bir dönem new york polis departmanında görevli komiser frank serpico' nun hayat öyküsünü ekrana taşıyan film. al pacino' nun başrolde olduğu ve 1973 yapımı film, departmanda dönen kanunsuz işleri ve serpico' nun yasadışı eylemlere bulaşmış çalışma arkadaşlarına karşı verdiği mücadeleyi anlatmaktadır.
scarface adlı filmi izledikten sonra yaşamına farklı bir yön veren, her seferinde; kız olsam al pacino'ya verirdim diye iç geçiren, beatles ve jethro tull dinlemektan haz eden ve beni sözlüğe kazandıran mavi gözlü hırçın delikanlı.. (bkz: eski kulağı kesiklerden)
habitatında yaşamayı bir çok dünya zevklerinin üstünde bilen, (bkz: zil) kelimesiyle türettiği esprilerini dünya ölçeğindeki hesap aletlerinin tespitinden aciz bulunan, "uğraşamıcam" gibi isyan naralarına baş vurup kolay köşeyi dönelimde nasıl dönersek dönelim hayat felsefesini benimseyen, en önemlisi sevilen ve seven dem-saz.
al pacino nun sakallı, hippi ve fakat dürüst bir polisi canlandırdığı film. ilk başlarda tutuktur, sonraları açılır al pacino. rüşvetçi polis arkadaşlarını harcamaya kalkar. işin içine savcılar girer falan...hoş film.
sidney lumet'nin yönettiği, al pacino'nın buradaki rolüyle oscar adayı olduğu, gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkılarak çekilmiş filmdir. frank serpico'nun zamanla hippiye dönüşmesi ve hayatından geçen kadınlar ana konunun etrafında çok güzel şekillendirilmiştir. oyunculuk açısından bir al pacino resitalidir desek abartmış olmayız sanırım.
frank serpico'nun * sevgilisiyle birlikte duş alırken,kadının "iki ay sonra evleniyorum,eğer sen benimle evlenmezsen" sözüne "düğününe beni çağıracak mısın?" diye cevap verdiği şahane film.
peter maas' ın 1973 yılında yazdığı aynı adlı çok satan biyografi kitabından uyarlanan ve tanıtım sloganı " iş arkadaşlarının çoğuna göre o yaşayan en tehlikeli insandı, yani dürüst bir polisti" şeklinde olan filmdir. al pacino' nun altın küre ve david di donatello odüllerini kazandığı performansı pek çok sinema eleştirmenine göre de aktörün en başarılı performansları listesinde yukarılarda yer almaktadır. film ayrıca en iyi erkek oyuncu ( al pacino ) ve en iyi uyarlama senaryo dalında oscar adayı olmuştur.
o şimdi içine hiç ama hiç sığdıramadığım bir formanın içinde. o protest bedenini, ankaranın soğuğunda asker üniformasıyla koruyor. memleketin başkentinde memleketi bekliyor. yeniden sivil saflara dönmesini dört gözle bekliyoruz. hayat sen ne garipsin!!!
al pacino'nun en iyi filmlerinden biri. 70lerde nypd'deki boklukları, rüşvet olaylarını gerçek bir hayat hikayesi üzerinden: paco'nun gözünden anlatıyor. izlenesi, oyunculuk nasıl olur görülesi bir pacino filmi.
alfredo james pacino'nun sinema hayatı boyunca oynadığı filmlerinde biri. özellikle imajıyla baba filminden sonra dikkatleri üzerine çekmiştir bu filmde.
--spoiler--
filmin başında serpico'nun konuştuğu siyahi tecavüz suçlusu aslında çok güzel bir göndermedir. tecavüz edilen kadın şehirin kendisi ya da adalet duygusudur. serpico yakalayabildiği tek gence "bence seni bu işe ittiler sen de sesini çıkaratamadın çünkü sistem seni içine çekti" minvalinde laflar ediyor. tıpkı diğer polislerin serpico'yu rüşvet suçlarına ortak etmek istedikleri gibi. fakat serpico adalet duygusu olup siyahi gencin bedenindeki kendi ruhu ile konuşuyor ve diyor ki "sen onlar gibi değilsin. yapma etme uyma onlara".
--spoiler--
Burada yapılan yorumlarin birçoğuna katılmakla beraber, gerçekten etkilendiğim çok sayıda Alpacino az sayıda izlenebilecek filmlerden biri olduğunu düşündüğüm 10 numara film.
