gün geçmiyor ki bu tarz tartışmalar bir karara bağlanmış olsun. yıllardır süregelen polemiktir bu. türk toplumunun yetiştirilme tarzına göre erkek evlenmeden önce isteklidir. kadın ise evlendikten sonra acayip isteklidir. çünkü artık kadını bağlayan, zihnini meşgul eden tabular yoktur türk toplumuna göre karşıdaki artık kocasıdır yani helalidir. buraya kadar her şey güzel.
erkek neden evlenmeden öncede istekli. çünkü sürekli dolan bir sıvı var ve bu spermlerin sayısı arttıkça erkeğin uyarılma katsayısıda artıyor. erkeğin uyarılması daha kolay birde televizyonda bacak görsen kalkıyor mk şeyi. kadınlarda ise mekanizma farklı kadını uyarmadığın sürece dayanabilir.
birde toplumda erkeklerin kadınlara olan bakış açısını, abazan erkekler, kadının sadece cinsellik olarak varmış gibi bir algı yaratıyor ve kadınlar bu noktada acaba beni seviyor mu diye sürekli bir şüphecilik içinde geçiyor zamanı. cinsellik bir evliliğin ve ilişkinin mihenk taşıdır. her ne kadar kadınlar evlilikten önce geliştirilen tabular ve toplum baskısı nedeniyle cinselliği çok düşünmese de evlendikten sonra toplum baskısı olmadığı için birden aşırı istekli oluyorlar hatta yatakta onları mutlu edemeyen erkekten dert yanıyorlar. yani bu zamana kadar cinselliği arka plan atan kadın için bile cinsellik önemli bir noktaya geliyor.
o yüzden bırakın bu canım cicim ayaklarını. sevgi tabi ki şart ama cinsellikte şart. adı üstünde sevgili veya eş. sadece sohbet edip tavla oynayacaksak normal arkadaştan farkı ne?
Birde bırakın olum bu ikiyüzlülüğü kızlar bile şişman kısa boylu erkeklere bakmıyor mk. uzun boylu yakışıklı birine içleri gidiyor bu bile cinselliğin, şekilciliğin ve estetiğin önemini gösteriyor.
