seni sevmek

entry120 galeri1
    118.
  1. Bir ibrahim sediyani şiiri.

    Seni sevmek, hazalım

    acılar içinde kıvranan bir güvercinin

    yüzündeki tebessüm olmaktır

    seni sevmek, hazalım

    özgür yaylalarda koşuşan bir ceylanın

    yüreğine düşen korku olmaktır

    hazalım seni sevmek

    gökyüzünde bir mavi gül

    ve okyanus ortasında bir gümüş gerdanlıktır

    hazalım seni sevmek

    Sahra’da yağmur altında sırılsıklam kesilmek

    ve Sarıdeniz’de kuraklıktan kasılıp kavrulmaktır

    sevmek hazalım seni

    Harlem’de mavi gözlerle sarı saçlarla

    Pretoria’da simsiyah bir vücutla dolaşmaktır



    Seni sevmek, hazalım

    Fırat’ı tersinden akıtıp Karadeniz’e dökmektir

    hazalım seni sevmek

    Tel – Aviv’de müslüman

    Berlin’de yahudi olmaktır

    seni sevmek bil ki

    Ayn – Zeliha’da balık tutmak

    ve güzelliğin karşısında

    bir yengeç gibi hareketsiz kalmaktır Eğirdir kıyılarında.



    Seni sevmek, hazalım

    kız çocuklarının ayağında kırmızı papuçlardır

    ve çizmelerine kar doldurmaktır erkek çocuklarının

    hazalım seni sevmek

    Dicle gibi dul kalmaktır Hasankeyf geçidinde

    türküler yakmaktır Kızılırmak gibi delikanlı

    güzel atlara binip kanat açmak

    ve bir bulut gibi yol almaktır Kapadokya semalarında

    seni sevmek, hazalım

    bir asker gibi üşümektir Leningrad önlerinde

    bir tank gibi dalmaktır Prag sokaklarına

    bil ki seni sevmek

    bir elinde güllerin dikenlerini

    bir elinde dikenlitelleri tutmaktır

    seni sevmek inan ki

    namlunun ucunda açan gülü koklamaktır Beheşt-i Zehra’da

    hazalım seni sevmek

    gece boyunca bombalandıktan sonra bir şehrin

    minarelerinden yükselen sabah ezanıdır.



    Seni sevmek, hazalım

    kurşunu arkadan yemektir Melikahmet Caddesi’nde

    Cebelitarık üzerinden gemiler sürmektir Endülüs topraklarına

    ve nar yetiştirmektir Elhamra avlusunda

    seni sevmek, hazalım

    önünde seccade

    arkanda hayının hançeri

    seni sevmek, hazalım

    Addis Abiba, Buenos Aires, Kuala Lumpur

    ve bir de Çemişgezek

    hazalım seni sevmek

    kalbimin dili

    gönlümün seli

    ömrümün gülü

    ulemanın piri

    Şubat’ın biri

    alınlarda toprağın kiri

    bir ben olmak benden içeri

    hazalım, gözrengini Manavgat suyundan almaktır seni sevmek.



    Seni sevmek, hazalım

    uğrunda ölümlere gittiğim kutlu dâvâ

    ateş, toprak, su ve hava

    elem yecidke yetimen feava

    hazalım seni sevmek

    Kıbleteyn Mescidi’nin her iki kıblesi

    yetim bir çocuğun el öpmesi

    Molla Mansur’un yitik ülkesi

    seni sevmek, hazalım

    Şubat, Haziran, Sonbahar

    ve bir de Ferverdin.



    Seni sevmek, hazalım

    su üstüne yazı yazmaktır

    hazalım seni sevmek

    “cogito ergo sum”

    “ex oriénte lux”

    “veni vidi vici”

    ve bir de “komşusu açken tok yatan bizden değildir”

    seni sevmek, hazalım

    kar ile doldurmaktır çaydanı

    canana adamaktır canı

    ibrahim Sediyani’nin dört zindanı

    ( Diyarbakır / Tahran / Nairobi / Brüksel )

    ve dördünü birden bir arada yaşayabildiğim

    yeryüzündeki tek şehir olduğu için

    kendimi yalnızca istanbul’da özgür hissetmektir.



    Seni sevmek, hazalım

    kucağında kitapla doğmak

    ve elinde kalemle ölmektir

    hazalım seni sevmek

    dünyanın neresine gidersen git

    yine de Üsküdar sahilini özlemektir

    seni sevmek, hazalım

    günahımdır rüzgar gibi yüzüme çarpan

    ve sorumluluğumdur dev dalgalar gibi üzerime üzerime gelen

    hazalım seni sevmek

    görmediğini varmış gibi sevmek

    ve sevdiğine yokmuş gibi davranmaktır.



