burası türkiye cumhuriyeti. kanunlara uyduğun sürece bu ülkede doktor, öğretmen, polis, asker, savcı, hakim, emniyet müdürü, jandarma genel komutanı, kaymakam, vali, milletvekili, bakan, başbakan ve hatta cumhurbaşkanı oldun. gelecekte de olmaman için hiçbir engel yok. çünkü biz tek devlette birçok etnik kökenden gelen kardeşleriz. benden sahip olduğum her şeyi iste. ekmeğimi, suyumu, aşımı paylaşırım seninle. diğer etnik kökenlerden gelen kardeşlerimle paylaştığım gibi çünkü bu ülke hepimizin.
ama bir gün yahudi ve ermenilerin gazına gelip benden toprak istersen merak etme, bencillik etmem, seninle onuda paylaşırım.
oncelikle bilmen gerekir ki bu ulkede kurt diye bisi yok cunku vatandaslik bagiyla bagli olan herkes turktur ya adam gibi dur ulkene sahip cik ya da defolup gidebilirsin zorla tutan yok.
sevgili kürt kardeşim, aslında ikimizin birbirinden farklı olan ya da üstün olan hiçbir yanı yok biliyor musun? ikimizde bu ülkede parasızlık çektik, işsiz kaldık, itildik kakıldık. hayatın acını yüzüyle belki çok küçük yaşlarda tanıştık. anlayacağın sen bensin, bende senim, kardeşiz, kardeş kalmalıyız.
edit: eksileyen arkadaşlara saygı duyuyorum, ancak bu anlayışa ihtiyacımız yok mu?
bu kelimelerle hitap etmek pek içimden gelmedi velhasıl bu daha iyi:
bak kürt!
kısacık bir cümle söyleyeceğim.
ya sev ya şaka lan.
adam olun, vergilerinizi ödeyin, kaçak elektirik kullanmayın uyuşturucu,tarihi eser,mazot kaçırmayın malca bahaneler üretip dağa çıkmayın ,apo denen orospuçocuğuna olan sempatinizi sıfıra indirin,bayrağa dil uzatmayın el uzatmayın demiyorum kıbrısta deneyen oldu kafasına sıktılar, devlet bize bahmir demeyin çünkü gelen doktoru,öğretmeni o çok sevdiğiniz bir grup orospuçocuğunu barındıran örgütünüz öldürdü öldürmesin ki oraya doktor,öğretmen gelsin.
Kardeşim,
bugün türkiye'nin bulunduğu durum içler acısı. eziliyorsun. eziyorlar. kürt olarak doğduğun için. en acısı da devlet yapıyor bunu. devletin bokunu yiyen it sürüleri de yancılık yapıyor.
ortaokulda arkadaşımdın, lisede dostum oldun. suyumuzu, yarım ekmek tavuk dönerimizi paylaştık birbirimizle. şu hayat denilen oyunda aynı yollardan geçtik. aynı şarkıları dinleyip, aynı duyguları paylaştık. zira biz insana insan olarak bakabiliyorduk. din, dil, ırk ayrımı yapmadan. bizi birbirimize mektup yazdıracak duruma düşüren, insana insan olarak bakmayı öğrenememiş kişiler utansın. biz değil.
sana kardeşim diyemiyorum çünkü senin kardeşim dediklerin yüzünden benim binlerce kardeşim şu an da toprağın altında! benden örgütçüyle seni ayırmamı bekleme. örgüte ve yandaşlarına öyle bir dön ki sırtını örgüt mörgüt kalmasın ortada. çıkıp da sonra ağlama köyümü terkettim yok her gün silah sesleri vs zırvalarla. fakirlik eğitimsizlik işsizlik gibi bahanelere de sığınma. kırklarelinin köyüne git adananın köyüne git izmirin köyüne git hatta ilçelerini de gez. onlar da fakir onlar da işsiz ama ellerine silah alıp polise askere kurşun sıkmıyor. farkı farket! gaza gelme! biz sana kardeşim dedikçe sen kurşun sıkıyorsun! belki sen eline hiç silah almadın bilemem. ama umrumda değil. çünkü haksızlık karşısında susan dil şeytandır! şeytandan da büyük allah var bunu unutma! bu dünyada olmasa öbür tarafta çekersin şu yaptıklarının cezasını. tez vakitte silkelen ve kendine gel. biz büyük bir aile olmak istiyorsak bu ailenin içindeki pislikleri temizlemek gerekir. pislik olma ki temizlemeyelim.
bizim başımızın üstü de müsait ayağımızın altı da. yerini sen seç!
sana fransız milliyetçilerine ait olan ama günümüz milliyetçilerinin düsturu haline gelmiş "ya sev ya terk et" sıçmığıyla hitap edemem. bu topraklar senin, benim. etrafında, yörende vardır boka bulanmış iblislerden.sanki bizim yok mu? ama sen farklısın. yüreğimiz ve kalbimiz bu vatan için attıktan sonra ekmeğim senindir, evim senindir. şiven de umrumda değil, ten rengin de.
sen benim kardeşim falan değilsin olmayacaksın böyle olduğun halde, ırkçılığın, hemşericiliğin kralını yaptığın halde, toplumdaki birçok suça sebep olduğun halde bizim hoşgörümüz yüzünden ve tabiki sizin akıl almaz hemşericiliğiniz sayesinde, he unutmadan doğuda yapılan öss sınavlarındaki kopya çekmelerin sayesinde ülkemde doktor, moktor ne bok varsa oldun.
Gel adam ol canımızı ye diyoruz yok, başkalarının köpeği olma diyoruz yok, herkezden duyduğun cümleleri öğrenip sürekli tekrarladın durdun, ama o söyledikelerinin alayını sen yapıyosun.
afganistanda şehit verdik madem kardeşimizdin neden sesin çıkmadı, neden oturmadın yerinde de nevruz bahanesiyle ortalığı karıştırdın.
madem kardeşimdin de mavi marmarada ölenler için sesin çıkmadı.
madem kardeşimdinde neden benim elektiriğimi çaldın.
bu ülkeyi kuranlar benim ataların sen kimsinde hak iddiaa ediyosun bu ne biçim bir yüzsüzlük, ne biçim bir mallıktır. bugüne kadar mal gibi yaşadın ülkeme kanbur olmaktan başka bir halta yaramadın. bundan sonrada senden bir bok olmaz.
sana son uyarım bu bu ülke kanla alındı artık verilecek santim toprak yok kimseye, bundan sonra ayağını denk almazsan sonuçlarına katlanırsın.
bu yavşak yavşak çıkıp hakaret ettiğin bu sözlüklerde küsfretmeye devam et o küfr eden dilin yakında köpeklere yani kardeşlerine yem olacak.
o kadar çok bunaldım ki bu ülkenin adaletinden, haksızlıklarından, kavgasından, düşmanlığından; sana bu şekilde hitap etmek bile sinirimi bozuyor.
insan olduğun için saygım sonsuz. etiketler umrumda değil.
yaptığın şerefsizlikler de şereflilikler de kişiliğinle ilgili. yalnızca kişiliğinle yargılarım seni.
kimseyi toprağın altına sokma niyetim yok. senin de olmasın.
çok zor değil, gerçekten.
