"kader senin elinden çektiğim dertlerimden kurtulmanın yolunu bulamadım sonunu
seni unutmasını sensiz yaşamasını öğrendim aşka dair yanıp tutuşmasını"
bu sözleri ben yazmış olsam derim ki kendi kendime;
-boşver be olm illa söz yazmak zorunda değilsin ya. belki senin de bişeye yeteneğin vardır da farkında değilsindir.
ama yok adam bi de besteleyip sölüyo. koca bi yaz maruz kaldım ben bu şarkıya ya. kabustu her barda cıs cıs. beeeeeeeeniii uuuunuuut. cıs da cıs. etkileri hala üzerimde. tedavi görmem şart.
sabahları uyanamama sıkıntımı sayesinde çözdüğüm insandır kendisi.
şöyle ki; çalar saat alarmımı serdar ortaç şarkılarından herhangi birine ayarlıyorum, sabah sabah o sesi duyma korkusuyla alarmı kurduğum saatten 5 dakika önce kendiliğimden uyanıp alarmı kapatıyorum.
Zamanında yaptıklarından pişman olmuş, ahmet kaya' yı anlamıştır umuyorum. Konserinde yapılanları görünce itiraf etmeliyim ki, bir gülümseme aldı beni.
Tanım: şarkıcımsı.
mesnetsiz bir sevgi duyduğum adam. etrafımda ki kimse anlamıyor bu sevgimi ama ben bu kişiyi tv da görünce, sesini duyunca falan pozitif elekrikle doluyorum, içim kıpır kıpır oluyor.
-bu şarkıları nasıl yapıyorsunuz? sorusuna
eliyle boğaz manzarasını göstererek:
-bu boğaz var ya bu boğaz, öküze bile ilham verir
şeklinde bir cevap vermişti, samimiyet abidesi.