vedat okyar'la yaptığı bir röportajda şöyle buyurmuştur:
v.o: sergen koşmadığın için çok eleştiriliyorsun, ne diyorsun bu konuda?
s.y.: ya vedat abi ben koşunca yoruluyorum, bunu kimseye anlatamıyorum bir türlü.
galatasaray - beşiktaş maçi sonrasi, sergen beşiktaşli yasin'in formasini giymiştir maç bittikten sonra, bir kamera ile mikrofon gelir, röportaj başlar:
-sergen sirtinda beşiktaş formasi var bunun anlami nedir acaba? {büyük av yakalamiş olmanin heyecani ile sormaktadir, acaba sergenin kalbinde hala beşiktaş mi vardir? büyük bir mesaj mi veriliyordur? aman tanrimdir!}
sergen: valla yasin formami istedi, ben de çiplak gezecek değildim heralde
ercan taner'in "tabata beşiktaş'a ne getirir" sorusuna "tabata, beşiktaş'a ancak baklava getirir" diye cevap vererek kopmama neden olan futbol yorumcusu.
kemal belgin: sergen sen şöylesin böylesin tukaka tukaka tukaka
sergen: ya kardeşim iyi güzel de ben futbol oynuyorum sen ne iş yapıyosun bana onu bi söylesene.
kemal belgin: ne demek ne iş yapıyorum. türkiye'ye 3 puanlık sistemi ben getirdim.
sergen: iyi yapmışsın
bu sezon gökhan güleç ve bobo'nun gol attığı bir maçtan sonrayapılan röportajda:
muhabir: sergen yeni transferler gökhan ve bobo için neler söyleyeceksin?
s.y.: gökhan genç bir arkadaş, iyi topçu, beşiktaşa daha uzun yıllar hizmet eder. bobo...., ee bobo'nun da adı güzel.
ingiltere maçı ile ilgili ingiliz oyuncuların maça gelmeyeceği ile ilgili spekülasyonlar üzerine kendine yöneltilen soruya
"who cares?, if they don't come, that's better for us because we'll get three points without getting tired." demiştir.
muhabir: bütün paranızı barlarda ve at yarışlarında harcadınız. daha tutumlu olsaydınız, şu belkide çok daha paranız ve çok daha parlak bir futbol hayatınız olabilirdi. sergen: umurumda bile değil.