insan dayanmak istiyor ama zaman oluyor ''oha, çüş, yuh anına koyayım'' diyebiliyorsunuz. son zamanlarda esen milliyetçilik rüzgarları ile yelkenlerimizi iyice doldurduk, baya gazı almış biçimde gidiyoruz.
hayır beni üzen atatürk'ün, atam'ın ilkelerinden birisi olan, hepimizin her şehit haberinde, her çanakkale şehitlerini, gazilerini anışında yüreğinde kabaran milliyetçiliği bu kadar ucuza indirgemeniz. bunu hiçbirinizin yapma hakkı yok.
milliyetçilik bu kadar ucuz olmamalı. gerçek milliyetçiler zeki insanlardır. bir de bunların zekaları ile peşinden koşturduğu düşünme yetisi az olan insanlar vardır. zekiler her türlü fikri tartışabilir, ortaya sebep koyar, sonuç koyar. karşı fikre saygı duymasını bilir. düşünme yetisi az olan kısım, ''vatan millet sakarya''dan ileri gidemez. zorlandığında saçmalar. küfür eder, kavga eder.
''onun bunun çocuğu kürtler'' der.
''kürtler kalleştir, defolsunlar'' der.
''anına godduum komünistleri'' der.
bunu uzatmaktan ziyade videoyu yorumlamak istiyorum. ahmet kaya diyor ki;
''önümüzdeki albüm kürtçe bir şarkı yapıcam ve buna kürtçe bir klip çekicem. bunu yayınlayacak cesarette birileri mutlaka vardır. yoksa da kürt halkı ile yüzleşsinler...''
tarzı bir şeyler söyledi. o gün buna tepki gösterilmesini belki o gün koşulları ile normal karşılayabilirim. peki ya bugün bile bunu bir ayıp, bir ibnelik olarak görmek de nasıl bir faşistlik onu anlayamıyorum.
avrupa birliği uyum yasaları falan filan diye kürtçe yayın yapılmıyor mu bugün bu ülkede? bu ülkede ibrahim tatlıses konserlerinde, programına ''heleloy vaheey ahoow'' diye kürtçe şarkılar söylemiyor mu peki?
kardeş türküler bu ülkede yıllardır kürtçe, türkçe türküleri kardeşçe okumuyor mu?
sırf kürtçe diye mükemmel bir parçayı, türküyü dinlemeyecek kadar öküz mü olduk biz? zannetmiyorum.
ahmet kaya'nın avukatı değilim. ahmet kaya'yı sadece bitiren şu görüntüler hakkında konuşuyorum. belki o günlerde yapılan o linç kampanyasının bugün ne kadar iğrenç olduğunu anlıyorum. o linç kampanyası hiç yapılmasaydı keşke. keşke ahmet kaya bitirilmeseydi de keşke biz onun pkk ile ilişkisini öğrenmeseydik. ve keşke ben bugün ahmet kaya hakkında çok daha iyi şeyler söyleyebilseydim, sonuna kadar ardında durabilseydim.
ama bugün hala serdar ortaç'ta o gün var olan ''en büyük türkiye, yihuu'' tarzı milliyetçiliğin bugün de var olduğunu görmek üzdü beni.
gerçi o kadar yüzeysel ve sığsınız ki bu kadar uzun bir entryi okumayacağınıza eminim. neyse. bitti bu entry.
Serdar Ortaç'ı Linç Etsek mi?..
Konu arada bir gündeme geliyor...
Serdar Ortaç yaşadıkça da, 1999 yılında MGD gecesindeki fiştekleyici tavrı ve Ahmet Kaya'nın Fransa'da 'Vay benim köpek yalnızlığım' diyerek ıstırap içinde ölmesi, zaman zaman önüne koyulacaktır kendisinin...
Klasik bir doktor cümlesi olarak; 'hastalığınla yaşamayı öğrenmen gerek' Serdar Ortaç'a tavsiyemdir...
Zannediyorum ki, bir yerde sahne almadan önce en büyük kabuslarından biri 'O gece yaptıklarımdan dolayı biri tepki gösterecek mi?'dir..
Ve eminim ki, hayat montajına girme imkanı olsaydı, pişmanlığını kusarak, o sahneyi ömründen çıkarttırıp öyle devam ederdi yoluna...
Ahmet Kaya'yı sevmek için birçok bahaneniz olabilir...
Sevmemek için de...
Kimi 'Ben sadece şarkılarını seviyorum...' der, dudak büker geri kalanına...
