Gerizekalı akrabaların sorduğu soru, adam/ kadınla zerre samimiyetim yok ayda yılda bir görür, beş dakikalık konuşmada bile sorar bu soruyu, hayır neden insanlar birbirlerinin hayatına bu kadar müdahale etmeye çalışıyor ki, ne salak bir toplum bu, ters cevap verince de küsüyorlar bir de, komik.
bunu bana soran yakın veya uzak aile bireylerine "zaten ben evlendim" deyip dumura bağlamalarını sağlıyorum. anlık şoktan sonra kendilerine gelince gerçeği kavrıyorlar ve bunu bir daha sormamaları gerektiğini anlıyorlar.
oysa ki şu an gerçek durumdan şüpheliler. o nedenle bu konu dillerinin ucuna geldiğinde orada kalıyor. en büyük korkuları onlardan habersiz evlenmem.
ne zaman mezun oluyosun,
ne zaman evleniyosun,
çocuk nezaman geliyo bakim haa,
emekliliğe nek adar var;
en sonunda çocukların "ölmeyi düşünüyomusun" diye hayat boyunca sorulacak olan sorulardır.
sonu olmayan bir sabır sürecidir aslında bu soru.
önce: sen ne zaman evleniyorsun? ile başlar.
ardından: ay çocuk düşünmüyor musunuz? ile devam eder.
(hele aradan bir kaç yıl geçmişse "bunlardan birinde bir sıkıntı var galiba" noktasına da gelinir.
sonra çocuk olur kız ise e bir de erkek olsa yada erkek ise aman bir kız istemez misin? ler gelir.
gelir de gelir amk.
istemiyorum arkadaş. vay efendim bizim kuzen sizden sonra evlendi. ay 3.yü doğurdu. siz de pek tembel çıktınız der utanmadan. yok efendim doğurmuyorum. çok istiyorsan sen doğur. sen al o otuz kiloyu. sonra da vermek için kıçını yırt.
Annemi koluma takıp gezmelere gittiğimiz bir gün, yaşlı bir teyze ile karşılaştık, tanıdığımızmış. Kısa süreli hal hatır sorma muhabbetinin ardından, teyze şahsıma yönelerek;
- Güzel kızım, ne zaman evleneceksin?
+ Okuyorum teyzecim ben.
- Oh Oh, aman kızım oku oku. Peki evlilik ne zaman?
+ Teyzecim öğrenciyim ben daha.
- Maşallah maşallah, okuyun tabi. Kızlarımız okusunlar. Ne zaman yapacaksınız düğünü?
+ Teyze! Öğ-ren-ci-yim. Yok evlilik falan.
- Olur olur, bak bizim Hatice'nin bebeği bile oldu. Sen de yap bir tane geç olmadan. Tabi önce evlilik, ee ne zaman evleniyorsun?
işte tam da bu anda benim şartaller attı. Bunu fark eden annem, hemen konuya el atıp toparladı, ardından hızlıca uzaklaştık. O gün bu gündür ne zaman yaşlı birisi bana ne zaman evlilik, var mı erkek arkadaşın dese, cevap vermeye çekinirim. Bu arada, Hatice'yi de bebeğini de gördüm, hatta birlikte o teyzeyi çekiştirmiştik. Teyze hep böyle sorularında direticiymiş, nedenini kimse bilmiyor.