vakt-i zamaninda islami kurallarla yonetilen bir devlet vardi, avrupada aydinlanmayi saglamis "matba makinasi" adli makinayi seytan aletidir diye ulkesine bir kac yuz yil gec getiren... ve aydinlanmaya bir kac yuz yil gec baslayan... bu ornek bile islamin bilime ne kadar acik oldugunu ispatlamakta ve tanimlamaktadir...
günümüzde ne adamakıllı yapılıyor sorusunu akla getirir. fakat şeriatle ülke yönetilmeyeceği kesindir, din işlerinin devlet işlerinden ayrılması gerekliliği vardır. bilim iyi bir yol göstericidir.
şeriatin bilime açık olduğu dönemlerde ne kadar ileride olduğumuz; aynı şekilde bilimi şeriate açtıkları günümüzde de ne kadar geride olduğumuz aşikardır. bu hale getirenler utanmalıdır.
bunun şeriatla alakası yoktur. bunun şeyhülislamların fetvası ile alakası vardır. bugün diyanette nasıl bir imam yanılabiliyorsa bu da onunla benzerdir. olayları incelerken dahada dikkatli olmak gerekir. ayrıca birkaç yüzyıl geç gelmemiştir. fatih döneminden beri ermeniler matbaa makinasinı kullanmaktadır. hala batılı oryantalistlerin yazdığı masalları okuyan yoz gençliğe şaşarım.
zamanında Avrupa da esamesi bile okunmazken pek çok teknolojik aleti yapan veya temelini atan da islam devletleri olmuştur. matba şeytan icadı diyen de elbette islam değildir, insanların yozlaşmasının sonucudur.
şeriat bilime kapalıdır. şeriat lost taki others gibi yaşamaktır. dış dünyaya kapalı olmak, sizi etkilemesinden uzak durmaktır. şeriat kanunları, hammurabi kanunları gibidir. yani bu derece sığ ve ilkeldir. kadına kadın değeri verilmez şeriatta. ola ki saçının bir teli gözükür, 40 kırbaç yer kadın. topuklu ayakkabı 20 kırbaç, göze sürme 10 kırbaç..... şeklinde uzayan, market fiyatı gibi bir kırbaç listesi vardır.
şeriatta insanları doğru yola yönlendirmek, eğitmek yoktur. doğruyu yüceltmek vardır*, yanlışı ise yanlış ile kapatmak vardır. insanlar suç işledikleri zaman ya öldürülür ya sakat bırakılır. kollar gider. kafalar gider. bacaklar gider. hep bilgisayar oyunlarından, 300 den gördüğünüz, içinizdeki o kan egosunu tatmin edicek şeyler vardır şeriatta. ana teması "cana can kana kan" dır.
günümüzde "allahın emri budur" diyerekten 3-5 yobazın söylediklerini allahın emri belleyip, onları uygulamaya çalışan insanların inanmaya çalıştığı, inanmakta direndikleri bir sistemdir. yaşadıkları rahatlık kıçlarına batmaktadırlar ki şeriat istemektedirler.
şeriatla yönetilen ülkelerin ne denli gelişmeye açık olduğunu görebilmeniz için sağınıza ve solunuza bakmanız yeterlidir efenim, çok uzağa bakmanıza gerek yok. kayda değer bi şey görürseniz bize de söyleyin, yormayalım bünyelerimizi sizin içinde mitinglerde...
gereksiz yere yere tartışılan önermedir.
ortaçağda insanları canlı canlı yakan kilisenin mantığıyla, matbaayı şeytan icadı bulan ulemanın mantığı aynıdır...
tartışma götürmez gerçek şudur ki tarihin her döneminde bilimsel, sanatsal ve insani gelişimin önündeki en büyük engel dini dogmalar olmuştur, ne zaman avrupa kilisenin etkinliğini kırdıysa o zaman düşünsel ve ekonomik gelişimine ivme kazandırdı.
zamanında abbasiler ve osmanlıdaki bilimsel ve kısmi sanatsal gelişimin tek kaynağı da ekonomik refahtı, bilimsel gelişme hiçbir zaman yüksek noktalara erişememiş olup, sanatsal gelişim mimari alanında kendini gösterebilmiştir, bahsi geçen olayların da ekonomiyle ne kadar ilintili olduğu barizdir.