Şarkılarını da, kendisini de sevip; villalarda oturmasına, lüks arabalara binmesine, hayatının son dönemlerinde magazinel bir hayatı seçmesine kızanlar da çıkabilir...
Son 2-3 albümü berbattı düşüncesine sahip olanlar da vardır...
Kalıbının adımı değilmiş diye düşünenler de olabilir...
'Ama bölücü o...' suçlamasında bulunanlar da...
Bana türküyü sevdiren adamdır Ahmet Kaya...
Karadeniz, Akdeniz, Ege, Anadolu türkülerine albümlerinde yer vererek, bölücü değil; bütünleyici olmuştur benim için...
'Evlerinin Önü Mersin...' türküsünü Ahmet Kaya'dan duyana dek, türkülerin kıymetini bilmiyordum...
Kara Yılan'ı tanır mısınız?..
Ahmet Kaya tanıttı bana bir türküsünde...
Ve 14-15 yaşında öğrenmiştim, Antep'in Fransız işgalinden kurtuluşunda yer almış bir kahraman olduğunu...
Ayrılık telaşını, aşkı, dımdızlak ortada kalmayı ondan daha iyi anlatana rastlamadım...
Türkçe'yi çok iyi kullanmasını nasıl es geçerim...
Şarkılarına ustaca yerleştirilmiş betimlemelerle, şarkıyı dinlemiyor; gözümün önünde yaşıyordum...
Ama bölücü o...
Ya Serdar Ortaç?..
Serdar Ortaç'ın konuştuğu Türkçe'ye dikkat ettiniz mi?..
'Ama conversation'ın dozunu kaçırdınız...
Eğleneceğin en maksimum akşam bu akşam olsun...
Bildiğin geniş işte, darın opposite'i...
Diksiyon dersleri alıyorum, kelimeleri doğru pronounce etmek için'...
(Kaynak: Shockhaber)
Peki şarkılarındaki anlatım bozukluklarına, bayağılığa ne demeli?..
inceleyelim...
Hadi diyelim biri çok deli sevdi/ Senin için her şeyi, her şeyi verdi / Ya bir gün olur sana bel kıvırırsa?/ Binlerce dansöz var...
Burada söylemek istediği; gün gelir de sevdiğin tüm yaptıklarına rağmen, sana 'burun kıvırırsa', beğenmezse seni görürsün gününüdür... Sevdiceğimizin bize bel kıvırması-dansöz bile olsa- olumsuz değildir... Şahanedir bilakis...
Adam gibi yürekli ol, çık karşıma bak yüzüme/ Yalandı de, unuttum de, aldattım de, bağır yüzüme/ Senin kokun, senin dokun, senin tadın yetmedi de/ Sokaktaki köpek kadar gururlu ol, bağır yüzüme...
Sevdiceğimiz kalkıp da bize, öpülesi ağzıyla itiraz ederken; 'Senin dokun bana yetmiyor' derse bir mana teşkil etmez... Doku; kan doku, bağ doku, kıkırdak doku, kas doku, yağ doku, sinir doku, sümük doku gibi alt başlıklardan oluşur... Hücre bilinci gelişen sevgili ise söz konusu kişi, histolojiyle ilgileniyorsa itiraz edemeyiz tabii...
Geceleri çok soğuk olur/ istanbul'un caddeleri/ Üşüme sakın güzelim/ Kucağıma gel geceleri...
istanbul'un caddeleri soğuktur moğuktur ama temizdir... Özellikle de geceleri belediyenin temizleme araçları vızır vızır... Büyükşehir çalışıyor!..
Seni aşkımızdan, şarkımızdan/ Okyanustan da çok sevdim/ Ama tek suçum/ Aşkı anlatırken, tarifi zor bir yol seçtim...
Okyanus mu?.. Kişi aşıksa, sevgiyi göstermek için mukayese gereci; okyanus, ay, ırmak, ova olabiliyor demek ki... Peki hangi okyanus?.. Gerçekten tarifi epey zor bir yol olmuş...
Bu devirde kimse sultan değil/ Hükümdar değil, bezirgan değil/ Bu kadar güvenme kendine/ Kimse şah değil, padişah değil/ Bu zamanda kimse sultan değil...
Serdar Ortaç'ın bezirganı; hükümdar, şah, padişah gibi üst düzey bir yönetici sandığını bir kez de ben yazayım... Oysa Türk Dil Kurumu bezirganı şöyle tanımlıyor: Alışverişte çok kar amacı güden kimse... Yani günümüzde bezirgandan geçilmiyor...
