bir öksüzün omuzlarına çökmüş ,
gökyüzünün ayağının altında sevda .
aşıklar ki o denli mahcup ,
aşıklar kirli ,
aşıklar firarda .
adın mıdır ki yazıp yazıp da ,
sığdıramadığım şu samandan sayfalara .
kaçının onuru ucuza gitti ,
kaçını dokuyup nakış nakış ,
adam ettin pazen edasıyla ,
düşürdüğün kirli tezgahında ..
sen titreyen kaç aşk fukarasına ,
ceketini ellerinle sarıp ,
saçlarına dokumaya kıyamadın ki
ay ıslığını çalarken , manastırda .
intikam rüzgarına kapılıp gittiğin oldu mu hiç ?
hiç yaktın mı geceleri bir kaç resim ,
anı , gülüş , ya da değerli eşya .
hiç eline hançeri alıp ,
cani gibi öldürme duygusuyla ,
bir adamın karşısına geçip de ,
onu gördüğün an yenik düşüp sevdana
batırdın mı dibine kadar hançeri kendi sırtına ?
sen cesetleri sevdin mi hiç ?
ölü bir bedenle seviştin mi ?
seni seviyorum dedin mi morgda yatanlara ?
ya da hastayken ben bu ilacı içmem dediğin oldu mu doktoruna ?
sen kaç kez beni koydun kadehine ?
kaç kez kendini yaktın sigara niyetine ?
kaç kez sarhoş oldun ?
içkiyle değil ismimle ..
sen kaç kez bana şiir yazdın ,
ya da kaç kelime düşündün beni anlatmak için
hiç mübağla yaptın mı öylesine sevdiğinden .
peki sen hiç birini öldürdün mü ?
hiç , bir insanın hem katili , hem tabutu oldun mu ?
cenazelerinde beddua okudun mu ?
hiçlerim bitmeyecek , kaç kezlerimde aynı keza .
kağıt tükense , kalem yazmasa da ..
peki ya ?
gözlüklerini çıkarttın , cüzdanın çantan masada .
biraz gülüşün , biraz şeytanlığın da orada
ayakkabılarını çıkarttın , elbiselerini çıkarttın
belki olmuştur kiliseye/camiye gidip günah çıkarttığında .
maskeni çıkarttın , öfkeni , sevincini çıkarttın da ,
kalbini kaç kez çıkarıp koydun o masaya ?