ben seven erkegin dunyanın en guzel varlıklarından biri olduguna inanıyorum.
sevdigi kadın icin yapmayacagı sey olmaz seven erkegin.
bilemiyorum ben bu gonul islerinde pası ve kontrolu erkege atarım hep.
yarım agızla istemelerle gercekten sevmek ve istemek farklı yerlere goturecektir.
ben olmayan erkek. sevemiyorum hiçbir kızı. sadece ilgi duyuyorum. ufak bir hoşlantı ile başlıyor ve devamı gelmiyor. ilişkilerimi bir operasyonla aldırdım.
yeri geldiginde, sevdigi kadin icin her seyi yapabilecek olan erkektir.
"cilgin kalabaliktan uzak" romaninda coban gabriel oak gibileridir bazen bu erkekler.
oak, deli gibi sevdigi kadinin urunlerini kurtarmak icin canla basla calisir. oysa ki kadin baska bir erkekle eglenmektedir o gece.
sevdigi kadinin urunlerinin ziyan olmasina goz yumamaz yaklasan firtina ile birlikte. kimse ona kulak asmaz. kendi kendine gosterdigi neden, icten gelen sevgisiydi.
ne var ki insanoglu, kendi kendisiyle bas basayken bile, uzerine iki kez yazi yazilmis bir sayfaya benzer:
bir gozle okunan yazisi vardir, bir de bunun altinda gizli kalani. bu sayfadaki gozle gorulen pratik, siradan yazinin altinda belki de soyle bir altin yazi bulunuyordu:
"o kadar sevmis oldugum kadina, gucumun son damlasina kadar yardim edecegim"
kendince sever erkek... kendi kurallarına göre. seven erkeğin yaptığı şeyler gibi bir standart kurulamaz kafalar da. kimi sessizleşir, kimi cinsellikten uzaklaşır, kimi çok neşeli olur yeniden doğar, kimi durgunlaşır adam olur. kimi sevdiğini dağlara yazar, kimi sevdiceği bir köşe de kıvrılıp uyurken kıyamadan seyreder de saatlerce, bi kerecik seni seviyorum diyemez.
lanet olsun ki kadın kadar net değildir erkek sevmek konusunda. bir erkeğin sevdiğini anlamak için, onu çok iyi tanımak ve çok iyi analiz etmek gerekir. yaptıklarına bakıp aa bu adam seviyor denilebilemez. adam üç ay kapında yatar, kamyon kamyon çiçekler gönderir evine iş yerine, aşık lan bu dersin yüzüne bi gülümsersin büyün kaybolur çeker gider başka ulaşılmazlara. bir başkası her an gidecekmiş gibi durur, senden başka her kadın dilindedir ama senin aşkından ölüyordur... bilemezsin!
seven erkek bir amerikalı veya bir fransızsa mesele yoktur. fakat eğer bir türk erkeğiyse, erkeklerin en tehlikeli türüdür. bu sevgi için ölür ve öldürür. bir zamanlar yabancı uyruklu bayan arkadaşım şöyle bir tespitte bulunmuştu "anlayamıyorum gerçekten türk erkeklerini anlayamıyorum. bir kadını, ölecek kadar nasıl sevebiliyorlar? bir kadın için ölünürmü? böyle bir sevgi olabilirmi? ben dünyanın hiç bir yerinde böyle birşey görmedim" demişti. bende sabaha kadar bunun nedenlerini anlatmak zorunda kalmıştım...