ne yaramazlık yaparsa yapsın yine de sevdiginiz cocugunuz gibi, ister 15 dk ister 40 dk oynasın, 2 mac oynayıp 10 mac oynamasın yine de vazgecemeyeceginiz bir futbolcudur sergen. besiktas'tan ayrılması miadını doldurdugu icindir.
mircea lucescu'nun deyimiyle:
"turk futbol tarihinin son 25 yildaki en iyi oyuncusu. becerisi ile platini, maradona ve zidane seviyesinde diyebilirim. 40 yildir futbolun icindeyim ve boyle futbol yetenegi bulunan az oyuncu gordum.
ankara'da renewa club'da sık sık görülen, restorant kısmında herkesi hayrete düşürecek şekilde çok yemek yiyen, sesiz sakin kişilik. telefon görüşmelerine kulak misafiri olmam sonucunda ankara'da mutsuz olduğu ve istanbul'da bir kulüpte oynamak istediği anlaşılmıştır. oynamakta olduğu kulübün hiç bir sözünü yerine getirmediğinden yakınmaktaydı kendisi..
beşiktaş'ımıza tekrar dönmek istediğini açıklamış, sinan engin de yeşil ışık yakmıştır
----------
Sergen Yalçın, Beşiktaş formasını giymek istediğini söyledi. Usta solağın başkan Demirören'i arayarak, "Futbola Beşiktaş'ta bırakmak istiyorum. Ocak ayında dönmeye hazırım. Gerekirse kulübede oturur, takıma ağabeylik de yaparım" dediği öğrenildi. Sergen için Sinan Engin de "Gelmesinde fayda var" yorumunu yaptı.
türkiye'ye gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcudur. yeteneği allah vergisidir. bunu kendi de söyler. evin yaramaz çocuğu gibidir, ele avuca sığmaz. yaptığı tonlarca yaramazlığı bir uslu hareketiyle unutturur herkese. her zaman göz önünde olmuştur. en kötü zamanında bile herkes ondan medet umar. kafasına eserse çıkar gösterisini yapar. eğer istemezse sahada gezinir durur. olsun sergen biz seni böyle seviyoruz. sen en iyisisin
Futbol yorumcusu ve Milli Gazete yazarı Kemal Belgin'in kendisini eleştirmesi üzerine:
Sergen: "Ya kardeşim, iyi güzel de ben futbol oynuyorum sen ne iş yapıyorsun, bana onu bi söylesene."
Kemal Belgin: "Ne demek 'Ne iş yapıyorum?' Türkiye'ye üç puanlık sistemi ben getirdim."
Sergen: "iyi yapmışsın."
Vedat Okyar: "Sergen koşmadığın için çok eleştiriliyorsun, ne diyorsun bu konuda?"
Sergen: "Ya Vedat Abi, ben koşunca yoruluyorum, bunu kimseye anlatamıyorum bir türlü."
muhabir: sergen; bülent korkmaz kaç yaşına geldi, hala çalışıyor.. bu seni rahatsız etmiyor mu ?
sergen: onun yeteneği yoktu çalışması gerekiyordu, benim öyle bir sorunum yok.