninle mezara geleceğinimi, kurşunların önüne atlamasını mı, yoksa sana asla yamuk yapmaz filan mı sanıyordun?
herkes gelip geçici zaten, kardeşin kardeşe kıydığı dünyada onun yanlışı vefasızlığı mı koyacak deyin, iki acılı lahmacun, adana şalgam, işini bilen bi ustadan pizza, hatta cevizli tereyağlı sinop yoğurdu, kokoreç, midye, ciğer, şipsi..... her neyse işte yemek yiyin geçer.
derler ki; onun için her şeyi yaptın mı? içindeki keşkeleri bitirdin mi? bu soruları kendine sorup cevap alabiliyorsan görevini başarı ile yerine getirmişsin demektir. bundan sonrası için geçirdiğin güzel günlere, kötü günlere, acıya, tebessüme onunla olan her vakte içebilirsin.
belki bir daha aşık olamayacaksın ama sevmeyi deneyebilirsin.
