özellikle de bu saatlerde olduğu gibi gecenin geç saatlerinde ''hazır milet mışıl mışıl uyurken parmak ucunda yürüyeyim '' diye itinayla sessiz ve ağır çekimde hareket ederken bardak, çanak, küllük vs gibi hiç ses çıkarmayan eşyaları yere düşürüp kırma '' sakarlığıdır ''
hayır yani insan üzülüyor. içerde arkadaşın, sevgilin, annen-baban, kardeşin falan uyuyor. ses çıkmasın diye didiniyorsun. o kadar ki, poşetten ekmeği alıyorsun ve poşetten hiç ses gelmiyor, bu nedemek ? oyun sonu getirmişsin birader ya. oyun bitmiş ve sen '' o siyah ekrandaki emeği geçenler'' i okuyacaksın. bir şekilde ya elinden çay kaşığı düşer, ya cüzdandan bozuk para düşer, ya da böyle bardaktı çanaktı elinden kayar.
var mı lan böyle sakar romantikler başka ? sizde de oluyo mu ?
sakarlıktan ziyade işin içinde psikolojik bir bask hissedildiğinden dolayı başa gelme ihtimali daha yüksektir. geniş olup, uyanan uyansın çokta zikimde demek insanı kasmaz. rahat olursunuz.