sevan nişanyan

    316.
  1. bok...
    tescilli hemde, nişanyan'ın bok olayını bilmeyen yoktur sanırım.
    karısının üzerine kavanozla dışkı atan bir mahlukat.

    tescilli bir atatürk düşmanı, türk ve türkiye düşmanı.
    yıllarca taraf gazetesi üzerinden etmediği hakaret yok.

    tabi taraf gazetesi'nin kimin olduğunu yazmama gerek yok sanırım.
    arkadaşları mehmet ve ahmet altan ile birlikte efendisine hizmet ediyordu nişanyan...

    neyse...

    elazığ depremi üzerine şu tweeti atmıştı dün;
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1969213/+

    elazığ'ın gasp edilen emlaklar üzerine kurulduğundan bahsetmiş. gasp edilen emlaklar dediği de ermenilerin malları. ki öyle bir şey yok.

    elazığ'da sürsürü'de ermeniler yaşıyorken, harput'ta müslüman(türk) ahali yaşıyordu.
    sultan abdülaziz harput'ta yaşayan halkı düz ovaya yani sürsürü'ye yerleştirdi, buraya yerleştirilen halka da abd'ye göç eden ermenilerden bizzat parası sultan tarafından verilerek satın alınan tapular dağıtıldı.
    bu tapuların belgeleri arşivlerde mevcuttur.
    bu sebeple sürsürü'deki bağlara yerleşen halk kurulan bu yeni şehire Mâmuretül Aziz, yani el aziz--->elazığ demiştir.

    yani elazığ'da gaspedilen bir ermeni emlakı yoktur. birazdan tapu belgelerini de eklerim ayrıca.

    şimdi elazığ'da emlak gaspından bahseden bu nişanyan nerede?

    yurtdışında.
    neden?
    cezaevi firarisi.

    peki nişanyan neden cezaevinde yatıyordu. suçu neydi?

    suçu, izmir-şirince'de sit alanındaki araziye imara aykırı inşaat yapmaktı. bu yüzden defalarca ceza aldı. mühürlenen inşaatının mühürlerini sökerek inşaata devam etti, sonunda hapis cezası aldı.

    manyağın biri.
    şirince'de hazine arazisine gitti dağ yamacına kendisi içi bir kral mezarı yaptı. bu da izinsiz, ruhsatsız, kaçak tabi. (kendisi için bir kral mezarı yaptıracak kadar manyak bir pisikopat)
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1969220/+

    işte elazığ'ın gasp edilen emlaklar üzerine kurulu olduğunu söyleyen iftiracı nişanyan'ın aslında kendisi emlak gaspçısı bir kaçak inşaatçı...
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1969214/+

    adamın (adam sıfatı lafın gelişi) kendisi emlak gaspçısı, ama utanmadan tüm elazığ'a iftira atıyor. yezit...

    bizim entel dantel takımı çok sever bunu, tatlı su solcuları falan. ama bilmezler ki bu adam insanı insan yapan tüm değerlere düşman, nefret suçuyla dolu bir dışkıdan başka bir şey değil...
    19 ...
  2. 315.
  3. Attığı tivitten buram buram yanık kokusu gelen affedersiniz erm*ni. Götü yanmış bunun belli.. Elazığ halkına olan nefreti abes karşılanmamalı. Vakti zamanında Harput'ta nenesi ve dedesinin götünü kesmiş olabiliriz. Onun yüreği yanıyor, anlıyorum ben. Gurur duyuyorum bu erm*ni piçinin ettiği hakaretlerle. Bilakis bizi övse utanırım kendimden, nerede hata yaptım diye döner kendime bakarım.
    12 ...
  4. 9.
  5. kavanozun içine sıçıp, karısı müjde nişanyanın üzerine döken koca. küçük oteeller falan diyordunuz, muhabbetin içine sıçmanın manası var mıydı? şaka gibi çift.

    http://www.aksam.com.tr/haber.asp?a=119650,3

    (bkz: sevan n'aptın)
    9 ...
  6. 17.
  7. 11 ağustos'u 12 ağustos'a bağlayan sıcak bir yaz gecesi (bkz: ayar manyağı) olmuş kişidir. * * ***
    (bkz: ayar sevan)
    9 ...
  8. 16.
  9. 51 yıllık ömrü boyunca teketek programında tuncay özkan'dan yediği ayarı başkasından yediğini sanmıyorum. sevmem etmem ama türk halkının hep ezilenin yanında olması içgüdüsüyle kanım kaynadı bir anda garibe.
    10 ...
  10. 295.
  11. Rte'nin kenara fırlattığı maşalardan biridir.

    Üzülüyor muyum peki ?
    Asla üzülmüyorum.
    Neden mi ?
    Cumhuriyetçi subayların haksızca içeri girdi ve Adalet savaşçısı (!) Nişanyan'ın haksızlığa sustuğunu gördük.

    Yetmedi; Nişanyan,n.ılıcak, altan kardeşler, can dündar gibilerin fetoculara itlik yaptığını gördük.

    Bokunda boğul Sevan Nişanyan !
    Bokunda boğul Can Dündar !
    Bokunuzda boğulun Altan Kardeşler !
    Bokunda boğul Nazlı Ilıcak !