Kırkından sonra amcam/ Çeker halayı/ E amcamın zamanında/ Halay mı vardı?..
Vardı Serdar vardı... Emin ol, halayın tarihçesi amcandan daha eskidir... Çoooook daha eskidir hatta... Ama sen yine de amcana tekrar sor, yanıltmayayım seni!..
Taşıma su taşıma su senin aşkın/ Yakı yakı yakıyorsun güneş açtın/ Gece mece güldürmece neşe saçtın/ Taşıma su taşıma su senin aşkın...
Yakı yakı?.. Bili bili biliyoruz ki tuhaf bir şey bu da... Ayrıca kafiye oluştuysa, şarkı sözü tamamdır düşüncesi bilindik bir yanı yanı yanılgıdır...
Bana kalırsa Serdar Ortaç daha bölücüdür...
'Jötem jötem... ille de jötem' gibi anlamsız sözlerle, Türkçe'yi hiçe sayarak şarkı söyleyen kişi daha zararlıdır...
Ulusçu olmayacak mıyız?..
Bir ulusu yok etmek için önce dilini ve kültürünü yok etmek gerekiyor ya hani...
Dilimize sahip çıkmayacak mıyız?..
Türkçe'yi, kültürümüzü korumayacak mıyız?..
Türkçe'yi kötü kullananları yasaklamayacak mıyız?..
Kültür Bakanlığı albümlere bandrol verirken, Türkçe'nin kullanımı hususunda hassas davranmayacak mı?..
Serdar Ortaç'a da çatal bıçak fırlatıp, linç etmeyecek miyiz?..
Ben Onuncu Yıl Marşı'nı söylemek için, mikrofonu kaptığım gibi sahneye çıkmaya hazırım...
Yeter ki ortam oluşsun, goygoyculuğun kralını yaparım!.. zeki kayahan coşkun *
kaynak:http://www.zekirdek.com/?...p;action=view&id=1522
öncelikle tanım: güzide sanatçımızın(!) bir tarafına girmiş ayardır.
Ahmet Kaya gibi bir ismi eleştirirken hala aynı argümanlarla bir yerlere varmaya çalışan zavallıları okuyunca derin elemlere salıyorum kendimi. hala aynı muhabbet.
1- şerefsizlerin ülkesi dedi
2- apo posteri önünde konser verdi.
3- apoyu özledik dedi.
her vatanperverin(!) ahmet kaya saldırısı aşağı yukarı bu maddelerden ibaret. serdar ortaç' ın yediği haltları hoş görürler ama. öyle ya serdar ortaç apoyu özledim demedi.Defalarca aynı cümleleri kurdum bir defa daha kurayım zararı yok.
1- Ahmet kaya hiç bir zaman ceketimi veya arabamı şerefsizlerin ülkesinde bıraktım demedi. Kurduğu cümle; ''3 - 5 şerefsiz yüzünden ceketimi bile alamadan geldim.'' şeklindedir.
2- Ahmet kaya' nın apo posteri önünde konser verdiği iddiası ilk çıktığında doğru değildi. resmin fotomontaj olduğu daha sonra resmi basan gazete tarafından da doğrulanmıştı. sonradan gerçekten böyle bir poster önünde konser verildi ancak poster ahmet kaya sahneye çıktıktan sonra asıldı ve kürt bir sanatçının konseri orada bırakıp gitmesi olamazdı.(elbette ben bırakıp giderdim diyen kahramancıklar vardır ama nerde o göt?) kaldı ki apo posterinin önünde konser verdi diye suçlanan bir sanatçının bu iddiaların doğru olmadığı kanıtlanmışken apo posteri önünde gerçekten konser vermesi de ayrıca manidar. ''Bok attınız madem haksız çıkmayın.'' da demiş olabilir ahmet kaya.
