olması gerekendir..
çünkü sevmek öyle bir şeydir ki direk kalpte doğar, kalpte batar. sevdiğinin yüzüne bakarken canın yanar, öyle bir yanar ki kızgın demirler bile etkisiz kalır o aşkın ateşinin yanında.
aşk böyle bir şeydir aslında, bile bile yanmak...
aynı ışığa dönen pervaneler gibi.
bazen zor zamanlar geçirir insanlar ve sevgiliyle yaşanan gereksiz gerginliklerle, ilişki zora sokulur. onca özlemin üstüne, bir de tartışmaların gerginliği eklenir ve sevgiliyi ilk gördüğünüz yerde; aşktan, özlemden ve acıdan, kalbin bedene sığmayarak, bedeni parçalama isteği duymasıdır. bedenin nefes almaya çalışması, kalbin atmayı öğrenmesi ve sevgiliyi yeniden, yeniden, yeniden sevme anıdır.
yaşanamamış aşkın küllenmeye yüz tutması gibidir. hala içinde bir kor yanar insanın, sevdiğini görünce bir kıvılcım gelsin. her şey yeniden başlasın, yeniden alev alsın diye dua edersin. bir bakmışsın sevdiğin başka kollarda. işte o zaman, o yanan kora yüreğinin yağmurları yağar. söndürür var olan ateşi. önce karıncalanmaya başlar bedenin, hissedemez olursun, sesin de çıkmaz. işte yavaş yavaş tükenmeye başlarsın.
zamanla geçicek olan acıdır. geçmesinin tek sebebi acının nasırlaşması için görmekten korkmamaktır. nasır öyle kalır orda o ayrı ama can yanmaz artık...