Yıllar önce bir sebepten ayrıldık,
Birbirine tutkun, her aşık gibi,
Ne o benim kanıma girecekti,
Ne ben onu yakacaktım,
Birbirimize söz verdik.
Helalleştik ve gitti.
Ne aradık, ne sorduk,
Haber alamadık birbirimizden,
Arada bir gözümde canlanırdı,
Kokusu düşerdi aklıma, o kadar.
Yıllar sonra bir çayhanede gördüm,
Kilo aynı kilo, boy aynı boydu,
Dudakları kırmızı, teni beyaz,
ince belli, dal gibi,
Evet, evet bu oydu.
Kalktım,
Ayıp olmasın dedim,
Bir merhabadan ne çıkardı,
Yaklaştım yanına,
Selamlaştık,
Hal, hatır derken, ellerim titredi,
Dudaklarım da,
Kokusu hiç değişmemiş,
Ne güzel tüttü burnumda,
Bakıştık uzun uzun,
Yıllar olmuş görüşmeyeli dile kolay.
Sonra birden dudağıma yapıştı arsız,
Yapma dedim,
Ölümüm senin elinden olacak,
Katilim olacaksın,
Yapma ne olur dedim.
Ama kime diyorum,
Ayrılmak bilmiyor, belli ki özlemiş beni,
Bende can atıyorum aslında,
Ben de bu kokuyu çok özlemişim,
Ciğerlerime bir koşuşu var,
Görmeliydiniz,
Demek ki, benim kadar kimse sevmemiş onu,
Sarıldık birbirimize,
Ayrılmayalım diye de sözleştik.
Bakalım,
Ya ben onu yakıp, kül edeceğim,
Ya o beni bu dünyadan alacak.
Hadi hayırlısı.
Ustam isimli Epik eserin yazarı Gönül adamı.Galiba kendisi birde Memleketimin insanı.
Ustam!
Aklım firarda.
Gözbebeklerimde müebbet hüzün,
Dilimde ay kesiği bir yara,
Düşüm kırık dökük,
Umudumun boynu bükük,
Bir öksüzün omuzlarında sükut.
Yüreğim sana emanet sıkı tut.
Tut ki; kancık pusulara düşmesin.
Bir hain kurşunu gelip deşmesin...
Ustam!
Ne zaman o senin bildiğin zaman,
Ne sevda gördüğün masallardaki.
Eskiden,
Halı tezgahında dokunurdu aşklar,
Nakış nakış, körpe kız ellerinde.
Mendillere yazılırdı isimler,
Yüreklere kazılırdı gizlice.
Sevdalılar asil ve de yürekli
Sevdalar, kavgalar iki kişilik.
Oysa şimdi;
Çorak gönüllere ekiliyor sevdalar seher vakitlerinde.
Meşru sevdalardan,
Gayrı meşru acılar doğuyor kundaklara,
Günahkar gecelerden...
Beni herkes sevdaya asi sanır,
Oysa aşk, beni nerde görse tanır,
Hasret tanır,
Zulüm tanır,
Ölüm tanır,
Yüzüm yüzümden utanır....
Yorgunum ustam;
Ne katıksız somun isterim senden,
Ne bir tas su,
Ne taş yastıkta bir gece uykusu.
Var gücünle asıl sükunetime,
Çığlığım kopsun,
Uzat ellerini güneşe dokun,
Uyandır uykusundan,
Tut yüreğimden ustam tut,
Tut beni, sür güne...
Rahmetli Tuncel kurtiz'in sesinden Mutlaka dinlenmeli.