sevdim seni
öyle göz kırpması gibi birden bire değil
önce aldım içime koydum büyüttüm seni
okyanusun ortasında santim santim ilerler gibi
kıyıya vuran her dalgayı ezberler gibi
sevdim seni
öyle birden bire değil
gün oldu tere boğuldu yüreğim
gün oldu anlatılmaz duygularla göğe yükseldi ellerim
her şey her şeyin içine karıştı
bir kördüğümü an ve an çözer gibi
sevdim seni
öyle birden bire değil
önce aldım içime koydum seni
gözlerimde büyüttüm her zerreni
her an bir parçanı ekledim suretine
yavaş yavaş içime dokudum seni
gecelerin ayaz karanlığında annesine sokulan bir çocuk gibi
sevdim seni
öyle birden bire değil
sabır taşını bir ömürde eler gibi
öylesine yılmadan
öylesine bıkmadan
derin uçurumların sonuna adını yazacak kadar
öylesine korkmadan
sevdim seni
bir yağmurun damla damla yağması gibi yavaş yavaş
öyle birden bire değil
öyle bildiğin gibi değil
her nefeste içime işler gibi
sevdim seni *.
sevdim seni
dil bilmeyen bir yüreğin dile gelişi gibi.
gözlerini gözlerime dikip,
ellerini yüreğimle sarışın gibi.
usul akan bir pınardım,
çağlayanlara dönüştüm sende.
sevmek ,sevdim demekten geçmezmiş
bunu yine söyleyeceğim mahşerde...
sıkıca sarmalanmış,
üzeri binlerce kez bağlanmış bir kutudaydı yüreğim
o bağların hepsini sevginle çözense dileğin...
sevdim seni;sevmelerin ötesine geçerek
gece gündüz seni dileyerek,
susuz kalıp ölsem de,
yüreğinin beni kurtaracağını bilerek...
sevdim seni,
yağmasını bilmeyen bir buluta
yağmuru öğreterek.
nefes alıp vermenin,
tek başına anlamsız olduğunu
her nefesimi içine çekerek
anlamlılaştırdın.
şimdi dilim dipsiz bir kuyu,
kah orada kah burada seni anlatıyor
sevmeyi bilmeyenlere..
sevdim seni,
bütün sevişlerimin ötesinde,
sevdim dediklerimin ilerisinde
hepsinden önde..
sevdim seni
ama bilirim ki
ben seni ne kadar seversem seveyim,
senin sevgine ulaşamayacağımı bilecek kadar sevdim seni...*
