herhangi bir durum karşısında hak sahibiyken, kendi dışında gelişen olaylardan ötürü bu hakkını kaybetmiş mağdur kişiye yönelik söylenen mizahi deyiş.
rivayete göre ahıskanın en batıdaki nahiyesi olan bayburt'un kadısı ölür. uzun süre yeni kadı atanamaz. halk kendi sorunlarını çözememektedir. en nihayetinde idareten oflu bir muhtesip kavga dövüş bayburt'a yollanır. birgün iki çocuk birbiriyle kavga eder. zengin çocuk, fakir çocuğa sinkaflı konuşmuş, fakir çocukta karşılık vermiş ve bu esnada zengin çocuğun kolu kırılmıştır. çocukların babaları yaka paça birbirine girerler. olay kadıya kadar akseder. fakir çocuğun evinde biriken konu komşu, fakir adamın haklı olduğunu kafasına takmaması gerektiğini mutlaka davayı kazanacağını yalnız adettendir diye kadıya çam sakızı çoban armağanı ufak bir hediye verilmesinin lazım geldiğini söylerler. bunun üzerine fakir adam hediye amacıyla kızılcık ağacından bir balta sapı keser, dava akşamı kimse görmeden kadıya ulaştırır. bu esnada zengin adam da boş durmamış kadıya en besilisinden bir tosun hediye yollamıştır. ertesi gün dava olur ama davayı haliyle fakir adam kaybeder. fakir adam davadan sonra kadı' nın kolunu çekiştirip;
-''hocam bizim balta sapı ne oldu, gelmedi mi?'' diye sorar.
kadı' nın cevabı manidardır;
+'' ey gidi hemşerum senun baltanun sapine tosun siçti.''