yok efendim her olay kendi döneminde kendi icracıları bazında değerlendirilir, yok bilmem bunu islamla, hristiyanlıkla ilişkilendirmek yanlıştır demesin kimse, dini dogmalar bilimin önünü tıkar, o kadar....
sadece tarihe bakmaya gerek yok, bugün dini dogmalara esir olmuş ülkelere bakın sonra da susun ya da iranın uranyum zenginleştirebilmesini bilimsel gelişme olarak sunun...
bir vakit şeriatla yönetilen devletler zirvedeydi o zamanlarda o modaydı. başka diyarlarda şeriat konuşuluyordu pozitif düşünceler ile. yoktu o zaman insanların şikayeti. sonradan devir diğişti demode oldu kendi içinde uygulanan yanlışlardan. ama yine yarın bir gün çok ilerde moda olabilir tekrardan ve o zaman da kötü olarak kalmaz. söyle kim kalmış günümüzde gelişmiş demek sığ görüşün, ufuk karanlığının ta kendisidir. şeriat isteyen biri değilim kesinlikle ama bir kaç şeyden yola çıkarak da şeriat tamamıyla kötüdür demeye sonuna kadar karşıyım.
seriat tamamiyla kotudur dedirtmiştir bu tespit bana...
zamanında pozitif bilim yokken, bütün dünya kısmen kendi içinde kendi şeriatlarıyla yönetilirken, en zengin olanın en güçlü olanın idari ve ekonomik anlamda kısmen önde olması şeriatın iyi birşey olduğunu göstermeyeceği gibi hangi bilinçli zihin bu sonuca varır anlayabilmiş değilim.
şeriat herşeyden önce kendi inancında olanın üzerinde baskı uygular, şu unutulmasın ki örneğin müslüman dünyasında gayrı müslimlere yapılan uygulanandan daha ağırı müslümana uygulanacaktır, örneğin bu ülke şeriata geçse en büyük baskıyı sünni müslümanlar görecektir, yani egemen şeriat anlayışının mensupları, neden? çünkü belirlenmiş bir sünni inancı olacak ve tüm sünni müslümanların o inanca uygun yaşaması sağlanmaya çalışacaktır, başı açık sünni müslüman bulamayacaksınız... anlatabildim mi?
islam'ın bilime, sanata verdiği önemi bilmeyenlerin anlayamacağı durumdur. zira peygamberimize gelen ilk vahiy "oku"dur. keza bir ayette rabbimiz bizlerin ilimde ve sanatta ilerlememizi emretmiştir. öyle ki islamda alimler el üstünde tutulmuştur. hatta peygamberimiz "alimin mürekkebi, $ehidin kanı kadar kutsaldır" demiştir.
okuma yazması olmayan peygambere "oku" diye vahiy gelmesi ayrı bir ironidir tabi...
islamda alimlere verilen değer çoğunlukla tasavvufçular ve kısıtlı bir ulema sınıfıyla sınırlı kalmıştır, değer verilip el üstünde tutulan alim ve sanatçılardan çok daha fazlasının başına gelenler hepimizin malumudur.
aşağıdaki hoca vaazı bunu ispatlamaktır, gençleri bilime ilime yönlendirmektedir...
++
Yani tatilde sıhhatimize dikkat edeceğiz, kalbimize dikkat edeceğiz, imanımıza dikkat edeceğiz, çocuklarımıza dikkat edeceğiz ve yaz devresi aylarının, o güzel ayların, o güneşli aydınlık, nurlu ayların manevî bakımdan da nurlu geçmesine gayret edeceğiz. Yaz kampları yapacağız, yapalım! Yapmak için hepinize tavsiye ediyorum. Bizlere de çok faydalı olduğunu gördük. Bu yaz kamplarında dini bilgileri, Kur'an kursu malumatını, Kur'an öğretimini ekleyerek bunu güzelleştirelim. Topluca namazlar kılınsın, topluca ibadetler yapılsın, Allah'ın emirlerine uyulsun, günahlara dalınmasın, günahların her çeşidinden titiz bir şekilde kaçınılsın.
++
sonuç : bir insana öğrenmesi için sadece dini bilgiler yeterlidir.
