kişinin karşısına geçip gül döktüm yollarına şarkısını son ses açıp playback yapmak daha mantıklı olabilir. araya bi kaç tarkan figürü serpiştir tamamdır. her türlü red edilme ihtimalin yüksekse en azında kurtlarını dökersin.
böyle söylenince bi alex olmayan söz. geçici veda hallerinde iki sevgilinin karşılıklı söylediği bize iyi bak sözünün tesir ve tahrip gücü ile kıyaslanamaz. bu durum uzun süreli ilişkilerde yakalanan uyumunun bozulmaması sonucunun tezahürüdür. sen,ben,aşkımız üçlüsüne biz denilir. beni bu mehmet coşkundeniz tavrına iten konu ise çok zeki kardeşlerimin her şeyden çok çabuk sıkılması ve hayata hep o dudağının kenarında beliren alaycı gülümseme bakmasıdır. her şey klişe, her şey dalga geçilecek hale getirilirse ve bu alışkanlık karakteriniz olursa önce dalga geçilen, küçük görülen (zeki olduğunu düşünen biri için bundan büyük travma olmaz), sonra yalnız bırakılan ve daha sonra da kendinin mehdi olduğunu ilan eden süreç başlar ki... evlerden uzak olsun. bazen aptallıkları da yaşamak lazım. salak olmak lazım. kısacası çok da kasmamak lazım.
bunu yapmaktansa çıkarıp çükülatı dudaklara değirip aç ağzını demek daha hissiyatlıdır. öyle de klişe öyle de rezil bi sorudur bu. buna duygulanan bir kız kesin teoman dinliyordur.
-senle ben biz olalım mı?
+bunlar dünyevi meseleler. hoca efendimizin verdiği vaazın tadını çıkart... yüce allah(cc) bizi birbirimize bahşetmişse, öbür tarafta, asıl yaşantımızda zaten bulacağız birbirimizi.