akışa bırakmıştır. sevgili aranmaz ki, hayatın akışında karşınıza çıkar. onu arzularsınız, duygular karşılıklıysa ilişki başlar. arayıp bulunan şey ihtiyacı gideren bir nesneden öteye gitmez, tadı olmaz.
Yıllardır benim o sevgilim değil zaten sevdiğim olsun istiyorum. Bir haftalık çıkar ilişkileri bana bir fayda sağlamıyor ya da cumartesi gecesi bütün apartmanı ayağa kaldırmanın bir anlamı yok. Ben yanında huzuru bulacağım insanı bekliyorum, onu da deneme yanılma yöntemiyle bulacağımı zannetmiyorum.
kılını kıpırdatıp kıpırdatmamanın ne olduğu ile alakalı olan bir durumdur aslında. sevgili bulma konusu, tamamen kısmet değil ama tamamen ısrarcılık konusu da değil. eğer karşındakinden bir şeyler alıp, yani bir şeyler hissedebilmişsen bu konuda kendi yöntemlerinle de aslında onun için bir şeyler yaptığını düşünürsün. ha bu yaptığını ona açılırsın veya açılamazsın ve de olur olmaz orası ayrı. hem devir de değişti. her şey basitleşti. eskiden, acaba bir çıktığı sevdiği var mı diye düşünülür, ona göre hareket edilirdi. şimdi maşallah herkes herkese yürüyor. bu da ilişkilerin temelini sarsıyor. insan korkabiliyor. olabiliyor yani. çokta şey yapmamak lazım.
O beni bulsun diye bekliyorum. Zira Benim bulduklarım biraz üzdüler beni.. biri beni severek, kabul ederek gelirse daha az kalbim kırılır, belki de beni hiç üzmez gibi geliyor.. tecrübelerim de bu yönde zaten.
Ay çok yalnızım diye geziniyorsa, gıcık bir insandır. Kılını kıpırdatmayanlar bir zahmet şikayet de etmesin. Yalnızlığı kabullenip, bekarlığın tadını çıkarsın.
Kimsenin bir taraflarını kaldırmak istemiyorum. Beni isteyen zaten bir şekilde niyetini belli ediyor, muhabbeti gelip kendisi başlatıyor. Yani bir zamanlar öyleydi şimdilerde pek ses seda yok kimseden ama olsun. Beklemeye devam.
kendimi otistik gibi hissediyorum. her şey mantık dahilinde işlemesi gerekiyormuş gibi. fakat insanlar söyledikleri veya kendini size anlattığı gibi değil. istediklerini(sözde) verdiğinizde aslında yaşamak istedikleri şeyin çok komplex bi şey olduğunu anlatıyorlar. oysa ki hayır. dürüst değiller sadece. keşke insanlar ne istediğini bilip bunları statü veya populerite kaygısı gütmeden dürüstçe söyleyebilse.
Evlidir. Medeni hali ortada, kılını kıpırdatmaması ondan, zati kıpırdatsa bekçiler ahlak düdüğü öttürecek. Aynı bekçiler uçkurlarını çaldıkları düdüklerin riyasıyla birilerine açacak. Bekar ise biraz ahmak biraz da hakkı var. Bu yüzyıl et iştahıyla sırnaşık, sevgi yok, sevgili yok, o yok bu yok ne var lan allahsız! - pozisyon çeşitlenmesi ve kamasutra bilginliği var.
Mantıklı insandır. Aşk meşk zorlamayla, planla olacak şey değildir. Çat kapı gelip hazırlıksız yakalamayı sever aşk. Sevgili bulayım arayışlıyla, ı-ıh olmaz.
Edit : ha bir de bu düzenli ilişki merakı anlaşılmaz. Hanım kişisi benim ne sözlüm, ne nişanlım ne de karım ancak kendinde beni kısıtlama hakkını görüyor ! Bir de ilerisi düşünülürse korkunç bir olay. Düzenli ilişki kesinlikle kısıtlayıcı bir unsur. Hele ki kendine vakit ayırmayı seven birisi için.
