exorcist tarzı bir imam çıkartarak amerikan filmlerinin izinden gitmiş türk usulü korku filmi.
yönetmenin fethullah gülen'le yakın bir ilişkisi varmıdır bilinmez ama film özellikle bilim'i dışlayarak sanki bir tür dini propaganda yapmaya yönelik çekilmiş gibi bir izlenim veriyor.
Dün akşam izlediğim ve gerçekten başarısız bulduğum film.
lan insan oluşturduğu yaratığı filme koymadan önce bir bakar, bir şeye benzemiş mi diye. 20 küsür kişi bir yaratığı becerememişler. lan hiç mi half life ya da doom oyunlarına bakmadınız?
cehennem sahnesi constantine den, şeytan ve kadının kasılma sahneleri de exsorcist ten çakma. şeytan çıkarma benim bildiğim hıristiyanlıkta olan bir şey ama bu filmde islami öğeler var deniyordu.
ayrıca bahçivanın ve yan komşu olacak adamın filmde ne işe yaradıklarını dün akşamdan beri düşünüyorum ama bi türlü bulamıyorum.
şunu anlamamız lazım. korku filmi kedi kucaktan fırladığında ya da yaratık arkadan yaklaştığında aniden 50 kata kadar yükselen ses değil. sinemada belki biraz tırstırır o ses efekti ama evde izlerken inanın hiç bir şey.
yapılabilecek en berbat korku filmlerinden birisi. burak hakkının felaket oyunculuğundan ve mimiklerinden mi söz edeyim, filmin saçma sapan bir şekilde bilimi dine karşı mağlup etme çabasına mı değineyim yoksa her filmden birşeyler çalınmış olmasına mı yanayım bilemedim. hayatımda izlediğim en saçma sapan şeydi, parama yazık oldu.
--spoiler--
filmde o bahçıvanın görevi nedir? ne filmin gidişatında ne de sonunda hiçbir rolü olmamasına rağmen film boyunca itici ve sözde esrarengiz gülümsemesini gördük. bu ne içindi?
filmdeki sevilesi tek karakter olan kedi neden öldü, neden dirildi?
din bilimden üstündür mantığının gözümüze sokulmaya çalışılması günümüz türkiyesinin içinde bulunduğu durumda bana pek ironik geldi.
semum karakterinin birebir kopyalandığı iron maidenın eddiesi için film yapımcılarından acaba herhangi bir telif istendi mi?
film sayesinde cehennemi gitmiş görmüş olduk lakin cehenneme giden din adamımızın göründüğü sahneler teknolojiden zerre nasibini almamış gibiydi, madem beceremeyecektik neden o sahneleri koyduk?
film boyunca evin üst odalarından birinin penceresinden dışarıyı kesen ve garip sesler çıkaran yaratığın bir köpek olduğunu filmin sonunda öğrendik. peki bu köpeğin hikayedeki rolü neydi?
--spoiler--
içersinde çok fazla amerikan korku filmi sahnelerinden kullanılmış.filmin başın da çok sıkılıyorsunuz.senaryo sonlara doğru sürükleyici oluyor.türk korku filmi örnekleri açısından iyi bir film olmuş denilebilir.
hayatımda izlediğim en berbat film. korku filmi demiyorum dikkat edilirse.
hele sonuna doğru olay böyleyken böyle kısmında, semumu hatuna musallat eden banu kişisinin 'canan canan caanan hebele höbele lillill canan' deyişi vardı ki, salonu terkettirir insana.
benim bildiğim islamiyette şeytandan korunmak için eller açılıp dua edilir.baş karakteri çarmıha gerer gibi bağlayıp karşısında dua okumak komik gelldi bana.papaz--hell--satan hristiyanlığa aittir ve islamiyette şeytan ruhani varlık olup cismani görünüme bürünemez.cin olayı farklı yorumlanır.mesela büyü filmi daha mantıklıydı.