    Seni sevmek, hazalım

    hani büyük kırmızı güllerin kenarları siyah

    ve sanki yanmış olur ya

    hani mağara ağızlarında kılıç gibi sarkmış buzların

    üzerine çamur lekesi yapışır ya

    hani yağmura yakalanınca

    bir tane yağmur damlası

    çocukların burun ucunda asılı kalır ya

    hani ümitlerini yitirip de bitkince oturunca toprağa

    düşüncelere dalınca kendini kahredercesine

    farkında olmadan elindeki çubukla toprağa

    bir şeyler çizersin ya

    hani ateşin rengi bazen maviye çalar

    bazı göller kurdun gözleri gibi yemyeşil olur ya

    inan ki, sana şiir yazmak kadar zordur hazalım

    seni sevmek.
    1 ...
  2. 117.
  3. Defalarca bırakmak isteyip yeniden inatla sana sarılmak. Tuhaf şey.
    1 ...
  4. 116.
  5. Kaybolacağımı bile bile ıssız bir ormana girmektir.
    0 ...
  6. 115.
  7. 114.
  8. Seni sevmek güzel şey, seni sevmek ümitli şey. Dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
    3 ...
  9. 113.
  10. zor ama güzeldi lan.

    sırf o ana özel olsun diye gün içinde dinlemeyip bekletip o an dinlenen şarkı gibi yerin başkaydı, kendin bambaşka.

    özür dilerim güzelim benim.
    1 ...
  11. 112.
  12. 111.
  13. Ayak basılmamış kar kutlesini seyretmek gibi.

    Dokunmaya kiyamiyorsun. Öyle huzur verici, öyle masum. iyi ki...
    2 ...
  14. 110.
  15. 109.
  16. 106.
  17. 105.
  18. Seni sevmek kendimi kandırmaktı.Dünyanın daha güzel olduğunu hayal etmekti.Bahaneler uydurmaktı.Kendime yenilmekti.Olmadığım biri gibi davranmaktı.Kendim yerin dibindeyken seni kaldırmaktı.Seni sevmek bi boyuna dünyayı değişmekti.
    1 ...
  19. 104.
  20. bilinen-bilinmeyen her heceyi seninle taçlandırmaktır.
    2 ...
  21. 103.
  22. seni sevmek; küçük bir çocuğun annesinden dayak yediği halde anne diye ağlaması gibi. Üzen de sen, parçalayan da sen, mutlu eden de sen, senden kopamayan ben. Seni sevmek benim dünyamda hiç zor değil, yıllarca sevebilirim inan. Seni sevmek, papatyalar açan bahçeler gibi. içinde yaşarken mutlusun ama üzerlerine basmamak için ilerleyemiyorsun, zarar vermek istemiyorsun, kıyamıyorsun. Seni sevmek, her şeyden çok sevmek..
    3 ...
  23. 102.
  24. 101.
  25. beni ben bile sevmiyorum sen ne yapacaksın?
    2 ...
  26. 100.
  27. istanbul' da kedi olmak gibi bir yanın beni hep besledi bi yanın ölmemi istedi.
    4 ...
  28. 99.
  29. 98.
  30. Sanki bir şişe gökyüzü içmek gibiydi.
    Hâlâ kendime gelemedim.
    3 ...
  31. 97.
  32. Seni sevmek hiç resim yeteneği olmayan birinin -mesela benim- resim yapmayı sevmesi gibi bi şey. Ortaya güzel bi şey çıkmayacak biliyorsun ama yine de seviyorsun işte.
    2 ...
  33. 97.
  34. hayatı yaşamaya değer kılar ve yokluğun da ölüme yaklaştırır ruhumu..iki tarafı da keskin bi bıçak gibidir aşkın..hangi yanı değse kanar içimdeki sen..
    1 ...
  35. 96.
  36. seni sevmek güzel şey umutlu şey.
    0 ...
  37. 96.
  38. /..belki acılardır çoğul gördüğüm,
    ben çoğalan sevgileri severim./

    akşam akşam neden çaldı ki bu şarkı şimdi?
    0 ...
  39. 95.
  40. seveni sevmek bence günümüz dünyasında yoktur. seven sevilmediği gibi değersizleştiriliyor, bununla beraber sevene bunun kötü birşey olduğu çağrıştırılıyor. Halbuki önceden böyle miydi? sevenler sevgilerinin karşılığını alır ve aşkları daha da büyürdü.
    0 ...
  41. 95.
© 2025 uludağ sözlük