bi bakıma içinde pişmanlık duygusu barındıran cümledir seni o kadar çok sevdim ki gerçek yüzünü görememişim kendimi unutmuş sana adamışım gibi devam edebilecek cümledir.
tarif edilemeyecek kadar çok sevilen insanların arkasından söylenen sözdür. o kadar çok sevdim ki seni ben benden geçtim bu sevgi bitmedi. ne sen benim oldun ne seni sevdiğimim farkına vardın. benim sevdam bana içimde ukte kaldı.
Philippe claudel in senaryosunu yazıp yönettiği 2008 yapımı film. Başlarda sahneler kopuk görünüyor. Film ilerledikçe herşey yerine oturuyor. Zaten film boyunca da bu kadın kendi çocuğunu neden öldürmüş olabilir ki diye düşünüyorsunuz. Başrolde Kristin Scott Thomas var.
basrollerde kristin scott thomas ve elsa zylberstein yer aldığı postmodern ahlak anlayışının sorgulandığı oldukça dramatik bir fransız filmi. müzikleri jean louis aubert a ait film, özellikle de final sahnesiyle izlenmeye değer.
seni o kadar çok sevdim ki bu sevgi ikimizede ağır geldi.
o ağırlık öyle bir ağırlıkti ki ikimizide ezdi yok etti.
artık yokum dünyanda ve dünyada.
bunlara sebep olan tek şeyse o sevginin haddinden fazla büyük olması.
yağmurlu, biraz kasvetli ve serin bir pazar günü, akşam üzeri izlediğim, hem izlerken büyük keyif aldığım hem de sonunda kendimden geçtiğim çok güzel bir fransız filmi.
yalnızca kristin scott thomas ın oyunculuğu için bile izlenmeye değer bir film... gözlerindeki ifade her şeye değerdi...
gülmeyi, güldürmeyi, yaşamayı sende öğrendim.. öğrendiğim bir şey daha var seni severken ben gerçekten seni seviyorum ve seveceğim çünkü seni o kadar çok sevdim ki seninle sevmeyi öğrendim..
ramev etin - bir zamanda seyrüsefer