--spoiler--
" insan senelerce uğraşır , kendi sözlüğünü oluşturur . önem verdiği her kavrama bir tanım bulur. " hakikat " , " mutluluk " , " güzellik " , " onur " , " itibar " , " sadakat " ... hayatın her mühim dönemecinde şahsi sözlüğünü açar , bakarsın . vaktiyle yaptığın tanımları bir daha sorgulamazsın . derken bir gün işte o yabancı gelir ve kıymetli sözlüğünü alıp fırlatır . ve her bir kelimeyi sil baştan tanımlamak durumunda kalırsın . " *
--spoiler--
çok iyi bir bülent ortaçgil dinleyici olmamakla birlikte, bu albüm enfes olmuş.
belki ortaçgil'in her harfini bilenler-sezenler sevmez. öyle olur ya hani. ama ben dışarıdan biri olarak çok beğendim şarkıları. hangi birini söylesem, belirtsem bilemedim ama bi cümlede kendimi buldum:
"hiçbir şeye inanmadım uğrunda ölecek kadar"
sen, nokta gibisin. hayat cümlemin sonunu belirleyensin. diğer cümlelerin başlangıcını belirleyensin. kader diye yazmış rabbim alnımıza bir yazı sen o yazının en önemli unsurusun.. sen, noktasın işte...
Ama şunu da bil ;
nokta kadar menfaat için, virgül gibi eğilecek değilim..
albümde bıkmadan dinlenen ortaçgil çizgisi kaybolmamış. sözler yine birbirinden değerli ve özenle seçilmiş. yine tüm söz ve müzikler bülent ortaçgil'e ait olup; üstadın dışında Baki Duyarlar (klavye), Cem Aksel (davul), Gürol Ağırbaş (bas gitar), Birol Ağırbaş (perküsyon) ve Barlas Tan Özemek (elektrik gitar) enstrümanlarıyla sanatçıya eşlik ediyor. "SEN" in ilginç bir özelliği de 14 kişilik bir yaylı gurubuyla çalınmış olması. bu emeğe değer bir şekilde albüm indirilmemeli satın alınmalı. bülent ortaçgil'in emeği yanında albüm fiyatı çok hafif kalıyor.
bir "ortaçgilsever" olarak üzülerek diyorum ki, bi tike benzemeyen albümdür. öncelikle melodi namına birşey bulana aşk olsun. sonra, enstrüman icraları bildiğin vasat. diyeceksin ki "ortaçgil sözleri toparlar abi, sen ona bak". baktım valla, bu kez olmamış.
neticede, ortaçgil dediğimiz adam, şarkı sözlerini gayet iyi yazan, basit melodiler üzerine yürüyen akorlar yerleştiren ve erkan oğur tayfasını da yanına alıp kayda girdi mi ortaya şaheserler çıkaran bir müzisyen. ama bu kez bu saydığım dört unsur ( : basit söz, basit melodi, yürüyen akor, enstrüman performansı) da ne yazık ki vasat düzeyde.
kendisine kendi şarkısının sözleriyle seslenelim o zaman:
Sen başıma gelen en az en çok hatalarım
Ah sen,
Herşeye rağmen bana sevap günahlarım.
Sen, geceler boyu buram buram yandığım
Ah sen,
Kokuna hasret uykularla dalaştığım...
dumanı üstünde bülent ortaçgil albümü. yeni çıkmış albümün ismine dair eşin önerisi kabul edilmemiş. 2003 çıkışlı gece yalanları'ndan 7 yıl sonra çıkmış olması şarkılarla ne denli yüzleşildiğini gösteriyor.
beğeni çıtası yükseklerde doğal olarak. ayrıntılar şarkısı eray aytimur tarafından hayli beğenilmiş. ortaçgil de bu şarkının eşini hatta kendisini darmaduman ettiğinden bahsetmiş. cdyi elime alacağım zamanı merakla bekliyorum efendim.
ne yaptıysa aldım, ne yaparsa büyük zevkle arşivime katarım insanı. heyecanla beklemekteyim.
çok güçlü bir tual şarkısıdır. ve sanırım ki şu dizelerden daha iyi ifade edilmemiştir;
--spoiler--
birisi var gül yüzünde nur bahçesi gördüğüm her seferinde,
bir aşık var bir de maşuk.
biri ben olmuşum, biri kalbi yakan ateşten elleri olan
biraz lâl, biraz âmâ, biraz dost olmuş gönlüme, biraz ağyar.
biri bulutların üstünde uçan ben, biri kolumdan tutar uçurtma misali
ah beni semalarda dalgalandıran yar.
bir kapı var içerisinde bir testi, gönül şarabı dolu,
bir beyaz mendil yanında, yeni doğmuş bebek gibi,
dalında bulutlar gibi serilmiş tarlalara sığmayan pamuk misal,
ve baldıran var yanında kimine aşktan tatlı,
birisi var ellerinde pamuk tarlasının izleri var emekle büyütülmüş.
birisi var dudağında dilinde ellerin izi var.
ikisi de baldır bana, sen aldırma baldırana,
ne şarabı içebildim ne zehrine karışabildim yar.
birisi var sevsem gönlümü yakar, kaçsam ruhum haziran ortası kışı yaşar.
birisi var dudağında dilinde ellerin izi var.
--spoiler-- cihaner35e selam ederim.
senden sonra hep uyudum ben. masalların karanlığında unutmak ya da umutlanmak amacıyla. mucizevi sonlar bekledim aptal uyakların süzüldüğü boşlukta. dilimin ucunda tuttum kelimeleri geldiğinde sana sarfetmek için...
senden sonra hep uyudum ben. uyuyan güzel oldum
bi postmodern masalda sen elime batan çıkrık iğnesi, sen duvarlarımı çevreleyen sarmaşık, sen kasvetli,vahşi,dikenli ve sen tüm güzelliklerine rağmen çirkindin.
beni değil duvarları kucakladığın için yüzyıllık uykumdan uyandığımda aptal bi bahçıvanın hünersizliği ya da ne bileyim kör bir budama makası yüzünden...
sen
keşke seni anlatmaya
yetse kelimelerim...
her insan biraz salaktır manyaktır hatta anguttur. sorgula bilinçaltını?! bak zaman zaman salaklık da yapmışsın manyaklık da angutluk da.. ama her insan asalak değildir hain değildir satıcı değildir iki yüzlü değildir. salaklığına manyaklığına angutluğuna eyvallah da ötekilerde dur!!