hakettiği değeri ve saygıyı * göremeyecek kadındır. kıymeti bilinmez bu kadının. sen adamı sev, mutlu et ve olgunlaştır sonra özgüveni yerine gelsin gitsin başka kadınlar bulsun kendine. genelde işler böyle işler.
aranan kadındır. gerçi arıyoruz ne oluyor? hiç bir şey olduğu yok, bulamıyorum arkadaş. sıradan olsun istemiyorum ki ben. aşık olayım o kıza istiyorum. o da bana aşık olsun istiyorum. ama yok işte ben ne yapayım..
(bkz: sözlük bana kız bul)
bu kadın erkeğin tüm tü kaka huylarını elimine edene kadar emek harcamıştır. tüm zorluklarına katlanmıştır. sonuç çok güzeldir, kadın için, eserine bakmak keyif verir. erkek; büyük ikramiyeyi kazan talihli gibi der ki, şöyle son moda, çıtı pıtı, benim eski huylarımı bilmeyen, beni bu son halimle hatırlayacak yeni birini bulmak lazım. erkeğin gözü açılmıştır, kaymağı sonra ki kadın yiyecektir. kadın ise arkasına baka baka yürüyecektir.
sevdiği adamı hem mutlu edip hem olgunlaştırmak isteyen kadın.
ilk önce sevsin, sevsin ve sevsin ve önemli olduğunu düşündürsün sonrasında çeksin ve gitsin sebepsiz ve nedensiz.
zira mutluluğun içinde olduğu ortamda hiçbir insanoğlu değer bilmez ve olgunlaşamaz.
acıdan olgunlaşanları hayata farklı bakanları gördüm de mutluluktan olanı daha hiç görmedim.
kıskanclığı, sevmeyi, sevişmeyi, yemek yapmak ve temizliği. olgunlaştırmak demeyelim de, ikili ilişkilerdeki görgü ve davranış gelişmek diyelim. cünkü olgunluk kişilerin yaşadıklarından bir ders cıkartarak hayatını kazanımlarından cıkardığı sonuca göre yaşamak-şekillendirerek örnek olmasıdır.
lakin, hocanın deneyimli olması lazımdır ki, iz bırakırken ic cekerek hatırlatsın kendini yoksa görünüm olarak karşı cinsin tümü kadın.
davranış,görgü,yaşanmışlıklarını erkeğine de aşılayan,her anı kıymetli kılabilen; erkeği patavatsızlık,kaba üslup,sabit fikir,tecrübesizlik vs. gibi davranışlarından olumlu yönde arındırabilendir.Düşünceli ve ilgili olması muhtemeldir.Kendi kulvarına gayet nazikce ve incitmeden çeker.Ne zaman ki erkek kendine olan özgüveninin tavan yaptığını düşünür; o zaman kadın birer birer eteğindeki taşları önüne serer erkeğinin.Bilir ki; mutlu olmak için,için de bulunduğun an dan daha değerli hiç bir an yoktur...Ama bi çok erkek için duygusal açlık giderildiğinde ,artık yeni keşifler arama zamanı geldi de geçiyor fikri benimsenir.Kadın erkeğini mutlu edip olgunlaştırmıştır,eline kalan bir "hiç "olmuştur.Sırasını yeni kadına bırakır ,ee ona da "zahmetsizin" tadını çıkarmak kalmıştır...Artık bu noktadan sonra verilen emeğe,gelinen zamana yazık denilir; kadının adı olgunluk, ayrılığın adı aşk ; erkeğin adı da pişmanlık olur.
(bkz: slav kadınları) Ülkelerinde erkeklerin coğu ayyaş pısırık tipler olduğu için masaya yumruğunu bulan erkeği buldukları zaman kul köle olmaktadırlar beylerine.
türk kızı değildir kesinlikle. çünkü bizim türk kızlarının bildiği tek şey aşkın canım cicim sözcükleri ve çiçektir. bunları söyle akşama at yatağa. başka bir işe yaramazlar zaten. bu tarz kadın anca kırkını geçmiş türk kadını olabilir.
Kocasını evden midesi dolu ve testisleri boş şekilde gönderen kadındır. Erkeği özellikle cinsel yönden tatmin etmeyen bir kadının kocası mutlu olamaz. Hele ki başım ağrıyor, çocuklar uyanır, ay fönüm bozulur, şimdi kim duş alacak gibi bahaneleri SEVEN yurdum kızlarında bu oran çok daha düşüktür.