sevgiliye söylendiğinde tripli konuşmalara sebep olur.
- sen biraz kilo mu aldın ya?
+ ne yani artık beğenmiyor musun?
- ne alakası var canım?
+ niye söylüyorsun o zaman? ben senin göbeğinden bahsediyor muyum?
- erkek dediğin balkonlu olur.
+ ama ben balkonu büyük şeylerden hiç hoşlanmam.
bir müddet geçer;
- hadi yemeğe gidelim mi?
+ yok artık sittin sene yemeğe gitmem senle. kilo almışım ya ben!
- biraz kilo mu aldın anne sen ya?
+ alırım tabi. sen nerelerden çıktın biliyon mu? bilmem kaç çocuk doğurmak kolay mı? güzelliğimi sizlere verdim ben. mankenler gibi düşünemedik beyzadem kusura bakma. vücudum bozulur doğurmayım diyemedik.
- anne ne dedim ben şimdi?
+ sus sus daha ne dicektin?
(bkz: anneme ateş basıyor anladık)
babaya söylendiğinde öyle midir ya? ne rahat adamdır vesselam.
- baba kilo mu aldın sen biraz ya?
+ ehih. he yaa. tatlıyı fazla kaçırdık bu aralar sanırım. yakışmamış mı ama? iyi oldu iyi.
- yakışır her şey benim arslan babama.
olası cevapları;
- yok, ödem o ödem , şiştim de yorgunluktan , ondandır.
- evet nooolmuuuş? her ayın ilk haftası başıma geliyor bu durum! (bkz: aybaşı)
- hayır oluum vücut çalışıyorum.
- do you know türk kası ?
çoğu insana özellikle de bayanlara hayatı zehir edebilecek bir cümledir. gün boyunca kendini kötü hisseder her aynaya ve her dükkanın camında yansıma bakar ve diyete veya spora başlamayı düşünür durur. bir insanın sevmediği kişiyi vurabileceği en güzel silahtır aslında.
--spoiler--
- sen kilo mu aldın aysel?
+ yok necati gaz o gaz.
--spoiler--
- alim mi gazını aysel?
+ hiç havamda değilim necati.
- her türlü hava var bende aysel!
+ necati başıma belamısın sen?
- onu evet derken düşünecektin...
+ sdkjljklajklshjkla.
er kişi hatunun beline doğru bakar ve hatuna ordaki yağ çıkıntısını sorar.
- belindeki o potluk ne?
hatun kişi kendinden ufak olan er kişiye hastadır. punduna getirdiğinde teslimatı yapacaktır. er kişi sorusu üstüne şaşırır, eli ayağı titrer ve geçirdiği ufak şaşkınlıkla cevap verir.
-bady pot yapmıştır yavrum.
karşıdaki kişinin içten içe yıllardır kıskançlık beslediği bu cümleden anlaşılır. sık sık görüş(e)meyen iki kişi ortalama bir konuşmanın içinde herhangi bir şekilde bu noktaya değinmekten çekinmiyorsa bir durum var demektir. şöyle ki;
sevgi: a-a hayriye!!!
hayriye: aaaaa sevgi!!!
sevgi:ah canımm ben de seni düşünüyordum uzun zamandır nasılsın..
hayriye:ben de ben de.. saol canım iyiyim. sen nasılsın görüşmeyeli?
sevgi:nasıl olayım hayat çoluk çocuk gidiyoruz. sen neler yapıyorsun?
hayriye: aynen benim de iş-güç. çok yoğunum bu aralar.. hikmet napıyor? *
sevgi: iyidir... sen kilo mu aldın!!!
hayriye: !!!
ve devam eder.
kilo alma muhabbeti iki kadın arasında geçiyorsa bilinmelidir ki arada eskiden kalan husumet, değiştirilmesi gereken bir konu ve/ veya alınması geç kalınmış bir intikam vardır. örnek cümlemizde konu hikmet idi.
bir kadın başka bir kadının canını durup dururken yakmaz. ve bu soru soruluş biçimiyle en can yakıcı sorular sıralamasında ilk ona girer.
demek ki neymiş. kadın denen mahlukattan korkmak her zman ve her daim lazımmış. bu basit soruyu bile ucu zehirli bir mızrak yapabilirlermiş. *
