aslında karşıdan gelecek olan tepkiden korkmaktır. şöyle çeşitlendirilebilir,
-muhatap kişi "ben seni sevmiyorum ama" diyebilir
bu durumda feci bir dışlanmışlık ve ezilmişliği kapsayan reddediliş hakim olur havaya. arabeske bağlamak an meselesidir.
-muhatap kişi" bende seni seviyorum" diyebilir
bu durumda "eyvah kız beni seviyomuş lan, ben hakkaten seviyor muyum ki?" düşüncesi peydahlanır ve sevgiye layık olmaya çalışırken boku çıkarılıp kendinden soğutulabilinir.*
-muhatap kişi" bende seni seviyorum"diyebilire ek "aha kıvama gelmiş eve çağırayım ben bunu" da denilebilir. faydacılığın üst boyutudur.
not:birazda siz çeşitlendirin ben aradan çekileyim.
"birini kaybetmek istiyorsanız ona kendisinden nefret ettiğinizi söylemeyin, seni seviyorum deyin..." şeklindeki söylemi haklı çıkaracak durumdur.
yaşanan acı tecrübelerin mirasıdır.
sevdiğini ifade edememek ve bundan korkmak korkuların en kötüsüdür.derinlerde bir yerde söyleme isteği mutlaka yatar,ama bazen kendinizi acımasızca öyle bir sınırlarsınız ki imkansızlaşır bu gözünüzde..bir illüzyon olduğunu da sezinlersiniz.ama elden birşey gelmiyordur işte.söyleyemiyorsunuzdur...
saçmalıktır. dünyanın en güzel duygusu olan sevgiyi bir insan söylemekten neden korkar ki ? hep erteliyoruz bunu söylemeyi, bir anne baba çocuğuna seni seviyorum diyemiyor, arkadaşlar birbirine seni seviyorum demiyor peki ya neden ? neden bu kadar benciliz bu iki kelimeyi söyleme konusunda ya da neden bu kadar korkağız ? bir kadının ya da bir erkeğin birbirine seni seviyorum demesi neden bu kadar zor ?karşı cinslerden normal arkadaşlar bile birbirine bunu söylemeye çekiniyorlar yanlış anlaşılma korkusuyla. halbu ki fırsat varken söyleyebileceğimiz kadar söylememiz gereken bir şeydir sevgimiz.
insanların çoğu kaybetmekten korktuğu için, sevmekten korkuyor.
Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için.
Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.
Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.
Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için.
Yaslanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için.
Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için.
Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için.