seni dü$ünüyorum, güne$in ı$ıkları denizden aksedince
seni dü$ünüyorum, ayın pırıltıları kaynaklara vurunca.
seni dü$ünüyorum, uzak bir yol üstünde tozlar havalanırken,
karanlık bir gecede, dar bir tahta köprüde bir yolcu ürperirken.
seni dü$ünüyorum, boğuk uğultularla orda yükselirken dalgalar.
kulak kesilmek için koruluktayım, sık sık her $eyin sustuğu anlar.
uzakta olsan bile ben senin yanındayım, sende yakınımdasın.
güne$ batıyor, biraz sonra, beni ı$ıtacak yıldızlar ne olurdu burda
yanımda olsaydın
Çocukluğunu düşünüyorum Emilia
Deniz yolundaki ıssız yolu sabahleyin
Hani saçların atkın uçuşuyordu rüzgarda
Kokusunu duyuyorum bembeyaz gömleğinin
Seni kucağıma alıyorum Emilia
Ben büyüttüm seni ben yetiştirdim
Bu güne bu sevdaya
Toprağam ekmeğim kitabım şiirim
Sen ne varsa doğrudan iyiden yana
Gözümün nuru başamın tacı efendim
t. k. p.m benim,
seni düşünüyorum.
sen dünümüz, bugünümüz, yarınımızsın,
en büyük ustalığımız,
en ince hünerimizsin.
sen aklımız, yüreğimiz ve yumruğumuzsun.
dünyada bir anılır şanlı soyun var:
sen küçük kardeşisin v.k.p.(b) nin.
sen bana bugün
mübarek alnındaki yara yerinle
ve işçi bileklerinde zincir izleriyle göründün.
yürüyorsun dimdik, pırıl pırıl.
ömrümde yalnız seninle
ve senin safında olmakla övündüm,
bacımınkiler gibi gök gözlü şehrim,
istanbulum,
seni düşünüyorum.
oturmuşum deniz kıyısına,
bakıyorsun limana giren amerikan zırhlısına.
hastasın, açsın, öfkelisin.
o da bakıyor sana,
hem de nasıl,
efendinmiş,
patronunmuş,
sahibinmiş gibi itoğlu it.
bozkırdaki tarlalar sizi düşünüyorum.
belki karasapanla sürülürdünüz,
kavruk olurdu ekininiz,
kavruktu mavruktu, buğday idi ya,
amerikan şimdi beton dökmüş oraya,
ölüme uçak alanı yapmış sizi.
uzun uzun şoseler sizi düşünüyorum.
üstünüzden kervan geçmez, kuş uçmaz,
ölmeğe, öldürmeğe gidilir yalnız.
seni düşünüyorum tornacı rahmi.
belki bu sabah basıldı evin,
belki şimdi birinci şubedesin,
kolların kelepçeli arkadan,
kan içinde yüzün gözün.
biliyorum söyletemezler:
barış yolu dergisini kimden alıp dağıttığını.
seni düşünüyorum hasan oğlu hüseyin.
mangalardan birinin bilmem kaçıncı eri. selam vermedin diye,
çipil teğmen, basıyor tokadı sana. sen sımsıkı duruyorsun,
yüzünde beş parmağın yeri. biliyorum hasan oğlu hüseyin
kaçacaksın, katletmiye gitmeyeceksin korede kardeşlerini
seni düşünüyorum hatçe kadın.
insandan çok arık toprağa benziyorsun,
hayır topraksızlığa.
beş çocuk doğurdun, üçü öldü.
fakir köy halkını peşine taktın.
gidiyorsun zaptetmeğe
süngülerin ardındaki bey toprağını.
üniversiteli kız seni düşünüyorum.
içerdesin bir yıldır,
en az üç yıl verecekler.
bana bir şiirimi okumuştun,
sesin kulağımda hala.
seni düşünüyorum sayacı ismail usta,
marşal emretti, açıldı gümrük kapıları,
sen dükkanın kapısını kapattın,
zarf, kaat sattın
galatasaray da, postanenin orda.
dilendin sonra,
sonra öldün veremden
ev halkıyla beraber.
seni düşünüyorum anne.
büsbütün perde indi mi gözlerine?
karanlıkta mısın?
karıcığım, seni düşünüyorum.
sütün kesildi mi büsbütün,
emziremiyor musun artık tosunumu
memedimi?
ev kirasını bu ay verebildin mi?
ben aklında mıyım?
mavi bulutlar geçiyor altın kubbelerin üzerinden,
kırmızı bacaların,
beyaz kulelerin üzerinden mavi bulutlar geçiyor.
bakıyorum moskovanın pencerelerinden birinden
seni düşünüyorum memleketim
memleketim, türkiyem seni düşünüyorum
zaten bir dakka çıktığın yok aklımdan,
hasretin dayanılır gibi değil
moskovada yaşamanın saadeti olmasa,
burda herkes sormasa seni benden,
sovyet insanlarından her gün mektup gelmese,
sevmese seni onlar
benim onları sevdiğim kadar.