insan zihninde böyle bir aşkın olabilmesi pekala mümkündür. kendimden örnek vermek gerekirse, -ki gerekiyor- müzik benim bünyemde davranışlarımı ve duygularımı tetikleme açısından kokainden daha etkilidir. müzik insan ruhunu kontrol altına aldığı zaman kişi farkında olarak ya da olmayarak onun bir parçası olduğunu, müziğin hissettirdiklerini daha derinlerde yaşayanlar ise müptela olduklarını anlarlar. bu insanlar askerde bu tür imkanlara sahip değillerse en çok kız arkadaşlarını, anne yemeklerini ya da arkadaşlarla çıkıp gezmeyi özlemezler. bilgisayarlarının müzik klasörlerinde saklı duran şarkıları özlerler. bu tür "bağımlıların" anlık değişim sergileyen haleti ruhiyelerinin, depresifliklerinin, öfkelerinin, nefretlerinin, sevgilerinin, komik olmaları durumunun, mutluluklarının temel sebebi müziktir. siz değil misiniz 'durup dururken adamın orasına burasına koyan şarkılar' başlığına tonla şarkı adı yazan. evet sizsiniz. ama sizin benim gibi müptela olduğunuzu sanmıyorum.
benim "bazı" kadın şarkıcıların sesine karşı özel bir ilgi alakam var. bazı şarkılarda ise adını hiç duymadığım tanımadığım kadınlar sırf nakaratı okuyorlar diye bu durum bende saplantı haline geldi. ama her kadını her şarkıyı dinlemem. ses tonu gri tabanlı olmayan hiçbir kadını dinlemem ben. şimdi size nasıl anlatabilirim ki gri ses tonu şeklini. gerçi aşağıda örnek vereceğim ordan bakarsınız.
dinlediğim şarkı beni okyanus tabanına sürüklemeli birader, anlatabiliyor muyum? neyse, "he" de gitsin. özellikle, altını çizerek üstüne basarak söylüyorum, severek dinlediğim kadın şarkıcıların şarkılarındaki "bazı" bölümlerini, 1-2 saniyelik bile olsa sırf o anı hissetmek için dinlerim. çok karmaşık oldu lan, umarım ne demek istediğimi anlayan çıkar. neyse çok uzatmayalım. şarkının kıyısında köşesinde sırf kadın sesi olduğu için dinlediğim şarkılardan 2 örnek vereceğim size. daha fazla örnek vermek isterdim de canınız sıkılmasın diye üstünde fazla durmuyorum. ama bu vereceğim örnekler sizin sevdiğiniz müzik tarzından olmayabilir arkadaşlar. anlayış göstereceğinize inanıyorum.
"mt - amorf" şarkısının giriş ve nakarat bölümleri. kızın adı gizem ve murat abimin yani şarkıyı söyleyenin manitası. hadise'yle karıştırmayın. http://ulu.li/uvvfs6
evet, şarkıların bazı bölümlerinde bulunan kadın seslerinden örnek verdik. şimdi de ses tonu gri tabanlı olan hanımlara örnek verelim. bazıları için "bunlar ergen şarkıcısı, bunları nasıl dinlersin" demeyin. ben işin o tarafıyla ilgilenmiyorum. isterlerse şarkıda yemek tarifi versinler yine de o ses için dinlerim ben.
telefonda defalarca konuşmuşsunuzdur. onu resimlerinden tanırsınız. telefondaki ses ise ses olmaktan çıkmış sizi etkilemeye başlamıştır. sürekli duymak istediğiniz bir melodidir. işte o etkileyici sese siz aşık olursunuz.
Düşünceye aşık olmak en güzeli. Ete kemiğe bürünmesin. Nasıl bir görüntüye nasıl bir sese sahip olduğu onu canlandırdığımız karakterde kalsın. Bozulmasın büyü. Hayaller şekle girmesin.
aşk bir kişiyi ancak iyi tanıdıktan sonra gelişebilecek çok kuvvetli bir duygudur. Buna karşımızdaki insanın sesinin yanı sıra dış görünüşü, jest ve mimikleri, dokunuşu, fiziksel-ruhsal tepkileri, dünya görüşü, prensipleri, gülümsemesi, herşeyi dahildir.
bir kişinin sesinden en fazla hoşlanabilirsiniz. Söylediklerini beğenir, etkilenirsiniz. ancak aşk kelimesi bu olguya oldukça uzak kalacaktır.
önce sesini sevdim sonra seni
yanaklarında yarım tebessümler
en son dudaklarında kaybolduğumu anımsıyorum
sonrası uzun yıllar yokluğun
ama sesin hep benimle
sesini sevdim ben karlı günlerde içimi ısıtan
ve her mevsimi bahara bağlayan
ilk sesindi sevdiğim yüreğimden vuran
sonra sen, hiç sevmemem gereken.