sinema sektöründe, teknoloji, animasyon, ses-görüntü efekti anlamında tam olarak dünyayla aynı seviyede olmamıza rağmen maharetin onu kullanmakta olduğunu ispatlayacak olan filmdir.
iron maiden'ın cimriliği sonucu grupla olan kontratını yenilemeyen eddie'nin de başrollerden birini kaptığı film. gönül isterdi bir şener şen, marlon brando, al pacino gibi isimlerle oynasın ama kısmette burak hakkı varmış. gerçi alışma süreci açısından faydalı bir deneyim oldu gibime geliyor. burak hakkı'nın oyunculuğu da en az eddie kadar fantastik sonuçta.
televizyonda; filmdeki yaratık için 3 ay uğraşıldığını ve korku film sitelerinde övüldüğünü gördüğüm film. ben yaratığı görünce "hadi len ordan, prince of persia da dark prince vardı ona benziyo lan, kesin ordan çalmışlardır." dedim.
fragmanındaki exorcist çakması sahneler yüzünden izlemeden önyargıyla yaklaşmak mübahtır. afedersiniz ama zikseniz gene izlemem. bir kere bir klasikten çakma* başarısız sahneler ve gerçekten komik animasyonlardan oluşan fragman var...
türk filmlerine ön yargıyla yaklaşmaktan nefret eden ve korku filmlerini ti ye alarak daşak muhabbeti yapmaktan, yapanlardan hazzzetmem ama semum bana bunu yaptırabilecek kapasite.
gönlümdeki altın ahududu kazananı o benim için.
hem de izlemeden, evet!
asla izlemeyeceğim de; çünkü bu film exorcist'e hakaret niteliğinde.
fragmanını izleyipte merak ettiğim fakat izledikten sonra 'bu ne be' diyeceğim,daha sonra da muhtemelen birdaha dönüpte izlemeyeceğim türk yapımı,alengirli korku filmidir.
yıllardır artık bıkkınlık getirmiş sahneyi kullanan filmdir. içine şeytan girmiş başrol kızı yatağa kolarından bağlanır, başında -dine göre değişen- imam veya rahip getirilir. sonrası malum yaratık kişi imamın-rahibin yüzüne tuhaf bir madde fırlatır falan filan. biz bunu küçükken yerli şeytan filminde görüp gülmüştük. kafası 360 derece dönen yüzü çizik çizik olmuş şeytan ruhlu kız, yıllar sonra şeytan çarpması filminde de aynı sahne vardır. hayır komik oluyor artık, başka bir şey bulun.
korku filminde salonu güldürebilen tek film. piskoloğun korktuğu sahnede gerçekten salonda herkes güldü. sonra o mario ya benzer tipleriyle bişeyler geldi. ordan sonra toparlanamadık zaten.
filme gitmeniz için bi sebep buldum; aduket çeken hoca... çok enteresan, kaçırmayın.
amerikan korku filmlerinde bolca işlenen 'zombi,vampir,kötü ruh' gibi kavramların yerinin bizim kültürümüzde tam olarak belli olmamasından dolayı bu tür kavramlara dayanan filmler genelede türk izleyicisini korkutmaktan çok güldürmüştür-gece ıssız bir binada bir türkün aklına vampir değil de cinlerin geleceği ve ondan korkacağı açıktır- bunların yerine bizim kültürümüzde olan 'cin,semum,dabbe' gibi kavramlarınsa yeri bellidir.hasan karacadağ bunu farketmiş olacak ki ardarda bu kavramları içeren filmler yapıyor.eğer bu kavramlar iyi işlenebilseler ortaya çok iyi korku filmleri çıkabilir belki ama hasan karacağ bundan çok uzakta malesef.
animasyon arkadaş yerine üzerine beyaz çarşaf giymiş adamlar dolaştırılsa, hem daha ucuza mal olacak hem de korktutmasa bile en azından kendine güldürmeyecek olan film...
