dikine değil yanlamasına kestiğin elmanın içindeki kusursuz yıldızı bana gösterdiğinde seni severdim;öğle vakti yazı masamın üzerinde oraya kadar nasıl geldiğini anlayamadığım bir tel saçını gördüğümde ve birlikte çıktığımız bir yolculukta , tıkış tıkış belediye otobüsünün tutunma demirlerine sarılan öbür eller arasında yanyana duran ellerimizin birbirine ne kadar az benzediğini kederle gördüğümde,seni kendi gövdemi tanır gibi , beni terk eden ruhumu arar gibi ,birbaşka kişi olduğumu acı ve sevinçle anlar gibi severdim,severdim seni;nereye gittiğini bilmediğimiz bir trene bakarken yüzünde beliren esrarlı ifadeyi ve kederli bakışının tıpatıp aynısını,bir akşamüstü sürülerle kargaların çığlıklar atarak çılgın gibi uçuştuğu bir saatte,elektrikler birden kesildiğinde evimizin karanlığı ile dışarısının aydınlığı yavaş yavaş yer değiştirirken gene esrarlı ve hüzünlü yüzünde ben gördüğümde kapıldığım o çaresizlik acı ve kıskançlıkla severdim seni.
alıntıdır.
severdim seni. hala seviyorum ya, o da ayrı bir konu. ben seni affettim artık ya. sensiz olamayacağımı da anladım artık. nasıl yaşarsak yaşayacağız, bilmiyorum. istediğin gibi yaşayacağız tek bildiğim o.
severdim seni,yanan şöminenin önündeki turkuaz mavisi halının üzerine götünü yaydığında sana vurduğum tekmelerle kalk nan şerefsiz çirkin dediğimde bana bakan iki adet yeşil gözlerinle miyavv *demeni,gece wc ye kalktığımda bok varmış gibi buzdolabına gidiceğimi sanıp peşimden gelmeni,seni balkona kapatırken camdan bana boyun bükük baktığını gördüğümde sana nahh çektiğimde anlamsızca elime baktığını,hani birgün atlamıştın ya balkondan aşağıya sabahın 5 inde apartmanın merdivenlerinde miyavv *diye bağrıyordun ya artık her merdiven çıktığımda sen aklıma geliyorsun,oturup film izliyorduk sende mal mal sanki anlar gibi bakıyordun severmişim meğerse seni,sen şimdi kimbilir hangi sokakta hangi kaşar tekirle birliktesin bilmiyorum ama bunu görürsen anlamayacağını belki ekrana pati vuracağını biliyorum ama şunu unutma çirkin severdim ben seni....