    Üstad Neyzen tevfik'in dediği gibi; "Sevan Nişanyan'a su veren itfaiyenin hortumunu s........ "
    10 ...
  12. 309.
  13. Kavanoza sıçıp karısının başından aşağı dökmüştür. Allah akıl fikir versin amk.
    6 ...
  14. 19.
  15. eli ayağı titriyordu fukaranın tuncay özkan ağzını açtıkça. tuncay özkan da "vurucam kırbacı" modundaydı gözünün yaşına bakmadı.
    6 ...
  16. 261.
  17. atatürk'e saydırarak şirince'de kurduğu turistlik tesisi güvence altına almak istedi. ama ters tepti, ters tepince akp'ye saydırmaya başladı ve içeri atıldı. adamın olayı bu. etyen mahçupyan'ın başarısız versiyonu.
    6 ...
  18. 12.
  19. şiddet şiddettir.

    sopanın, copun ucuna taksanız da, dilinize dolasanız da, kavanoza koysanız da, bardak-tabak olarak ya da söz olarak fırlatsanız da, şiddet şiddettir, estetize edilemez, şu ya da bu kılıfla gizlenemez, şu ya da bu gerekçe şiddeti şiddet değilmiş gibi gösteremez... iki kişi arasında yaşansa da, sokakta herkesin gözü önünde olsa da öyledir...

    şiddet her yerde şiddettir!

    şehirde, köyde, dağda olması, farklılıklar taşıması onun şiddet olduğu gerçeğini değiştirmez.

    şiddet her yerde ve har kadına karşı şuddettir.

    kadının adının güldünya olması, merve olması, rojin olması, rita olması yaşadığı şiddeti farklılaştırmaz.

    çocuk her yerde çocuktur!

    adının ya da yaşadığı yerin farklılığı, kimin çocuğu olduğu, farklı korumalara tabi olacağı anlamına gelmez, bulunduğu her yerde, eşit olarak, alabildiğince korunmalıdır.

    erkek her zaman ve her yerde erkektir!

    türk, kürt, ermeni, rus, alman olması şiddet uygulayabileceği gerçeğini değiştirmez.

    biz feminist kadınlar, yıllardır her türlü ayrımcılığa karşı mücadele vermeye gayret ettik. mücadelemiz kadınlar, çocuklar, erkekler, cinsel kimlikler, uluslar arasında ayrım gözetmedi. bunu yapmaya çalışanlara da her zaman karşı durduk.

    kadınlara yönelik şiddete ve tacize karşı bundan 26 yıl önce kampanyalar düzenledik .

    bedenimiz, emeğimiz, kimliğimiz bizim derken bütün kadınlardan söz ediyorduk, hala da ediyoruz...

    çocukları "korumak" adına "özel hayattır, onlar duymasın" demek yerine, gelecekte onların da şiddet gören ya da uygulayan olmamaları için şiddet uygulayanlara karşı mücadele ettik.

    erkek egemenliğine karşı çıkarken egemenliğin bütün görünümleri ve onu tek tek yaşatan bütün erkeklerden söz ediyoruz; ali'den ya da sevan'dan değil!

    militarizme ve erkek egemenliğinin her türlü militarist görünümüne, sadece darbe tehditleri sözkonusu olunca değil, her zaman karşı durduk, durmaya da devam edeceğiz.

    biz, sevan nişanyan'ın, dışkısını doldurduğu kavanozu karısının üzerine boşaltmasını kadına yönelik şiddetin en yaralayıcı biçimlerinden biri olarak protesto ettik. bu yazar genel basının bir yazarı değil, çoğumuzun okuru da olduğu, bizim için herhangi bir gazete olmayan ve türkiye'deki binlerce insan için, burada sıralamaya gerek duymadığımız özel ve ciddi anlamları olan agos'un yazarı olduğu için yazılarını orada görmek istemediğimizi söyledik.

    ancak agos'un genel yayın yönetmeni etyen mahçupyan'dan bir dizi "feminizm, demokrasi ve ahlak" dersleri geldi cevap olarak.

    bir de "... bu yazar yazılarına devam edecek. feminist oldukları için buna tahammülü olmayanlar bizle ilişkilerini kesebilirler, agos olarak sahip olduğumuz düstur 'insan olan beri gelsin' den ibarettir" sözleri...

    nuran ağan, etyen mahçupyan'ın bu sözleri nedeniyle agos'taki işinden ayrılan yol arkadaşımızdır.

    evet " insan olan beri gelsin" sayın etyen mahçupyan! siz yakınınızdaki bir insanın (erkeğin) hayatını gayet iyi kollarken, sadece çok basit bir "kınıyoruz" u yapmamak ve bize feminizm dersleri vermekle kalmadınız; uzun yıllardanr beri agos'da çalışan bir insanın (kadının) ve çalışanın hayatını kollamayı da önemsemediniz.

    biz feminist kadınlar, erkek egemenliğinin her türlüsüne karşı çıkarken bizleri kolay ve kabul edilir bir hayatın beklemediğini çok iyi biliyoruz. sözümüzün çarpıtılabileceğini, düşmanlık görebileceğimizi de çok iyi biliyoruz...

    bizim "bulanık sularımız"da olabilir ancak dışkı dolu kavanozlarımız hiç olmadı!

    "sevan yalnızca sevan değildir" evet aynı zamanda bir erkektir. bunda şaşılacak birşey yoktur. ancak hiçbir erkeğin ulusal kimliği ya da ünvanları, siyasal kimliği ya da apoletleri bizi onun uyguladığı şiddete karşı durmaktan alıkoyamaz.

    son olarak şunu da sormak isteriz: agos sadece etyen mahçupyan mıdır?"geri kalan herkese uğurlar ola" sözünü edebilmek onun için bu kadar kolay mıdır? öyle değilse birilerinin bir özür borcu yok mudur? *
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük