cevabı çok basit bir sual. bunun formülü var bilmiyor musunuz? her sandıkta akp ye verilen oy duruma göre 10 ve katları ile çarpılıp yine duruma göre 5 ve katlarına bölünür yada bölünmez. daha sonrasında durmak yok olduğumuz yerde saymaya devam.
ben verdim efendim, ben verdim oyumu ya. 12 Haziran'da da yine Ak Parti'ye atacağım. Ne mutlu ki %400 enflasyonlar yok ülkemde artık, ne mutlu ki %700 faizler yok. Memleketin 2002 öncesini halini bilmeyen, araştırma, öğrenme çabası içinde de olmayan, haliyle her türlü derdi, sıkıntıyı Ak Parti'den bilenlere inat yine oyum Ak Parti'yedir.
destekledikleri partinin oy oranı yüzde 40 ın üzerinde olmasına rağmen, " ben oy verdim" diyemeyen seçmenlerin durumuna, diğer partilerin seçmenlerinin anlam verememesidir. desteklediğin partinin yaptıklarının arkasında duramayacaksan, bilinçsiz oy verip iktidara getirmeyeceksin efendim.
türkiye seçmenin kaypaklığının göstergesi olan durumdur. isteyen inanır isteyen inanmaz. 2007 yılında karadeniz sahil otoyolunun açılışı için görevli olarak samsundan başlayarak trabzon'a kadar gittiğimiz dönemde samsun, ordu, giresun ve trabzon'da bölge insanıyla konuşma fırsatı yakaladık. trabzon'da yol-iş sendikasının yaptırdığı bir ilköğretim okulunun açılışını da yapacak olan başbakan'a özellikle fındık ve çay konusunda ateş püsküren bölge insanının çoğu 22 temmuz seçimlerinde kesinlikle akp'ye oy vermeyeceğini, akp'nin bölge insanını çok mağdur ettiğini anlatıyorlardı. sonra 22 temmuz seçimleri yapıldı ve sonuç:
Mal insanın çevresi ve yaşadığı coğrafyaya göre verdiği tepkidir. Aynı tepkiyi referandumda gördük. Öyle ki herkes çevresine göre analiz yapıp Hayır çıkacağını düşünüyordu. Oysa ki sen zaten oy verenlerle takılmıyorsun ki arkadaş.