3- apoyu özledim sözünün ne anlama geldiğini hem kendisi hem de sevgili eşi defalarca açıkladı ama anlamak istemeyenler için son seçimlerde mhp' ye oy vermiş olan biri olarak ben tekrar yineleyeyim.
söz konusu şarkıyı söylediğinde ahmet kaya abdullah öcalan yakalanmıştı ve ertesi gün bütün gazetelerde manşetten aponun ''devlet için çalışmaya hazırım, barış için çalışacağım.'' şeklinde açıklamaları vardı ve ahmet kaya böyle bir apoyu istediğini böyle bir apoyu özlediğini anlatmak istemişti. kürdüz ölene kadar demesi bile yadırganmış. ne diyecekti mahmut mu diyecekti? üstelik şarkının tamamını sabredip dinleseydiniz diğer sözleri de anlama şansınız olurdu.
son olarak ahmet kaya' nın ağzından birebir dökülmüş sözleri de aktaarayım da kimin kime ayar verdiği daha iyice anlaşılsın, bebeler de bellesin.
Yasamak, tek basina birsey degil. Yasamak, kari koca olarak yasamak birsey degil. Yasamak, iki kisiyle yasamak da birsey degil. Yasamak, onurunla, namusunla, ulusal kimliginle, halkinla yasamaktir. Onurlu yasamaktir, serefli yasamaktir.
Biz bedeli ne olursa olsun yasamimizin hiçbir zerresinde ne Türkiye ne de Türk düsmanligi yaptik. Ama biz hayatimizin basladigi noktadan bu güne kadar geçen süre içerisinde bagimsiz,demokratik bir ülkenin dürüst Kürtleri olarak yasamak istedik.
Artik savas naralarinin yerine baris naralarinin alanlari doldurdugu bu zamanda,çok dogru seyler yapmaya yüz tutmus su anlarimizda sakin olaki akliniza söyle birsey gelmesin. -Acaba buralardan uzaklara mi gidiyor? Yok öyle birsey
Baris ve baris yanlisi insanlar onurun ve namusun dimdik silahidir. O yüzden biz askla, sevdayla, kavgayla büyüdük.Bu yüzden sakin ola ki barisi teslimiyet gibi düsünenler böyle bir gaflete düsmesinler. Biz sevdayi da biliriz, kavgayi da biliriz.
yıllar önce askerlikten kaçtığı için birkaç yıl hapis yatan, sanatçı sıfatına layık görmediğim serdar ortaç`ın ödül gecesinde sahneye çıkarak orada bulunanları galeyana getirmesi sonucu gerçekleşen olaydır. bu ayar değil, ucuz milliyetçiliktir. hem askerlik yapmamak için 40 takla atacaksın, hem ödül gecesinde "bu vatan bizim ellerin değil" diyerek kalabalığı o zamanlar kürtçe albüm çıkaracağını söyleyen bir müzik adamına karşı kışkırtacaksın. sonra akp hükümeti açılım saçılım yapınca özür dileyeceksin. ben hayatımda serdar ortaç kadar affedersiniz yavşak bir herif görmedim. özür konusundaki samimiyetine inanmıyorum. o olaydan sonra serdar ortaç birkaç günlük bedelli askerlik yaptı, gerçek anlamda askerlik yapmadı.
serdar ortacın aslında ne dedigi cokta önemli degildir. önemli olan kafaların hala bile ve belki de hiç degişmeyecegidir. yeter artık bu ırkcılık bu gaddarlık...! biraz bu insanları da anlayın kendinizi onların yerine koyun ne var yani kürtce müzik olsa kendi dillerinde egitim yapsalar, kendi dillerinde konuşsalar kötü mü olur? artık bazı haklara sahipler ama biz istedik diye degil avrupa istedi diye! keske böyle olmasaydı...hem onları kendinizden kabul etmiyorsunuz yok sayıyorsunuz hem özgürlük istiyoruz dediklerinde kızıyorsunuz peki ne yapalım bu insanları keselim mi atalım mı? onlarında bir dili var onlarında bir kültürü var, size yapılsa aynı sey iyi olur mu ? yıllarca onlar ezildi hiç sayıldı üvey evlat muamelesi gördü sonuç ne? terör, onbinlerce ölü bitik bir ekonomi ve işsizlik! iyi mi oldu ? bu kafayla giderse bu millet daha zor görür gün yüzü burdan anlayana derim ben...
neden şov yapmıştı serdar sifonu o gece?
ahmet kaya ''kürtçe şarkı söyleyeceğim ve klip de çekeceğim...'' dediği için.
peki yıllar sonra sunduğu yarışmada konuğu kürtçe şarkı söyleyince ne yaptı bu sifon?
tempo tuttu.
çok mu salağız?
...ya da balık.
cinsiyetine dair hiçbir şey söylemedim.
ama söylediklerim söyleyeceklerimin ebesi değil.
aksi iddia edilsin istemiyorum.