Bir iki saat önce bursa'yı ani bir yağmur bastı. Ve ardından gelen toprak kokusu... Penceremi açtım odama kokunun dolmasını beklerken;
kafasındaki iki normal boyutlardaki anteni de hesaba katarsak 5,5 cm boyunda, 3 cm eninde, gergedan görünümlü uçan bir böcek pencereden daldı. Ve onbeş dakikadır böcekle beraberim. Öyle perdede geziniyor yaratık.
Önce dışarı atmaya çalıştım ve perdeye sıkıştırınca tok bir ses duydum. Yok artık deyip tekrar denedim ve yine aynı ses. Besmele çekip üçüncüyü deneyip aynı sesi duyunca hemen vazgeçtim. Şimdi ikimiz takılıyoruz...
Şöyle eski telefonlardaki gibi, "tırrrrrrrr" gibi bir ses çıkıyor. Ağustos böceği ve geceleri çayırda fiti fiti diye ses çıkaran böcekten sonra üçüncü kez beni şaşırttın lan. Gergedan görünümlü böcek.
Klasik anne sözlerini akla getiren böcek.
+ Korkma o müjde böceğidir, hiç birşey yapmaz.
- ama anne büyük ve siyah, zenci mi o?
+ korkma...
- ama kıllı anne. Bak zenciymiş de.
+ mohi.. "Küt"