siz onun için deli divane olurken sizi aldatan, yalanlar söyleyen, hayatına başka kadınlar alan sevgiliye inat olarak yapılan bir eylemi anlatan şarkıdır. bu aldatma istemeyerek yapılmıştır ve intikam kokmaktadır. zaman zaman "acaba böyle mi yapmalı?canını böyle mi yakarım?"diye düşündüğüm dizelere sahiptir.
sonunda oldu seni aldattim
icim kan aglayarak
sen bunu coktan beri hakettin
senin de yuregin yanacak
hic istemezdim ki boyle olsun
hatta dusunemezdim
nasil getirdin beni bu hale
oysa ne cok sevdim.
detone olmadan, hakkıyla söylemek için hem çok geniş bir sese hem de ses telleri üzerinde kusursuz bir kontrôle sahip olunması gerekir.
ebru polat'ın yorumunda detonasyona zorlayan bölümler olabildiğince azaltılmaya çalışılmış. bilgisayar efektine boğulmuş. koro girmiş. ama nafile. gene detone detone.
yalnızca bu şarkı bile aşkın nur yengi'ye saygı nedenidir. kadın çatır çatır söylemiş.
söz ettiğim bölüm:
sonunda oldu, seni aldattım
içim kan ağlayarak
sen bunu çoktan beri hakettin
senin de yüreğin yanacak.
bu bölümün zorluğunun nedeni müziğin enrico macias tarafından yazılmış olmasıdır. sezen aksu çok sonra türkçe sözler yazmıştır. söz-müzik tam oturmadığından da söyleyeni zorlayan durum ortaya çıkmıştır.
ALDATTIM SENi
Şaşırma!
Buz gibi bir gerçek bu,
Aldattım seni.
Hem de hiç gözümü kırpmadan aldattım
Önce düşündüm senin yerine kimi koyabilirim diye. Uzun sürmedi. O gün senin yerine birini koydum. Tenini paylaştığım kimdi senin teninde? Kimi öptüm dudaklarından senin dudaklarında? Kimi okşadım da o an için unuttum seni? Kimdi kulağına fısıldadığım aşk sözcükleriyle gözleri parıldayan kadın? Ben mi hak etmiştim onu yoksa sen mi beni itmiştin ona?
Hatırlamıyorum
Ama bil ki aldattım seni. Çok ama çok eminim bundan. Bu, senin bendeki yokluğun kadar acı bir gerçek. Belki de kendimle bir hesaplaşmaydı bu. Sana bu kadar değer vermem doğrumuydu, bilmiyorum. Seni sensiz yaşadım uzun zamandır. Sıcak bir elin tenime dokunuşu iyi gelir diye düşündüm. Hani bazı anlar çaresiz kalırda tutunabileceğin ilk ele sarılırsın ya umutla, işte öyle. Bu da öyle bir şeydi işte. Çaresizliğim son bulacaktı ya da öyle olacağını umdum. Tenine dokunamama özlemim bitecekti sanki. Hayata tekrar sevgi dolu gözlerle bakacaktım, bunun için dokundum o tene.
Açtım hem de çok aç.
Yanlış anlama!
Tenine değil, sana açtım.
Gözleri Belki senin gözlerine benziyordu. Bu yüzden mi seni onda görmüştüm, bilmiyorum. Yoksa adı Belki de senin adına benziyordu, bilmiyorum. Belki de sesi Sanki hiç yabancı gelmiyordu, bilmiyorum. Elindeki kadehi dudaklarına götürürken göz göze gelmiştik onunla. Belki de senin gibi içiyordu, bilmiyorum. Orada öylece bakakaldık birbirimize. Sonrasında saatlerce konuştuk hiç sıkılmadan. Ne konuştuk, onu da bilmiyorum. Yoksa Yoksa senimi anlattım ona? Hayır. Sarhoş değildim. Çünkü içmenin çare olmadığını biliyorum. Zaten içki uzun süredir de etki etmiyor bana. Saatlerce, günlerce hatta aylarca bile içsem, devrilmiyorum. Dimdik ayaktayım. Devrilen sadece şişeler, kadehler, masalar. Ben yine ayaktayım.
Ne yaptın sen bana?
Seni ne zaman unutmak istesem, daha da kazınıyorsun beynime, yüreğime ve ruhuma. işte bu yüzden Bu yüzden her şeyin farkındayım. Unutamıyorum, olmuyor işte. Sana bunu bu kadar kolay söyleyebileceğimi sanmıyordum. Aldattım seni! Yıllardır hiç kimsenin kalbime girmesine izin vermeyen ben, bu gece hiç tanımadığım bir kadına nasıl teslim ettim kendimi, şaşıyorum. Ve hala inanamıyorum. Nerede olduğunu hatırlayamadığım bir yerde, bir daha giremeyeceğim bir yatak odasında Hatta Hatta adını bile sormadığım biriyle uyandım o kara bulutlu sabahın ilk ışıklarında. Hava aydınlandıkça dünyam kararıyordu.
Bakıyorum
Bakıyorum o birlikte olduğum beden sana ait değil. Bu o kadar acı verici ki inanamazsın. Yavaşça kalkacağım yataktan. Uyanmasını istemediğim o beden yanımda sere serpe, bense acılar içindeyim senin yüzünden. Adını hiç hatırlayamadığım o yerden, o bedenden ve sensizlikten, yavaşça uzaklaşıyorum yine sensizliğe doğru. işte bende aldatan adamlardan biriyim artık. O yüzden ben, ben değilim.
Mutlu musun şimdi?
Dışarıdaki herkes kadar biriyim; ne bir eksik, ne bir fazla. Beni de herkes gibi yaptığın için utanmalısın. Ama nerde sende o yürek! Sahtekârsın, oynuyorsun Onun için sana karşı en ufak bir suçluluk duygusu hissetmiyorum, bilesin.
Ben
Ben bir suçluluk duygusu hissetmeliyim. Ama yok. Yok Kim bilir, belki de seni suçluyorumdur beni sensiz günlere mahkûm ettiğin için. Belki de kendi suçluluğumdan kaçmak için Bir kaçış, bir yok oluş Sensizliğe alışmak çok zor olsa da tek yol bu belki de. Dışarı çıktığımda yaşadıklarıma dair hiçbir şeyin önemi kalmayacak. Senin olmayan o bedeni bir daha asla görmeyeceğim. Dışarı çıktığımda Evet, dışarı çıktığımda hiçbir şey olmamış, hiçbir şey yaşamamış gibi davranacağım. Neden diye sorduğunda ise şunu söyleyeceğim: Bende birazcık olsun eksilmedin. Seni biraz unutabilseydim eğer, kendimi dün gece yaşadıklarımdan dolayı daha çok suçlu hissedebilirdim.
işte yine aynı noktadasın ve ben yine seni doyasıya yaşamaya devam ediyorum. Ama Ama yinede bil istedim.
Aldattım seni.
ebru polat şarkısı, canın mı sıkkın, en sevdiğin eteğin üzerine uymuyor mu?
aç şarkıyı oohh bitti, mis.
az evvel şarkıyı dinlerken şöyle bir diyalog oldu hatta msnde
a: arkadaş
b: ben
a- ya, ümmühan benim hakkımda hiçbir şey dedi mi?
b- abi, kız senden hoşlanmamıştı ki ne anlatsın
sonunda oldu seni aldattım, içim kan ağlayarak * tadında bir itiraf cümlesi.
diyosun diye bir tepki verilebilir, hemen akabinde göndermek koşulu ile * .
birde;
--spoiler--
ve ben ne zaman,
kiminle sevişsem,
hala seni aldatıyorum!
--spoiler--
var ama bunun şuan için konumuzla bir ilgisi yok sanırım * ...