sevgi ve saygı emektir

    1.
  1. hepimizin aslında bildiğimizi ima ettiğimiz ama her sözümüz ve hareketimizle bilmiyormuş gibi göründüğümüz hatta bilmediğimizi bas bas bağırdığımız gerçeklik.
    hayatın altın kuralı emek vermeden hiçbirşeyin gerçekleşmeyeceği, gerçekleşsede kişide, emek vermekten kaynaklanan motivasyon ve isteği uyandırmıyacağıdır.
    çevremde her konuda emeksiz beklentiler içinde olan insanlara rastlıyorum.
    kimisi sevgisine karşılık alamamaktan, kimisi patronu tarafından takdir edilmemekten, kimisi çocuklarından beklediği sevgi ve saygıyı alamamaktan müzdarip. bu kişilerin ortak iki yanı vardır; hep karşı tarafın ne vermediğinden bahsederler ve asla kendilerinin neyi eksik veya fazla yaptığından bahsetmezler.
    hayata emeksiz beklentilerle bakan insanların, kendilerine haddinden fazla emek veren insanları, emek içermeyen, lafta sevgilerle karşılaması da kaçınılmaz olur.
    bu bağlamda atatürk sevgisine kimi çevrelerin bakış açısını çok emeksiz bulduğumu itiraf etmeliyim. içinde bulunduğum gerçek ya da sanal ortamlarda, sevgi ve saygıya emek katmaya yönelik her eyleme şekilcilik ya da zorlama olarak bakıldığını seziyorum.
    her şey dönüp dolanıp aynı ölümcül soruya denk geliyor.
    sizin emeksiz ve lafta sevmek ya da saymak istediğiniz insanlar, sizi ve sevdiklerinizi emeksiz mi sevip saydılar?
    cevabını bildiğiniz ama cevap vermesi işinize gelmeyecek bir soru yöneltiyorum sanırım.
    peki, siz yine emek vermeyin, sizin yerinize ben cevap veriyim.
    uğruna milyonlarca vatan evladının şehit olduğu bu vatanı seviyorsunuz değil mi?
    siz sevginizi ifade eden bir istiklal marşı okumak ya da 23 nisan, 29 eylül törenlerine katılmak ya da askere gidip, vatanı korumak ya da bu vatan ve bu millet için karşılık beklemeden bir hizmette bulunmak emeğini, eziyet ve zorlama olarak görürken, vatan sevgisini, emeklerin en yücesi olan kanıyla, canıyla ödeyen gazilerimiz ve şehitlerimizin vatan sevgisi ile sizin adına sevgi dediğiniz emeksiz ve sözde eylem aynı şey mi?
    atatürk, bu vatana ve bu millete olan sevgisini, hayatının her saniyesinde, varını yoğunu ortaya koyacak kadar bir emekle desteklediği bir sevgi ve saygıyla yaşamışken, sizin ulu önderimize olan emeksiz ve sözde sevginizin hakiki sevgi olması mümkün mü?
    atatürk e emeksiz ve sözde sevgi göstermenin sizin tarafınızdan idrak edilemeyen tarafı şudur ki,
    siz, atamızı anlamaya çalışmıyorsunuz.
    siz, atamızı yaşatmaya da çalışmıyorsunuz.
    siz, atamızı hatırlamak ya da hatırlatmakta istemiyorsunuz.
    siz, atamıza olan sevgimize emek katmak için gerçekleştirmeye çalıştığımız her eyleme şekilcilik ya da tapınma olarak bakarak, emek vermenizi gerektirecek her türlü eylemden de itinayla kaçınıyorsunuz.
    siz, emeksiz ve sözde kalan bir atatürk ü bizde seviyoruz sözüyle sizi sevmemizi bekliyorsunuz.
    yani siz diyorsunuz ki bizim sevgimiz gerçek, sizinki sahte ve yüzeysel; biz kalpten gerçek bir sevgiyle atatürk e bağlıyken, siz dışta ve şekilci bir göstermelikle, aslında sevmediğiniz atatürk ü kullanıyorsunuz, diyorsunuz.
    siz, ne yapıyorsunuz biliyor musunuz?
    tıpkı emek vermediğiniz, eş sevginizde, çocuk sevginizde, iş sevginizde hatta ve hatta din sevginizde olduğu gibi, içten içe bir şüphe ve korku duyduğunuz bir ruh haliyle, emek vermediğiniz onca insandan, değerden ve kavramdan sizi sevmesini bekliyorsunuz.
    beklentileriniz gerçekleşmeyince de yakınmaya, karşı tarafı suçlamaya başlıyorsunuz.
    inatla, kendi hatanızı görmemeye devam ediyorsunuz.
    inatla, yaptıklarınızın doğru olduğunu savunuyorsunuz.
    inatla, sizden bir nebze sevgi, şefkat, içtenlik ve emek görmemiş sevgililerinizden sevgi dileniyorsunuz.
    siz, kimseyi sevmiyorsunuz aslında.
    sadece kendinizi ve egonuzu seviyorsunuz.
    artık uyanın lütfen.
    biraz sevgi ve saygı lütfen.
    biraz emek lütfen.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük