üzüntülü anında : bağrınıza basıp teselli etmek, en azından bir 'seni seviyorum' demek. zira gerçekten aşıksa 'seni seviyorum' cümlesi, tekrar mutlu olması için yeterlidir.
sevinçli anında : ona sarılıp, ellerini tutup, sevincini paylaşmak. eğer gerçekten aşıksanız, onun gözlerindeki o sevinç pırıltısı sizi de sevindirecektir.
bir işe heveslendiğinde : ona güvendiğinizi, en iyi şekilde başaracağına emin olduğunuzu söyleyerek onu cesaretlendirmek.
umudu kırıldığında : ona herşeyde aksilikler olabileceğini, çok akıllı olduğunu ve bu aksiliklerin üstesinden gelebileceğini söylemek. sizi seviyorsa yeniden deneyecektir.
(bkz: haftaya aynı gün aynı saatte buluşalım sevgili sözlükçüler) **
web tasarımı öğrenmek ve onun için bir sayfa tasarlamak.
evet, ben bunu yaptım. günlerce kafamı patlatıp kod öğrendim, yüzlerce kez denedim yüzlerce kez yanıldım ama yinede bıkmadan usanmadan onun için bir sayfa yaptım. ve ben bu kutsal uğurda bu işle uğraşan iki arkadaşımı kendimden soğuttum, hayattan soğuttum... sonra noldu? hatundan ayrıldım, siteye virüs bulaştı, çıkmadı, arkadaşlarımı kaybettim.
valla kaf dagina ciksin insan bir zamandan sonra o da kesmez. elinde olanla yetinmeyi ogrenmek lazim. surekli bir sey yapmak degil, var olani korumakta bir beceridir.
gecenin bir vakti aranıp:
- hadi kapının önündeyim gezelim
deyip dışarı çıkarın.
Güzelce içersiniz, ya da bir şeyler yersiniz. Alırsınız sigaranızı oh. içki de olabilir. Ardından etrafta insanların önünde yapamadıklarınızı bomboş sokaklarda yaparsınız. Ne bilim onu sizden ayrı tutan her şeye beraber küfredersiniz. Deneyin derim.
bazen de hçibir şeydir. taraflardan biri bir tercih yapar, gitmeye kara verir, kalana düşen bazen de bu tercihe boyun eğip hiçbir şey yapmamaktır. böylesi durumlarda bu yapılmayan hiçbir şey, onun için daha önce yaptığınız her şeyden daha kıymetlidir.