hülya koçyiğit ve cemal gencer'in başrollerini paylaştığı bir metin erksan filmi. tabii ki yönetmen metin erksan olunca biraz eli yüzü düzgün bir film çıkabiliyor ortaya.
--spoiler--
kanser hastası bir genç kadın, yavaş yavaş ölmeyi göze alamadığı için hızlılarından bir kiralık katil tutuyor. gerçekleşmesi gereken gerçekleşiyor ve birbirlerine aşık oluyorlar. evleniyorlar.
filmden bir monolog:
komadaki eşini ziyarete giden adam boş yatağı görünce hemşireye bakar.
hemşire "eşiniz komadan çıktı, eve gitti" der. sanki kuaförde aramış gibi adam kadını; yenge az önce çıktı der gibi. hüzünlü olmasına rağmen bütün hüznünü alan böyle de bir sahneye de sahiptir bu film.
--spoiler--
nazım hikmetin eşi piraye'nin mektubunda sarfettiği sözlerdir.
'Seni asarlarsa seni kaybedersem;
diyorsun;
'yaşıyamam! '
Yaşarsın karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda; yaşarsın kalbimin
kızıl saçlı bacısı
en fazla bir yıl sürer
yirminci asırlılarda
ölüm acısı. (bkz: nazım hikmet)
edep, ahlak, üslup... bunların hepsini yıkıp geçtiği halde kimsenin '' n'apıyosun sen ya '' diyemeyeceği bir soruya sebep olan söylemdir bu 'sensiz yaşayamam':
sensiz yaşayamam. tam olarak bunu der. kulaklara kadar genişler ağzın duyduğun hazla bende birtanem, aşkım, sevgilim , canım , cicim vs... bunlardan birisini söylersin en içten şekilde. devran döner bir bakmışsın sensiz yaşıyor hemde harikulade yaşıyor. sensiz yaşamakla da kalmamış üstelik sensiz yaşamam kelimesini yeni birine kullanıyor senle olduğundan daha da büyük gülücükler saçıyor çevreye. hani bensiz yaşayamazdın dersin ya da demezsin değişmez durumlar. içten gelerek söylenmediyse o anlık söylendiyse sensiz öyle bir yaşar ki. seni yaşatmaz. aldanma. "bende bende" de geç.
içten ama içi boş bir cümledir. canı acıya acıya nefes alır insan. her gün biraz daha eksilir belki, biraz daha azalır. geride kalır beylik laflar zamanın hızına ve telaşına esir olunca.
yaşarsın anam yaşarsın ve bununla kalmaz çoşar, koşarsın vesayire vesayire.. bu laf bi anlık gazın getirisi olarak düşer dudaklardan ki anlarsınız biraz zaman geçtikten sonra.
dünyanın en esaslı yalanlarından biridir. bal gibi de yaşarsın ne gereği var 7.sınıf delikanlı laflarına? davranışlarınla anlatmak varken bana sevgini, beylik laflara gerek yok ki.
söylendiğinde söyleyen kişinin boku yemesine neden olacak cümle. "sensiz yaşayamam." lafını duyduğunda "ne iyi insan. ben bunu hiç üzmeyeyim." diye düşünecek kız varsa varımı yoğumu, tüm hayatımı vermeye hazırım. "haha ne yapsam yine de benden vazgeçmez bu. çektireyim ben buna." diye düşünmeyecek, hatta aklının ucundan bile geçirmeyecek bunu hiçbir zaman. ütopya oldu bu. pardon, vaktinizi çaldım.
çaresizlik anında kurulan en büyük ve anlamsız cümledir. nasıl yaşayamazsın ki o mu sağlıyordu nefes almanı? damarlarında kanı o mu dolaştırıyor? yoo sadece terk edilmişsin ve sana acı koymuş uyan ve kendine gel bal gibi yaşarsın.
sensiz yaşayamam diye bir şey yok o olmadan nasıl yaşıyorsa ondan sonrada bir süre buhran yaşayıp yine normal hayatına devam edecektir.
(bkz: allah dağına göre kar verir.)
külliyen yalandır. o anda seni bırakmaması için söylersin bunu. kendini de inandırırsın buna. ama aradan biraz zaman geçer ve bakarsın ki onsuz yaşayabilmişsin bunca zamandır.
bu sözde kastedileni anlamayan mecazdan bihaber insanların saçma bir söz olduğu söylenen cümle. herkese söylenmemesi gerek ancak sözde kastedilenin "sensiz yaşamım, yaşıyor gibi olmaz" olduğunu anlamak gerekir.
Büyük yalanlardan biridir. Kişi yalan söylemek için sarfetmez bu cümleyi, yaşayamayacağını sanır ama yok öyle bişey sadece biraz acı çeker sonra aynen devam eder. herkes unutuluyo be takmıycan kafana...
o giderse / gittikten sonra yaşamaya yaşamak denirse tabi yaşanır. ayrıca büyük yalan gibi görünse de bunu ispatlamak için kendini öldürebilir insanlar.