murat menteşin efsane kitabı dublörün dilemması'ndan okuyanların beynine kazınan motto. genel anlam itibariyle yenilgiyi kabul edip bükemediğiniz bileği öpmek gerek anlamı çıkartılabilecek cümlecik.
yada doğruyla yanlışı ayırdedebilme ve gerektiği zman gerektiği yerde bırakabilme erdemini gösterenlerin sarf edebilecegi kavram.
mücadelenin bittiğini ve kaybettiğinizi anladığınız anlardır. hele ki, ziyanınız çoksa, pes etme vaktidir. pes etmek, aynı zamanda, bir daha denememek için son karardır. tatlı bir yorgunluğu vardır, pes etmenin. gönlünüz rahat, vicdanınızın sızlamadığı, zerre kadar suçlu olmadığınız anlardır bir anlamda da.
deli gibi ifade çırpınışlarınız arasında dahi karşınızdakinin hala sizi anlamamış olmasıdır. anlaşılmamak ne acıdır o an farkedilir ve ses edilmez, pes edilir. tam bu noktada konuyu güzel özetleyen bir sözümüz mevcuttur;
"ne kadar bilirsen bil söylediklerin karşındakinin anladığı kadardır"