metinleri iyi yaızlmış bir filmdir. tolga çevik filme bir tiyatral hava katmış ki beklediğim bir hareketti. haliyle görsellik yani görüntü yönetmenliği çok iyiydi. aralar serpiştirilen incelikler (sahnelerde) çok profesyonelceydi. müzikler biraz sherlock holmes (hans zimmer) çakması olsa da eğlenceliydi. bravo dedim tolga çevik'e filmden sonra. izlenir, keyifli bir haftasonuna giriş için.
tolga çevik imzası taşıyan bu film, genel hatlarıyla güzeldi. filmi izlerken sıkıldığım olmadı. fakat filmin esprili sahneleri hemen hemen sadece fragmanlarda verilenlerden ibaret. böyle olması da filmden olan beklentiyi, film izleyince bulamamanıza sebep oluyor. filmin sonu iyi bağlanamamış ve sanki biraz havada kalmış gibi geldi bana. ama unutmamamız gereken bir nokta var ki o da bu filmin, tolga çevik'in ilk filmi olmasıdır. gelecek yapıtlarında daha iyilerini bize sunacağına inanıyorum. giden pişman olmaz fakat beklediği kadar tat almayabilir.
en son 2004 yılında kız arkadaşımın gıcıklığı nedeniyle bir filmi yarıda bırakıp çıkmıştım. kendi hür irademle film arasında sinema salonunu terkettiğim ilk film oldu. 2.yarıyı görmeyerek fazla birşey kaybettiğimi düşünmüyorum. muhtemelen 2.kısmın 30 dakikalık bir bölümü de sen kimsin repliğinden oluşmuştur.
recep ivedik'in seyirci rekoru kırdığı ülkemizde böyle gereksiz bir film yapılıp para kaldırma düşüncesini ise normal karşılıyorum.
Türkiye'de çekilmiş en berbat Türk filmi olmaya aday bir film. diyaloglar, küçük sakarlıklarla güldürme çabaları o kadar iç bayacak düzeyde kendini tekrarlıyor ki bir süre sonra inanılmaz sıkılıyorsunuz. salt sıkılsanız neyse, bir an önce filmden çıkmak ve nefes almak istiyorsunuz. o derece berbat, sığ bir film.
filmin özellikle ikinci bölümünde o kadar çok sen kimsin demişler ki illallah getirdiler arkadaş tamam anladık filmin ismi bu ama gözümüze sokmaya gerek yok. mesela,
tekin arabayı parkedecek bi adam geliyor park parası istiyor tekin kabul etmeyince,
adam:sen kimsin?
tekin:asıl sen kimsin arkadaşım?
adam:sen kimsin?
tekin: sen kimsin?
bir süre böyle devam ediyor sonra,
adam:biz çok çabuk çoğalırız haberin olsun.
tekin:siz kimsiniz?
adamın arkadaşları teker teker gelir tekin sırayla 5 adama sen kimsin diye sorar tabi adamlar da ona. allahım dedim nolur başka adam gelmesin.
o kadar çok tekrarlanmış ki bu söz çok rahatsız oldum. madem sen türk milletinin sen kimsin hastalığına gönderme yapmak istiyorsun şöyle küçük bir şey yapıp seyirciyi de güldürebilirdin. http://ulu.li/ui8aef
sanırım 2 saat 15 dk falandı film konuya göre oldukça uzun köksal engür'ün oyunculuğu güzeldi oralarda çok eğlendim aslında ayrıca kızın sürekli pavyona düştüğünü düşünmesi de güldürdü. senaryo çok basitti.
komedi dükkanını kahkaha atarak izlerdim ve bundan destek alarak gittiğim filmde üşenmeseydim çıkacaktım.abi bu ne ya.bilseydim açar muhteşem yüzyıl ı izlerdim.bunlar bu senaryo ile eğer övünüyorsa insanlık bitmiş abi.tolga çevik senaryo yu 3.sınıfa giden çocuklara yazdırmış heralde.
sorusuna verilebilecek en güzel cevabı jim morrison vermiştir;
"Kertenkeleler dünyadan tamamen yok olsalar da sistemde hiçbir değişiklik olmaz, bu yüzden kertenkeleler dünyanın tek bağımsız canlılarıdır ve ben de onların kralı Jim Morrisonım. Ben bireyi kontrol altına almak isteyen toplumlara, karşı gençliğin isyanını temsil ediyorum. Her şey göründüğünün ötesinde başka duvarlara dayanmıştı ve ben o duvarlara dokunabiliyordum. Ben duvarları yıktım. Herkesin durup baktığı, birbirine gösterdiği bir kuyruklu yıldızım ben, ve sonra . Ansızın bir patlama ve ben yokum. Bir daha hiçbir zaman böyle bir şey göremeyecekler ve beni hiç unutmayacaklar Ben Jim Morrisonım. "
gişesi 1 milyon barajını az da olsa aşmış film. yani boku yedik ikincisi çekilecek artık. sözüm size eyy filmin yarısında çıkanlar; keşke hiç girmeseydiniz be oğlum.
fragmanını izlediğimde yardırır dediğim ama beklentilerimi karşılayamayan bir film çıktı. espri kasma çabası ve yapılan esprilerin soğukluğu güldürmekten ziyade ağlatıcak tiptendi. oyuncu kadrosu berbattı bir kere. o oyunculara verilen roller üstlerinde emanet gibi duruyordu. toprak sergen'in ise yapamadığı oyunculuktan, biz izleyicilere çektirdiği işkenceden hiç bahsetmeyeceğim bile.