kendilerini tanrı sanan ve yazarlarını, onlara tapması gereken kullarmış gibi gören sözlük moderasyonlarına ve yönetimlerine karşı toplu bir harekete geçmek isteyen sözlük yazarlarının kulaktan kulağa yayılan mottosu.
evet, kahraman sözlük yazarları.
moderatörlerin egoları altında ezilmek zorunda değilsiniz.
sizler düşüncelerinizle, yeteneklerinizle, yazılarınızla, emeklerinizle sözlükleri var edenlersiniz.
size saygı duymayan insanların sözlüklerinde yazmayın, bırakın.
boş sayfaları modere etsinler, bakalım hala o uçuran, kesen, biçen, çaylak eden egoları onları ne kadar süre doyuracak.
bu bir bilinç meselesidir. kendisinin etkilerini hesaba katamayanlardan birkaç düşünce örnekleri:
"ne yapak veriyoruz işte akpye"
"oy versem ne değişecek, bu seçimde oy kullanmayacağım"
"aman ben yapsam ne olacak"
25-30 yıl öncesinden beri yoğun olarak sindirilmiş, ürkekleştirilmiş, güven sorunu yaşayan, hak arama mücadelelerinden koparılmış bir nesil ve onların evlatlarından bahsediyoruz.
sözlüğe tekrar dönersek; burada yazanların büyük kısmı 16-30 yaş arasında. ortalama genç nüfus ve genel olarak büyük şehirlerde bu yazarlar. türkiye ölçeğinde konuşmak gerekirse; bu yaş grubunun içerisindeki ergenler ve post-ergenler karşı cins olayından başka bir bok düşünmüyor. piçliklerini, yavşaklıklarını, yeri gelir orospu çocukluklarını kendilerine yaraşır biçimde yapıyorlar. daha 2 saat önce trende gelirken piçin teki atmış ayaklarını karşı koltuğun üzerine, bir kızla konuşuyor. sesi dışarı vermiş. kafada 1.5 kilo jöle, kolda parmaklarda yarım kilo takı ve suratı cep telefonunun sikik ekranından ayrılmayan bir nesil. bunlar mı düşünecek düzeni, sistemi, kendisinin sistem içerisindeki durumunu ve karşı duruş olanaklarını.
sözlük yazarları içerisinde muhakkak aklı sikinde/amında değil, başında olan insanlar da var diye umuyorum. farkındalıklarını kaybetmesinler.
önde bayrağı tutan canından olur; 6 mayıs bize bunu gösterdi. güven sorunu demiştim. bir şekilde alınacak kararımız olsa kaçımız kesinlikle uyacak buna, sözlük açısından-yazıları silmek ve yazmamak mesela, ve kaçımız içinde bir şüphe ile yaklaşacak konuya, "ya ben yaparım da ortada kalırsam" diye.
kısacası dostlar, akıl hastası eylediler bizi.
kendi adıma, bir şeytan olmaktansa aklı başında bir 'akıl hastası' olmayı yeğlerim.
buraya "sen yazmazsan sözlükler infilak eder"*
bir ihtiyaç gördüm üstteki yaptığım alıntıyı entry nin sonunda görünce ! aslında yazmayacaktım okuduklarımdan sonra! malum "eleğini asacaklar
ın üstüne konuşmayayım" , "henüz öğütmediğim un'um ile" dedim.! ancak içim sıra kımıldadı
şunları yazayım istedim.
ben yazmazsam, sen yazmazsan, biz yazmazsak
nasıl buluşur karanlıklar aydınlıklarla...
2 ay gibi bir süre, çaylak sıralamasında 3900 lü sıralarda gezindikten ve o esnada tüm girdilerim kullanıma ve yaralanıma açık kaldıktan sonra; 03.07.2009 tarihinde ekşi'de kapattığım hesabım ve sildiğim tüm yazılarımla öncülerinden olduğum düstur...