sürekli şeriat adaletinden dem vurulur. peki diyelim cezalar şeri hükümlere göre verilecek. peki insanları yargılayacak olanlar aynı kişiler, bu ülkenin hakimleri, savcıları değil mi?
peki adalet sistemi işlemezken, şeri hükümlere göre ceza verip, öldürüp-kesecek, sonra adamın suçsuz olduğu ortaya çıkınca ''ay pardon'' mu diyeceğiz?
türkiye'de adalet sorunu tamamen mekanizmayla alakalı. sistemin bunda etkisi olduğunu düşünmüyorum. asıl tehlike bugünün iktidarında yargıya yapılan müdahale.
ilginç kişilerin istekleridir. o ilginç kişiler istedikleri şeriatı(şartlar) burda yaratamayınca mazlum rolü oynamak için ühü burda özgürlük yok diyerekten şeriatı hali hazırda download edip güzel güzel kurmuş olan ülkelere gitmek yerine her ne hikmetse şeriatın nerde düşmanı olan ülke var oraya gider yerleşirler. bu sayede her gün müslüman kanı akıtan o ülkeler de özgür imajlarını pek bir güzel cilalayarak bu özgürlüğü müslüman ülkelere taşımak adına aksiyona girerler.. olaylar gelişir...
seriat olarak okumayı tercih ettiğim başlık. seri at istiyorsan atın intikamı feci olur diye de dalga geçmek istediğim kelime. ha yok ş-eriat ise hiç okumaya değmez ölü taklidi yapmak lazım isteyen kişiye gider ondan sonra.
aslında istemiyorum. fakat bazıları zorla ben şeriat istiyorum yoksa aklım başıma gelmez diye direnmektedir. gelmesi durumunda din düşmanı şaklabanlarını 180 derece döndürecek olan döndürgeç.
(bkz: göt korkusunun gözünü seveyim)